Aşkta Çevresel Faktörler
Kadın erkek beraberliklerinde üçüncü kişilerin müdahalesi alışılmış bir durumdur. Birbirlerini çılgınlar gibi seven âşıklar, her zaman istedikleri gibi bir yaşam sürdüremezler. Aşkların bir kısmı dış etkenlerin etkisiyle hüsrana uğramakta ve ayrılıkla neticelenmektedir..
Kimi zaman, sevgililerden birinin ailesinin müdahalesiyle, kimi zaman da çekemeyen kişilerin etkisiyle aşklar hüsrana uğrayabilir.
Tarihe adanmış büyük aşlar, başkalarının engel olması nedeniyle ayrılıkla sonlanmıştır. Genellikle sevgililerden birine, başka biri daha âşık olur ve bu nedenle bazen entrikalarla, bazen de ellerindeki güç unsurlarının etkisiyle iki sevgiliyi birbirinden ayırırlar. Tarihteki bazı ayrılıklara etki eden başka bir unsur ise, inanç farklılıkları olmuştur.
Günümüzde, sevgililerin kavuşmasını engelleyen üç temel unsur vardır: Birincisi aileler, ikincisi başka bir aşığın ortaya çıkması, üçüncüsü ise, sevgililerin mutluluğunu kıskanan birinin veya birilerinin olmasıdır.
Aşkta, aile faktörü hâlâ etkisini önemli ölçüde korumaktadır. Özellikle, ailesine bağlı ve kültürel değerlerine önem veren gençler, ailesinin karşı çıkmasından dolayı canından çok sevdiği sevgilisinden ayrılabilir. Örneğin, erkek tarafı kızın ahlaksal yönden veya geçmişinden dolayı ailelerine layık olamayacağını öne sürerek, oğullarının “o” kızdan ayrılması için baskı yapar. Kimi mirastan mahrum bırakacağını, kimi maddi desteğini çekeceğini, kimi evlatlıktan ret edeceğini söyleyerek bu ilişkiden vazgeçmesini ister. Kimi de oğullarının peşini bırakması için kızı tehdit eder. Benzer durumlar kız için de geçerlidir.
Aşkta en tehlikeli çevresel etken, üçüncü bir aşığın ortaya çıkmasıdır. Biraz da zekadan noksan biri çıkıverir ortaya. Aslında hep vardır da, kız yüz vermemiştir. O da kızın bir gün yola geleceğini düşünerek, gürültülü eylemelere başvurmamıştır. Kızın başka biriyle olduğunu duyunca çılgına döner, “ya benimdir ya da kara toprağın,” diyerek harekete geçer. Adam gibi bir işi yoktur ve kaybedeceği bir şeyi de... Kız, kendisine karşı ilgi duymamaktadır; buna rağmen kızın kendisine ait olduğuna inanır ve zorla da olsa bir gün kızın kendisini seveceğine inanır. Kızın sevgilisini tehdit eder, bazen üç beş serseri arkadaşıyla yolunu keser, döver, yıldırmaya çalışır. Kimi düğünü basar, bir iki can alır; kimi kızı kaçırır. Aşkı hem kendine, hem kıza, hem de kızı seven kişiye/kişilere zehir eder. Bazı aşklarda üçüncü kişinin yaptırım gücü, uzaktan havlayan bir köpeğin etkisinden ileriye gitmez.
Aşkta üçüncü çevresel faktör, sevgililerin mutluluğunu çekemeyen, kıskanç kişilerdir. Bu kişi veya kişiler, bazen kızın çok sevdiği bir kız arkadaşı olabildiği gibi, kızın kuzeni, yengesi veya erkek tarafından birileri de olabilir. Kıskançlıklarını iftira atarak, yalan söyleyerek, gerçekleri çarpıtarak ortaya koyarlar. Kimi emeline ulaşır, sevgilileri birbirinden ayırır. Kimi avucunu yalar, kimi de hem avucunu yalar hem de yaptıklarının ortaya çıkmasından dolayı ele güne rezil olur.
Bütün bu engelleri aşıp mutlu evlilik yapanlar vardır, sıkıntılı bir aşk süreci yaşarlar; fakat bu tür engelleri aşan çiftler, aşkın değerini daha iyi bilirler.
Çetin ÖZBEY
.ALINTIDIR.