İlgi yerine rüşvet
Modernleşme beraberinde çekirdek aileyi getirdi, çekirdek ailenin yaygınlaşmasından sonra, tekil aile denilen tek ebeveynli aileler ortaya çıktı ve her geçen gün bu ailelerin sayısında artış oldu. Gerek eğitim olanaklarındaki yetersizliklerden dolayı çocuğuna iyi bir eğitim verememe kaygısı ve maddi zorluklar gerekse modern anlayış gereği ailelerde çocuk sayısı azaldı. Bununla beraber birden fazla çocuğu olan ailelerde ise kardeşler arasındaki yaş farkı da artmaktadır. Bu duruma apartman yaşamı ve çocuğun serbestçe dışarıya çıkma yasağı da eklenince çocuklar yalnız kalmaktadır. Anne çalışıyorsa çocuğun yalnızlığı daha da artmaktadır.
Çocuğuyla yeterince ilgilenmediğini düşünen ve bu sebeple suçluluk duygusuna kapılan ebeveyn vicdanını rahatlatmak için, çocuğa çeşitli hediyeler alır. Bu hatayı daha çok çalışan anneler yapar. Hediye alma işi öğle sıklaşır ki, çocukta bağımlılık yapar ve çocuk her gün yeni ve farklı bir hediye bekler. Çocuk anne babasının eve gelme saatini iple çekmeye başlar, bu bekleyişin amacı anne babaya kavuşma özlemi değil, gelecek olan hediyeyi alma heyecanıdır.
Çok sık alınan oyuncak ve hediyeler çocuğu tatmin etmez, çocuk yeni hediyesi ile sadece kısa bir süre mutlu olur. Eğer alınan hediye bir oyuncaksa, çocuk onunla birkaç dakika oynadıktan sonra sıkılır; ya bir köşeye bırakır ya da kırıp atar. Çocuğa zaman zaman hediye alınabilir; ama bu iş abartı düzeyinde yapılmamalıdır. Alınan hediye sevgi yerine verilmemelidir. Çünkü ilgi ve sevginin yerini hiçbir şey dolduramaz. Sık hediye almak belli bir dönemden sonra çocuğu duygusal doyumsuzluğu iter. Her gün veya iki günde bir farklı bir oyuncağa sahip olan çocuğun, bu kez de özgün oyunlar oynama ve keşfetme yeteneği gelişmez. Çünkü az miktarda oyuncağı olan çocuk, oyuncaklarıyla her gün yeni bir oyun biçimi geliştirmeyi öğrenecektir. Aynı oyuncağıyla farklı oyunlar oynayacak ve hayal gücünü ekleyerek yeni yöntemler bulacaktır.
Çocuğa oyuncak almak yerine, herhangi bir nesneyle anlamlı etkileşim içine girmesini ve oynamasını öğretmek gelişimi için daha gerekli ve yararlıdır. Zaman zaman anne babalar iş dönüşü çok yorgun ve halsiz olabilirler. Bu durumlarda çocuklarıyla gereği gibi ilgilenemeyebilirler ama bu alışkanlık haline getirilmemelidir. Bir gün yorgunluk, yoğunluk veya başka nedenlerden ötürü çocukla ilgilenilmezse, ertesi gün çocukla birlikte olunmalı ve çocuğun o anını dolu dolu geçirmesi sağlanmalıdır.
Çocuğuyla yeterince beraber olduğunu ve çok sık da hediye aldığını söyleyen birçok ebeveyn vardır. Gerekçe olarak çocuklarını çok sevdiklerini ve onları daha çok mutlu etmek istediklerini öne sürerler. Kimi de kendi çocukluk dönemini örnek göstererek şöyle devam eder: “Çocukken anne babamız isteklerimizi doğru dürüst yerine getiremezlerdi. En sevdiğimiz oyuncaklardan bizi mahrum bırakırlardı, sevdiğimiz çikolataları ve şekerleri almazlardı. Hâlâ o yoksun bırakılmışlığın acısını içimizde taşıyoruz. Çocuklarımız böyle yaşamasın ve aynı duyguları hissetmesin diye, her dilediklerini yerine getirmeye ve istediklerini almaya çalışıyoruz. Çocuğumuzun mutlu olması en büyük mutluluğumuzdur. Varsın biraz şımarsın, gücüm yettikçe ve ben var oldukça her dediğini yapacağım.”
Elbette ki, çocukların mutluluğu anne babaların en büyük sevinç kaynağıdır. Kimse çocuğunun mutsuz olmasını ve acı çekmesini istemez, ama çocuğun mutluluğu için çalışırken ileride onları mutsuzluğa sürükleyecek zemini de hazırlamamak gerekir. Çocuğun isteklerine evet diyemeyecekleri günler de olacaktır. İşte o zaman çocuk ciddi sıkıntılar yaşayabilir. O güne kadar her istediği yerine getirilen çocuk bir anda ret cevabıyla karşılaşınca neye uğrayacağına şaşıracaktır. Oysa çocukların en çok ihtiyaç duydukları şey, hediye veya oyuncaklar değildir, ilgi ve sevgidir.
Çocuğa çok pahalı bir oyuncak alıp onu kendi haline bırakmak yerine, plâstik bir top alıp çocukla birlikte oynamak daha yararlıdır ve çocuğu daha çok mutlu eder.Ebeveynlerin bu konudaki diğer bir hataları ise, belli bir zamana kadar çocuklarına çok sık hediye alırken belli bir yaştan sonra veya ikinci bir çocuktan sonra bir anda kısıtlama yoluna gitmeleridir.
Bu durum çocuğun olumsuz bir takım tepkilerde bulunmasına yol açar. Eğer alınacak şeylerden kısıtlama yapılacaksa bu bir anda olmamalı, çocuk alıştıra alıştıra yapılmalıdır. Örneğin, önceden her gün alınan hediye iki günde bir alınmalı ve belli bir zaman böyle devam etmeli, sonra üç veya dört günde bir alınmalıdır.Çocuklar varlık içinde yokluk yaşamamalıdır. Anne babası olduğu halde, anne baba sevgisinden ve ilgisinden yoksun bırakılmamalıdır. Hiçbir nesne anne baba sevgisinin yerini alamaz; dünyanın en iyi eğitimli bakıcısı bile annenin yerini tutamaz.
.ALINTIDIR.