Erkekler için ebeveyn olmaya giden yol temelde toplum tarafından "İşte anne. Ve sen de gururlu baba olmalısın!" şeklinde kabul görüyor.
Toplumun bu gibi beklentileri, en iyi niyetli babanın bile gelişmekte olan çocuğuyla kişisel ve sürekli bir bağ kurma çabası içinde takdir edilmediğini, ihmal edildiğini ve boşa uğraştığını hissetmesine neden olabilir.
Annelerine fazlasıyla bağlı, babasız büyüyen genç erkekler, umutsuzca hem cinsleri tarafından kabul görmeye ve onaylanmaya ihtiyaç duyarken, zorlayıcı, abartılı ve fazlasıyla kıyasçı erkek davranışları göstermeye itilirler. En ciddi toplumsal sorunlarımıza katkıda bulunan ilk şey pekala, bağlı, sorumlu ve ilgili babaların yokluğu olabilir.
Sağlam dayanakları olmayan erkekler, ebeveynliğin kendine değerli bir şey sunduğunu muhtemelen göremeyecekler, bunu erkeklerin aile hayatından kaçmasının, ayrı kalmasının veya kopmasının nedeni sayacaklardır.
Yüzyıllarca erkeklerden yaşamlarında kaslarına güvenmeleri istendi. Günümüzün aydınlık çağında, oğullarımızı yaratıcı; bir baba, bir dost ve bir sevgili hisleriyle yetiştirmektense, zenginlik, başarı ve iş dünyasında bir iz bırakma arzusuna saplanıp kalmaları yönünde yetiştiriyoruz.
Küçük kızlar evcilik oynayıp, bebeklerini sallarken ve anne olma provası yaparken, çoğu erkek çocuk, vurup öldüren elektronik oyuncaklarla, rekabete dayalı oyunlarla, her biçim ve boyda silahlarla ve sonsuz sayıda spor aletleriyle geleneksel erkek rollerini oynamakta ısrar ediyor.
Oğullarımızın babalarıyla hala fazla şefkat, güven ve bakım deneyimi yok. Sabır, duyarlılık ve kendini karşısındaki insanın yerine koyma gibi özellikle gösteren erkek çocuklar, bunları genellikle annelerinden, büyükannelerinden veya öğretmenlerinden öğreniyorlar, babalarından değil.
Bugün erkeklerin çocuk bakımı ve ev işleri konularında sorumluluk alması, çocuk bakımıyla ilgilenmesi, duyarlı ve kendinin farkında olması, duygularını ifade etmesi, ailelerinin sağlığı ve refahı için maddi olanaklar yaratması bekleniyor. Doksanlı yılların babaları iki ayrı işi yürüttükleri aile yaşamının, mali zorluk veya enflasyonun, ailelerinden ve köklerinden coğrafi olarak ayrı olmanın pratik ve psikolojik yönleriyle de başa çıkmak zorundalar. Bugünün babası, kendisi ve çocukları için eşi olmayan bir babalık imajı yaratmak zorunda; aile içinde çocuğu büyütecek potansiyel kişi olan erkek imajıyla, ailenin dışında dünyayla etkili bağlar kuran kişi olan erkek imajını birleştirmeli.
Babalığı yeniden kavramak için arzudan çok daha fazlası gerekiyor. Babalığı yeniden yaratmak için niteliğe ihtiyaç var: çocuklarımız ve dünyamız için neyin önemli olduğunu görecek kadar geniş görüşlülük, uzun süre önce geçerliliğini kaybetmiş bir sürü yanlış bakış açısını değiştirecek kadar sızıcı düşünce ve bizi inançlarımıza sımsıkı bağlayacak kadar güçlü bir cesaret. Sadece babalar için değil anneler, aile büyükleri, eğitimciler, sağlık hizmetlileri ve politikacılar için de, eski ön yargıları yıkıp, birlikte çocuklarımız için daha iyi bir dünya yaratmanın zamanı geldi.
Ebeveynliğin cinsiyetle bir ilgisi yoktur. Çok sayıda araştırma göstermiştir ki, istekli babalar da bebeğin davranışına karşı anneler kadar duyarlı, bakımı ve yeni doğan çocuğun hareketlerinden neye ihtiyacı olduğunu anlama konusunda da anneler kadar kabiliyetliler. Bundan da öte, ebeveynlik etme arzusu kadınlarda olduğu gibi erkeklerde de içseldir. Sonuç olarak ebeveynlik, bir başka insanla olmanın, sevgi ve anlayış göstermenin, inançları ve değerleri nakletmenin ve kabullenme, bağlılık, sevgi yoluyla kendimizin ötesinde ilişki kurmanın temel yoludur.
Etkili ebeveynlik duygu etkileşimidir ve bebekler bunun meyvesini toplar. Bir babanın yeni doğan bebeğiyle ilgill olması, anne rolünün önemini hiç bir zaman azaltmaz. Doğru olan şudur ki, babalar destekleyici ebeveynler ve ilgili bakıcılar olurlarsa, bebekleri muhtemelen anne ve babaları araaında güvenli bir bağ kuracaklardır. Eşleri tarafından desteklendiklerini ve yüreklendirildiklerini hisseden babaların, böyle olmayanlarla karşılaştırıldığında, bebeklerine ebeveynlik etmek konusunda daha rahat ve kendine güvenli oldukları görülür. Benzer şekilde eşleri tarafından desteklendiğini ve yüreklendirildiğini hisseden anneler de çocuklarına karşı daha becerikli, duyarlı olur ve genellikle doğum sancılarını ve doğumu daha kolay atlatırlar. Anlamlı bir şekilde iletişim kuran ve birlikte etkili bir biçimde ebeveynlik eden ailelerin çocukları, iki sevgi kaynağından birden etkilenir.
Bebeklerin gelişiminde babaların, çok derin ve sürekli bir etkisi vardır. İlgili bir babayla büyüyen çocuklar diğerlerine göre yaratıcı, zihinsel ve sosyal beceriler geliştirmeye; kırılganlıklarını psikolojik sorun noktasında tutmaya; olumlu bir beden yapısı geliştirmeye daha yatkındırlar. Ve bu çocuklar, cinsel kimliklerine rahat bir bakış, kendine güven ve ahlaki bir güç oluştururlar.
Alıntıdır