İdrar yollarının böbreklerden mesaneye kadar olan bölümü normal olarak sterildir. İdrar yollarının sterilliğini koruyan mekanizmalardan bazıları idrarın asitliği ve serbest akışı, boşaltım mekanizmasının normal olması, sistemin bütünlüğü, vücut savunma sistemleridir. Bu mekanizmalardan herhangi birisindeki anormallik ve idrar tutukluğu, idrar yolu enfeksiyonu açısından başlıca hazırlayıcı faktörlerdir.
Yenidoğanların %1-2’sinde idrar yolu infeksiyonu gelişir, erkek kız oranı 5:1’dir. Erkeklerdeki infeksiyonlar genellikle bakteriyel infeksiyonlardır. Hazırlayıcı faktörlerden bazıları idrar yolunun şekil bozuklukları, prematurelik, vücuda yerleştirilen sondalar ve sünnet yapılmamasıdır. İdrar yolu infeksiyonu olan yenidoğanların %20-40’ında majör böbrek anormallikleri vardır.
Yenidoğan döneminin ardından küçük çocukların %2-5’inde ve okul çağındaki çocukların %5’inde idrar yolu infeksiyonları görülür. Kız erkek oranı yaşla birlikte yükselir ve dört yaşından sonra 10:1’den yüksektir. Kızlarda belirgin olarak daha fazla görülmesi kızlarda üretranın daha kısa olmasına bağlanmıştır. Bu yaş gurubunda diğer hazırlayıcı faktörler vücuda yerleştirilen sondalar, kabızlık, idrar yolunun anotomik anormallikleridir.
Okul Çağındaki idrar yolu enfeksiyonu olan çocukların %5-15’inde ameliyat gerektiren idrar yolu anormallikleri vardır. %30-40’ında koruyucu amaçla antibiyotik kullanılmasını gerektiren vezikoüretral reflu vardır. Reflü olasılığı ilk idrar yolu infeksiyonunun ortaya çıktığı yaşla ters orantılıdır. Açıklamak gerekirse ilk idrar yolu infeksiyonu ne kadar küçük yaşlarda görülürse, reflü olma olasılığı o kadar yüksektir.
Belirtiler :
Yeni doğanlarda belirtiler çok belirgin değildir. İyi beslenememe, ishal, gelişme geriliği, kusma, hafif sarılık, bebekte gevşeklik, ateş veya beden ısısı düşüklüğü idrar yolu infeksiyonunu düşündürebilir.
Bebekler ve Oyun Çocukları’nda farklı belirtilerle kendini gösterebilir. Bazı çocuklar tamamen belirtisiz olabilir, rutin bir tarama esnasında teşhis konabilir. Bazılarında kusma, ishal ve karın ağrısı vardır.
İki Yaşından büyük çocuklarda daha klasik sistit ya da piyelonefrit (böbrek iltihabı) tablosu ortaya çıkabilirse de, idrar yolu infeksiyonlarının neredeyse %40’ı hiçbir belirti vermeyebilir.
Sistit semptomlarından bazıları idrar yaparken ağrı, yanma, sık sık idrara çıkma, kanlı idrar, idrar tutamama, kaşıntı, kötü kokulu idrar ve gece işemeleridir.
Piyelonefrit semptomları ise sistit semptomlarına ek olarak yüksek ateş, titreme ve sırt ve kaburga bölgelerinde ağrı ve duyarlılıktır.
Tedavi :
İdrar yolu infeksiyonlarında tedaviye cevap genel olarak iyidir. Doğru tedavi edilmiş hastalarda genellikle düzeltilemeyen bir idrar yolu anormalliği yoksa böbrek yetersizliği gelişmez. İdrar Yolu İnfeksiyonlu hastaların yaklaşık %50’sinde tekrarlama görülse de ürolojik anormallikleri olanlarda daha sıktır.
Tedavinin amacı böbrek sağlığını korumak ve herhangi bir sekel kalma olasılığını en aza indirgemektir.
İdrar yolu infeksiyonu tanısı konan bütün çocuklarda, karında kütle, böbreklerde büyüme, üretrada anormallik olup olmadığına bakılması gereklidir.
(alıntı)