Okul Çağı Çocuklarında Şişmanlık (Obezite)

Dr. Seren Üksüs-Alman Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı

Son yıllarda giderek artan ve artmaya devam eden şişmanlık artık okul çağı çocuklarımızda da sıkça görülmeye başladı. Çocuklarımızı tehdit eden bu hastalığın nedenleri, etkileri ve tedavisi.

Okul çağında çocuklarda görülen şişmanlığın nedenleri :

-Küçük yaştan itibaren aile tarafından çocuğa yanlış beslenme alışkanlığının kazandırılması.
-Daha kolay tüketmesini sağlamak amacıyla tatlı besinlere yöneltme (süt yoğurt şeker karıştırma, gofret, şekerleme …vb verme).
-Sağlıksız okul ve yuva menüleri.
-Özellikle özel okullarda açık büfe yemek servisi.
-Tatlı ağırlıklı menüler.
-Yemekhane ve kantinlerde yanlış besin bulundurulması, ister istemez çocuğa sağlıksız alternatiflerin sunulması ile onlar arasından seçim yapma zorunda bırakılması.
-Kısa süren ders aralar nedeni ile çocukların hızlı tüketilebilir besin seçimine yönelmesi. (Gofret, çikolata, şekerleme ...vb).
-Fiziksel aktivite azlığı (okula servis ile gidip-gelme).
-Beden eğitimi derslerinin olduğu saatlerde diğer derslerin yapılması.
-Şehirleşmeye bağlı çocukların oyun ve eğlence alanlarının azalması.
-Televizyon ve bilgisayar başında geçirilen zamanın çok fazla olması.
-Büyükanne, büyükbaba ve aile büyüklerinin çocuğun zayıf olduğu yönünde inanışları ve baskıları sonucu çocuğa küçük yaştan itibaren aşırı ve zararlı gıdalarla beslenmesi .
-Diyetisyene danışmadan, kulaktan duyma bilgiler ve batıl inanışlarla, çocuğa zararlı olabilecek besinlerin verilmesi.

Etkileri ve sebep olduğu hastalıklar :

Çok şekerli gıdalar kan şekeri üzerinde, çabuk yükselmesini ve devamında aynı hızda düşmesini sağlayan bir etki mekanizmasına sahiptirler. Bu nedenle ders arasında ve öncesinde gofret, çikolata, şekerleme gibi çoğunluğu basit şekerlerden oluşan gıdaların tüketimi, dersin başında çocuğunuzun kan şekeri seviyesinin artmasına, dersin sonuna doğru da iyice azalmasına sebep olacaktır. Bu da elinde olmadan dikkat kaybına ve dersi takip zorluğuna yol açacaktır.

Bununla birlikte kan şekeri düşen ve açlık hisseden çocuk fark etmeden yine bu besinlere yönelecek ve bu sağlıksız beslenme döngüsü devam edecektir. Bunun sonucunda da çocuklarınızın vücut ağırlığı artacak ve sağlıklarını ciddi şekilde tehdit eder boyutlara ulaşacaktır.

Vücut ağırlığındaki bu artış ise çocuğunuzun, bazıları hemen, bazıları ise ilerleyen yaşlarda görülen koroner kalp hastalığı, kolesterol, damar sertliği, hipertansiyon, diyabet, gut, kanser (göğüs, rahim, safra, barsak, prostat …vb), mide rahatsızlıkları (ülser, gastirit …vb), karaciğer yağlanması, nefes darlığı, eklemlerde zorlanma gibi pek çok hastalığa yakalanmasına neden olacaktır.

Çocuğunuzu şişmanlığa karşı korumak için yapmamız gerekenler:

-Başta anne, baba ve çocuk olmak üzere diğer aile bireylerinin de, gerek besin seçimi, gerekse besin hazırlama, pişirme ve saklama yöntemleri gibi konularda süreklilik gösteren eğitimleri almaları sağlanmalıdır.
-Genellikle büyük ve yoğun olan porsiyonları, tabak boyutu ve doluluk bakımından azaltılarak ideal sınırlara çekin.
-Çocuğa ihtiyacı olduğu kadar besin verin (fazlasını veya azını vermeyin).
-Çocuğun tek tip besinlerle beslenmesini engelleyin.
-Sevdiği tek bir besinden çok fazla vermek yerine besin çeşitliliği sağlayın.
-Çocuğunuzun sevmediği besinleri tüketmeye zorlamayın.
-Sevmediği besinler yerine benzer yararlılığa sahip besinleri tercih edin.
-Sevmediği ve yemediği besinleri değişik sunuş yöntemleri ile sevdirin.
-Bu besinleri az miktarlarda sevdiği besinlerin içine karıştırın.
-Çocukları tatlı ve yağlı besinler (çikolata, gofret, şekerleme, cips ...vb) yerine , meyve ile ödüllendirin.
-Çocuğunuza yavaş yemek yeme alışkanlığını kazandırın.
-Çocuğunuzun televizyon ve bilgisayar karşısında oturma süresini azaltın.
-Sadece söylerek değil, kendiniz de uygulayarak egzersiz yapma alışkanlığının çocuğunuza kazandırılmasında yol gösterici olun.
-Beslenme uzmanı bulundurmaları yönünde okullardan ve yuvalardan talepte bulunun.
-Çocukların fast food besinlere ulaşmasını engellemek için kafeterya, yemekhane ve kantinlerde bu besinlerin satılmamasını sağlayın.
-Çocuğunuzu okula yazdırırken oyun bahçesi olan ve çocuklar için yeterli alan ayrılmış olanları tercih edin.
-Her mahallede çocukların oyun oynayıp, spor yapabilerceği alanların ayrılması için talepte bulunun.
-Çocuğunuzun arkadaşları ile bilgisayar başında değil, dışarıda spor salonları veya açık alanlarda oyun oynamasını sağlayın.
-Çocuğunuza günü ve zamanı planlamayı öğretin ve bu planın içinde her zaman beslenme, oyun, uyku ve egzersize yeterli vakit ayırmasını sağlayın.
-Çocuğunuz için yemek pişirin.
-Kolaya kaçıp dışarıdan beslenme alışkanlığını çocuğunuza kazandırmayın.
-Hazır besinleri (hazır meyve suları dahil) çocuğunuza vermekten kaçının. Taze meyve suyu hazırlayın.
-Mümkünse beslenme çantası hazırlayın veya yanına sağlıklı besinler verin.
-Çocuğunuzun günlük besin öğesi gereksinimlerinin belirlenmesi, eğitimlerle besin tercihlerinin düzeltilmesi, sağlıklı ve dengeli beslenme alışkanlıklarının kazandırılması için mutlaka diyetisyene danışınız.

Çocuğa göre değişmekle birlikte günlük en az tüketilmesi gereken miktarlar :

-2 su bardağı süt veya yoğurt
-2-3 köfte büyüklüğünde et, tavuk veya balık
-3-4 İnce dilim ekmek ve 5-6 yemek kaşığı pilav ya da makarna
-8-10 yemek kaşığı sebze yemeği
-3-4 adet orta boy meyve (üzüm, çilek, kiraz ...vb taneli meyveler 10-12 tane)

Bu miktarlar çocuğun hiçbir (geçici veya kalıcı) rahatsızlığı olmadığı varsayılarak verilmiştir. Besinleri öğünlere dağıtarak tüketiniz. ( En az 3 ana, 2 ara öğün)


.ALINTIDIR.