Temel davranış biçimleri çocuklukta şekillenmeye başlar Ahlak gelişimi ve buna bağlı davranışlar da çocukluk çağlarında kendini gösterirBurada ailenin çocuğa yaklaşımı çok önemlidir Özellikle 2–10 yaş arsındaki çocuklar otoritelerce belirtilen kuralları mutlak, sabit ve değişmez olarak algılar Bu dönemde çocuk, ahlaki yargıları bakımından dışa bağlıdır Çocuğun ahlaki gelişimi hakkında Beykent Üniversitesi Öğrt Gör Banu Beyaz’dan önemli bilgiler aldık
Ahlak gelişimi; doğru ve yanlışın belirlenmesinde geçerli olan prensip ve ilkelerin gelişimidir Ahlakın üç farklı boyutundan söz etmek mümkündür: Bilişsel boyut, davranışsal boyut, duygusal boyut
Bilişsel boyut; neyin doğru neyin yanlış olduğunu belirleyen sosyal normların anlaşılması ve bunlarla ilgili bilgileri kapsar
Davranışsal boyut; ahlak kurallarına uyan ya da ters düşen davranışları ifade eder
Duygusal boyut ise; davranışlarımız hakkındaki duygularımızı ifade eder
Ahlak ve vicdan gelişimi konusunda bilim adamları tarafından çok farklı görüşler ileri sürülmüştür Burada, Fransız Eğitimbilimci ve Psikolog Jean Piaget’in halen çok önemli bulunan görüşlerini örneklerle açıklamak istiyorum
Piaget, “Çocuğun Ahlaki Yargısı” adlı kitabında çocukların ahlaki davranış, tutum ve yargılarının kökenlerini klinik yöntemi kullanarak, kimi kısa hikayeleri çocukların sorgulamasına açarak, çocuğun sosyal kurallara gösterdiği saygı ve adalet anlayışını incelemiş ve zihinsel gelişime paralel olarak ortaya çıkan iki ayrı ahlaki dönemden söz etmiştir: Dışa bağlı ahlak dönemi, özerk ahlak dönemi
Dışa bağlı dönem 2–10 yaşlar arasını kapsar Bu evredeki çocuk, otoritelerce belirtilen kuralları mutlak, sabit ve değişmez olarak algılarÇocuk, ahlaki yargıları bakımından dışa bağlıdır Kuralları çiğnemek veya değiştirmek yanlıştır Bu dönemde çocuklar bir yanlışın ne kadar ciddi olduğuna o yanlışın yol açtığı zararın büyüklüğüne göre, olayın nesnel sonuçlarına bakarak yargıya varırlar Yaklaşık 9–10 yaşlarından sonra özerk (bağımsız) ahlaki döneme girerler ve artık kuralların değişebileceğine inanırlar Özerk dönemde çocuklar, karşılıklı anlaşma ve gereksinimlerle mevcut kuralların yeniden düzenlenebileceğini idrak edebilirler
Aşağıdaki örnek hikayeler hem sizin de konuyu daha iyi anlamanıza yardımcı olacak hem de çocuğunuzun içinde bulunduğu ahlaki gelişim evresini tespite ve yeniden yapılandırmaya, onunla daha etkin iletişim kurmaya yardımcı olacaktır
Örnek hikaye 1
1- “Ali, odasında iken annesi onu yemeğe çağırır, fakat Ali annesinin çağırdığı odadan içeri girerken kapının arkasındaki sandalyede içinde on beş bardak bulunan tepsiyi devirir ve bardaklar kırılır”
2- “Mehmet, annesi evde yokken kavanozdan şeker almak ister ve rafa uzanır ancak kavanozu yere düşürür ve kırılır”
Soru: Hangi çocuk daha suçludur? Hangi çocuk daha yaramazdır?
10 yaşından küçük olan çocuklar, bardak sayısının çokluğundan etkilenerek Ali’nin daha suçlu ya da yaramaz olduğunu söylerler
Örnek hikaye 2
1- “Emre isminde küçük bir çocuk, babasının masasının üzerinde unuttuğu dolma kalemi ile oynamaya başlar O sırada da masa örtüsünü küçük bir damla mürekkeple lekeler”
2- “Can isminde başka bir çocuk, babasının masanın üzerinde bıraktığı dolma kalemin bittiğini görür Babasına yardımcı olmak için kaleme mürekkep doldurmak isterken, mürekkep şişesine eli çarpar, masa örtüsü üzerinde kocaman bir leke oluşur”
Bu hikayede 10 yaşın altındaki çocuklar lekenin büyüklüğüne bakarak, Can’ı suçlu bulurlarken; Emre’yi lekenin küçüklüğü nedeni ile suçsuz bulmuşlardır 10 yaşın üstündeki bireyler ise olaydaki niyete odaklanmış ve Can’ı suçsuz bulmuşlardır
Yaş ile değişen bir başka husus da adalet ve ceza anlayışıdır Piaget, iki tür cezadan söz eder “Ceza getirici ceza” ve “telafi edici ceza”
Kardeşini kıskandığından biraz da kasıtlıca altını ıslatan bir 8 yaş çocuğunu dövmek birinci türde cezadır Aynı çocuğa çamaşırını yıkaması konusunda direktif verilmesi telafi edici ceza grubuna girer Dikkatsizliğinden ötürü kahvaltı masasında çayı deviren çocuğunuza avaz avaz bağırmanız ya da “Odana git ve çıkma” deyişiniz, ceza getirici ceza grubuna girer Aynı çocuğa masayı temizlemesi konusunda yardımcı olmanız, bu sakarlık konusunu daha sonra “ben dili” kullanarak konuşmanız, telafi edici bir yaklaşım sunmanız demektir
Piaget, yapmış olduğu araştırmalarda 6–7 yaşlarındaki çocukların % 50’sinin ve 11–12 yaşlarındaki çocukların % 80’ninin telafi edici cezayı tercih ettiklerini keşfetmiştir Telafi edici türde cezalar ile yetişkinler de çocuklarına karşı giderek daha sabırlı olmayı, daha barışçıl olmayı öğrenebilirler, diyebiliriz
ALINTI