UYKU
Uyku insan hayatında sırrı tam olarak çözülememiş enteresan bir olaydır.
Uykunun nasıl olduğunu bir bakıma hepimiz biliriz.
Uyuyan bir insanda aşağıdaki durumlar gözlemlenir.
Yatarak uyur.
Gözleri kapalıdır.
Çok yüksek bir ses olmadıkça, hiçbir şeyi işitmez.
Daha yavaş ve ritmik olarak nefes alır.
Adaleler tamamen gevşemiştir. (Eğer bir koltukta otururken uyumuşsanız, derin uykuda koltuktan düşebilirsiniz.)
Bir veya iki saatte bir kendi vücudunu elleri ile kontrol eder. Bunlara ilave olarak kalp atışı yavaşlar ve beyinde rüya denilen çok ilginç olaylar oluşur.
Diğer bir deyişle uyuyan insan çevresinde oluşan şeylerin çoğuna ilgisizdir.
Uyuyan bir insan ile komada olan bir hasta arasındaki en önemli fark, uykuda olanın yeterli bir dış müdahale ile uyandırılabilmesidir.
UYKUDA KORKU NÖBETİ
Uykunun genellikle ilk birkaç saatinde bir düş olmaksızın bireyin birden büyük bir korku ile haykırarak uyanma dönemidir.
Derin korku, panik duygusu ve buna bağlı otononomik belirtiler vardır.
4-12 yaşlarında başlar ve çocukluk çağının sonlarına doğru kaybolur.
Yetişkin yaşta yaygın bunaltı bozukluğu gösteren kişilerde görülebilir.
Günlük hayatta yaşanılan korkular bilinçaltına yerleşerek, geceleri kâbus olarak yeniden dönebilmektedir.
KÂBUS GÖREN ÇOCUĞA NASIL YARDIM EDİLİR?
Çocuğunuzu rahatlatın, ona güven verin, sarılın.
Gün içinde çocuğunuzun kötü rüyalarını anlatmasına yardımcı olun.
Çocuğunuzu televizyondaki korkutucu filmler ve görüntülerden koruyun.
Çocuğunuzun odasının kapısını açık bırakın ve ışıklandırılmasını sağlayın.
Çocuğunuz uyumadan önce ona güzel şeylerden bahsedin. Mutlu olabileceği masallar anlatın.
Kabus giderek kötüleşiyor ve sıklaşıyorsa.
Korkular günlük faaliyetlerini engelliyorsa.
Çocuğunuzun kabus görmesi ile ilgili başka endişeleriniz varsa bir uzmana başvurmakta fayda vardır
alıntı