OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE
MATEMATİK İLE İLGİLİ TEMEL
KAVRAMLAR VE BECERİLER
SINIFLANDIRMA
• Sınıflandırma, nesneleri genel niteliklerine göre bir araya getirerek gruplara ayırma süreci ve çocukların nesneleri, insanları ve olayları düzenlemek için kullandıkları temel bir yöntemdir.
• Sınıflandırma süreci yoluyla, küçük çocuklar benzer nesneler arasında ilişki kurmaya, benzer nesne ve olayları benzer şekillerde ele almaya başlarlar. Bu beceri sayı ve işlem kavramının gelişimi için temel oluşturur.
• Sınıflandırma becerisi erken dönemde başlayan güçlü bir süreçtir ve dört yaşından sonra çocuklar tarafından başarılabilen bir yetenektir.
• Sınıflandırma değişik materyal ve deneyimlerle, kavram öğretiminde önemli fırsatlar sağlar ve çocukta esnek düşünmeyi geliştirmede önemli katkılarda bulunur.
• Sınıflandırma becerisi okul öncesi çocuklarda karşılaştırma (benzerlik-zıtlık) yeteneğini ortaya çıkarır.
• Küçük çocuklar sınıflandırma yaparken nesnelerin; renk, şekil, boyut, yapısal özellikler gibi algısal özelliklerini dikkate alırlar. Ayrıca kullanım yerlerine (fonksiyon) göre de özellikleri sınıflandırabilirler. Örneğin; araçlar, yiyecekler, kıyafetler, gibi. Daha sonra matematikte sınıflandırma yapmaya başlarlar. Örneğin; “bu kümede 3 kırmızı, 2 mavi boncuk var” gibi.
• Çocuklardan birkaç özelliğe göre sınıflandırma yapması istenildiğinde küçük çocuklar bir defada yalnız bir özelliğe göre sınıflandırma yapabilir. Örneğin; çocuklara düğme kutusunu verdiğinizde, ilk olarak renklerine göre sınıflandırmaya başladıklarını gözleriz. Daha sonra onlardan farklı şekillerde sınıflandırma yapmalarını istediğimizde, çocuklar düğmeleri şekillerine göre “daire-kare” olanlar ve boyutlarına göre “büyük-küçük” olanlar diye sınıflandırabilirler.
Bir özelliğe göre sınıflandırma yapma çoğu zaman çocuklar için basit bir işlendir. Bu amaçla öğretmen çocukların dikkatini aynı anda nesnelerin birden fazla özelliğine çekmeli ve nesnelerin iki özelliğini birlikte dikkate alarak sınıflandırmaları için onları cesaretlendirmelidir. Örneğin; öğretmen çocuklardan dört delikli ve kırmızı renk olan düğmeleri bulmasını isteyebilir.
Çocuklar ortak özellikleri olan nesneleri sınıflandırabilir. Bu ortak özellikleri şu şekilde belirleyebiliriz;
• Renk: aynı renkteki şeyleri bir araya getirme.
• Şekil: kare, daire, üçgen, dikdörtgen gibi şekilleri sınıflama.
• Yapıldığı materyal: tahta, plastik, cam, kağıt, kumaş, metal gibi farklı materyallerden oluşan nesneleri sınıflama.
• Desen: benekli, çizgili, çiçekli veya desensiz şeyleri bir araya getirme.
• Yapısal özellikler: pürüzlü-pürüzsüz, yumuşak-sert, ıslak-kuru gibi.
• Fonksiyonlarına göre: yemek yemek için kullanılan malzemeler, müzik aletleri, temizlik için kullanılan malzemeler gibi.
• Sınıf ismi: birçok şeyin olduğu sınıf isimleri vardır. Hayvanlar, çiçekler, yiyecekler, giyecekler, taşıtlar gibi.
• Sayı: üçerli, dörderli, beşerli sayı gruplarından oluşan nesne grupları gibi.
• Birlik-topluluk: birlikte bir iş yapan veya özel bir kişiye ait olan nesne grupları gibi. Şapka, hortum ve kazma itfaiyeciye ait olabilir.
Sınıflandırma İle İlgili Yapılabilecek Çalışmalar
• Çocuğa karışık şekilde bir grup nesne verilir ve çocuktan istenilen temel özelliğe ait (renk, şekil, boyut, fonksiyon) nesneyi seçmesi istenebilir (örneğin; kırmızı olanları ayırabilme).
• Çocuktan verilen bir grup nesne arasından sözel yönergeye göre bir veya birden fazla özelliğe göre nesneyi seçmesi istenebilir (yönerge:yeşil kare bloğu göster).
• Çocuktan verilen bir grup nesne arasından, ortak özelliklere uymayan nesneyi seçmesi istenebilir (geometrik şekiller arasında bulunan ağaç şeklini bulma).
• Çocuktan seçme ve sınıflandırma için kullandığı kuralları açıklaması istenebilir.
