Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü'nün yüksek lisans ve doktora eğitiminde mülakatta 50 puan alma şartını koyması, Yükseköğrenim Kurulu'nu (YÖK) harekete geçirdi.Başarı ve bilgi birikiminin yerine torpilin önemsendiği ve keyfi kararların alındığı mülakatlar artık tarih oluyor.
YÖK, üniversitelerin mülakatlarda yaptığı keyfi uygulamalarını engelleyebilmek için yönetmelik değişikliğine gidiyor. Düzenleme ile yüksek lisans ve doktora öğrencisi kabulünde mülakatın payı azalırken ALES puanı ve diploma notunun etkisi artacak. Böylece mülakat, yüksek lisans eğitiminde engel olmaktan çıkacak. Yükseköğrenim Kurulu, mülakatın ön şart olarak konulmasını ve öğrencilerin en başta önünün kesilmesini engelleyecek yeni bir yönetmelik hazırlıyor. Yeni yönetmelikle mülakat ön şart olarak konulmayacak. Yüksek lisans ve doktoraya öğrenci kabulünde objektif kriterler geçerli olacak. Şu anda birçok üniversite, öğrenci kabulünde mülakatın payını yüzde 30 olarak belirliyor. Buna göre yüksek lisans ve doktora öğrenci kabulünde ALES puanının yüzde 50'si, lisans not ortalamasının yüzde 20'si ve mülakat sonucunun yüzde 30'u dikkate alınıyor. YÖK'ün daha önce yaptığı ancak Danıştay'ın iptal ettiği yönetmelikte mülakatın payı yüzde 15 olarak belirlenmişti.
Yeni yönetmelikte de mülakatın payı yüzde 15 veya daha düşük seviyede olacak. Böylece öğrencilerin yüksek lisans ve doktoraya kabulünde hocaların keyfi olarak belirleyebildiği mülakat puanı yerine objektif olarak ölçülebilen kriterler geçerli olacak. Öğrencinin bilgi ve yeteneğini ölçen ALES ile üniversite eğitimi sürecinde başarısını gösteren not ortalaması belirleyici hale gelecek. YÖK, mülakatın etkisinin tamamen sıfırlanmasına ise, 'objektiflik' kaygısı ile karşı çıkıyor. Özellikle lisansüstü eğitimde bazı bölümlerin o alana ilişkin yetenek gerektiriyor olması nedeniyle mülakatın gerekliliği üzerinde duruluyor.
Zaman