Veremle Savaş Haftası konuşma metni
Halk arasında ince hastalık olarak bilinen verem hastalığına, tıp dilinde tüberküloz denilmektedir. Verem mikrobunu ilk kez,Alman doktor Robert Koch tarafından bulunmuştur. Bu nedenle verem mikrobuna Koch Basili denir.
Verem mikrobu, insan vücuduna solunum veya sindirim yoluyla girer. Tedavi edilebilen verem hastalığı, eğer erken teşhis edilmezse ölüme sebep olur. Veremden korunmak için B.C.G. aşısı olmamız gerekir. Aşı olduktan sonra vücudumuza verem mikrobu girse bile hasta olmayız. Verem aşısı aslında, zayıflatılmış verem mikrobudur. Aşı yoluyla giren bu mikropları kolayca yenen vücudumuz, bağışıklık sistemini güçlendirmiş olur.
Verem mikrobu hangi organa yerleşirse, o organın adıyla anılır. Akciğer veremi, kemik veremi, gırtlak veremi, ilik veremi gibi. Bunlar içinde en yaygın olanı akciğer veremidir. Verem mikrobu, insandan insana ve hayvandan insana bulaşır.
Verem hastalığına karşı halkı aydınlatmak ve bu hastalığa yakalananları sağlıklarına kavuşturmak amacı ile, Verem Savaş Dernekleri kurulmuştur. Bu derneklerin çabalarıyla, yurt çapında verem savaş dispanserleri ve verem hastaneleri açılmıştır.
Verem hastalığının belirtileri şunlardır : geceleri terleme, ateş, kesik kesik öksürük, halsizlik ve sürekli yorgunluk hali.
Veremden korunmak için : Havasız yerlerde kalmamalı, dengeli beslenmeli ve B.C.G. aşısı olmalıyız. Veremli hastaların eşyalarını kullanmamalı, onların yemek tabağından yememeli, bardağından su içmemeliyiz. Öksüren ve hapşıran insanlardan uzak durmalı, açık ve temiz havada dolaşmalıyız.
alıntı