Çocuk Gelişimi: 2 Yaş Sendromu

Daha önce duymadığım bir kavramdı, 2 yaş sendromu. Oğlum 2 yaşını doldurduğu zaman öğrendim. Sanki sihirli bir değnek değmiş gibi huyu aniden değişti. (inanması zor ama 2 yaşını doldurduktan 2 gün sonra oldu bunlar). Söz dinlemeyen, ne derseniz tersini yapan, bağıran, yetmezse kendini yerlere atan bir çocuk haline geldi.

Konu hakkında ilk bilgiyi 2 yaş kontrolü için doktorumuza gittiğimizde aldık. Oğlumuzun artık 2 yaşını doldurduğunu ve zor bir döneme girdiğimizi söyledi. Anneye şimdiye kadar olduğundan daha fazla ilgi göstereceğini, diğer insanların özellikle babanın onun için bir rakip, aynı zamanda da iyi bir oyun arkadaşı olacağını anlattı. Bu dönemde çok sabırlı davranmamız gerektiğini de söyledi. Çünkü artık o 2 yaşında idi ve kendi özerkliğini kurmak isteyen, birey olduğunu kanıtlamaya çalışan bir bebekti. Her şeye itiraz edecekti. Yapma dediğimizi yapacak, alma dediğimizi alacak, yürümesini istediğimizde ise duracaktı.

Aynen de böyle oluyor. Birçok defa, gittiğimiz alışveriş merkezinde mağazalara girmeden geri geliyoruz. Çünkü mağazalara girmek istemiyor, ayak diriyor hatta zorlarsak kendini yere dahi atıyor. Yemek konusunda da aynı inatçılığı gösteriyor, yemesini istediğim zaman, elinin tersi ile kaşığa-çatala vuruyor. Sanki bizim sabrımızı sınıyor.

Oğlum hala 2 yaş sendromunu atlatmış değil. Bu konuda ne yapmamız gerektiğini hem doktorumuza sordum, hem de internetten araştırmalar yaptım. Tüm uzmanlar aynı fikirde “Sabırlı Olun”. Anne ve babanın en sabırlı olması gereken dönem (24-36 ay arası) olduğunu söylüyorlar. İnsan bazen sabrını kontrol altına alamıyor ve sabır aniden taşıyor. Çoğunlukla da yüksek sesle olaya hâkim olmak istiyorsunuz. (şiddete tamamen karşıyız) Ama nafile, gerçekten bu durum bebeğinizin eline koz vermekten başka bir işe yaramıyor. İleride bu kozu sizi tekrar sinirlendirmeye çalışarak kullanıyor, çünkü bu dönemde bu durumdan zevk alıyor.

Bazı uzmanlar 2 yaş sendromu hakkında birçok görüş ve tavsiyesi var. Örneğin; bebeğinizin yapmasını istemediğiniz bir şeyi eğer yapmaya ısrarla devam ederse ona bağırmayın, engellemeyin, cezalandırmayın, çünkü o bunu anlamayacaktır. Mümkünse ilgisini başka yöne çekmeniz daha olumlu bir sonuç verecektir. Yemek konusunda da aynı kural geçerli, yemek istemiyorsa zorlamayın (gerçi ben bazen yapıyorum) tabağı önüne koyun, kendi istediğinde yiyecektir.

Yakın geçmişte olan bir olayı size aktarayım. Evin içi sıcak olduğu için, oğlumun üzerindeki süveteri çıkarmak istedim. Ben çıkarmak üzere yukarı doğru çekerken, o ise süveteri aşağıya indiriyor ve bana direniyordu. Ben de inatlaşmaktan vazgeçip, serbest bıraktım. 2 dakika bile geçmeden, oğlum yanıma gelip, süveteri çıkarmak istediğini belirterek yukarı doğru çekmeye başladı. Ben de yapmam gerekeni yaparak, sakince süveteri çıkardım. Benim istediğim değil, onun istediği zaman olmuştu.

24-36 ay arası çocuğu olan tüm anne babalara Allah kolaylık versin diyorum. Ancak, onun da bir birey olduğunu unutmayın. Her istediğini de kısıtlamayın. Sabırlı Olun!


-Başak Kırmacı