• Görsel uyarıcı ile birlikte sözel yönerge verilerek (veya yalnız sözel yönerge verildiğinde) nesnenin iki temel özelliğini seçmesi ve bunları sözel olarak ifade etmesi istenebilir.
• Sözel yönerge ile birlikte iki veya daha fazla nesne vererek bunların benzerlik ve farklılıklarını tanımlaması istenebilir ( örnek; plastik ve metal kaşık).
• Bir grup nesne vererek bunları herhangi bir özelliğe göre sınıflandırması ve daha sonra başka özelliklere göre de sınıflandırma yapması istenebilir (örneğin; boncukları önce renklerine sonra boyutlarına göre sınıflandırma).
• Nesneleri farklılıklarına göre sınıflandırma istenebilir.
BİREBİR EŞLEME
• Bir kümedeki her nesneyi diğer kümedeki bir nesne ile eşleme işlemine “birebir eşleme” denir. Birebir eşleme sayı korunumu kavramının temelini oluşturur. Eşleme en erken gelişmesi gereken matematik kavramlardan biridir ve mantıklı düşünmenin gelişmesi için temel oluşturur.
Öğretmen eşleme çalışmalarına öncelikle somut nesnelerle ve eşit sayıdaki nesne kümesi ile başlamalıdır. İkinci aşamada, eişt sayıda olmayan kümelerle eşleme yaptırılır. Üçüncü aşamada, çocuktan farklı sayıdaki üç nesne kümesini eşlemesi istenebilir.
.Öğretmen yapılandırılmış birebir eşleme çalışmalarında dört temel boyutu göz önünde bulundurmalıdır:
• Eşlemede kullanılan nesnelerin benzer veya farklı olmasına: İki kümenin elemanları arasındaki bağ birbiri ile ne kadar ilişkili ise çocuğun kümelerin denk olduğuna karar vermesi o kadar kolaydır. Örneğin; öğretmen çocuklardan fincan ile kaşıkları eşlemesini istediğinde çocuk bunu daha kolay yapar. Çünkü çocuk burada iki farklı nesnenin görsel avantajlarını kullanır.
• Eşlenmesi gereken nesne sayısı: Küçük çocuklar için beş veya daha az nesneyi eşlemek daha kolaydır. Küme sayısı arttıkça çocukların birebir eşleme başarısı da azalmaktadır.
• Kümelerin eleman sayısı: Çocuklar için eleman sayısı aynı olan kümeyi eşlemek, eleman sayısı farklı kümeyi eşlemekten daha kolaydır.
• Kümelerin elemanlarının birbiri ile birleştirilmiş olup olmaması: Kümelerin elemanları birbirleriyle birleştirilmişse eşleme yapmak çocuklar için daha kolaydır. Örneğin; bardaklar ve kaşıklar bir çizgi ile birbirine birleştirilmişse veya her biri alt alta kareler içine yerleştirilmişse çocuklar daha kolay eşleme yapabilir.
KARŞILAŞTIRMA
• İki nesnenin belli bir özelliğe göre aynı veya farklı olup olmadığını belirleme işlemidir. Sıralama kavramı için temel oluşturur.
Okul öncesi öğretmeninin öğretebileceği karşılaştırma ile ilgili kelimeler:
• Nesnelerin mekanda konumunu tanımlamak; üzerinde-altında, aşağı-yukarı, içinde-dışında vb.
• Miktarı tanımlamak; çok, az, biraz, daha az, hiç, hep, en fazla, en az vb.
• Boyutu tanımlamak; büyük-küçük, kısa-uzun, ince-kalın vb.
• Mesafeyi tanımlamak; yanında-uzağında, burada-orada vb.
• Zamanı tanımlamak; önce-sonra, ilk-son, hızlı-yavaş vb.
Karşılaştırma Etkinlikleri İle İlgili Yapılabilecek Çalışmalar
• Çocukların gösterilen nesneler içinden hangilerinin ağır, hangilerinin hafif olduğunu tahmin etmeleri ve daha sonra nesneyi eline alarak nesneleri “ağır-hafif” diye karşılaştırmaları istenebilir.
• Nesnelere dokunarak yapısal özelliklerine göre “düz-pürüzlü veya yumuşak-sert” diye karşılaştırmaları istenebilir.
• Verilen yönergeye uygun olarak nesneleri gözlenebilen özellikleri (renk, şekil, boyut vb) yönünde karşılaştırmaları istenebilir.
• Verilen yönergeye uygun olarak nesneleri ölçülebilen özellikleri (ağır-hafif, uzun-kısa, büyük-küçük, dolu-boş vb) yönünde karşılaştırmaları istenebilir.
SIRALAMA
• Sıralama, nesnelerin ölçülebilen veya ölçülemeyen özellikleri yönünden düzenlenmesidir.
• Sıralamayı nesneleri birbirinden ayıran özelliğe göre düzenlenme şeklinde de tanımlayabiliriz.
• Sıralama karşılaştırmanın en üst seviyesidir ve matematiksel sonuç çıkarma ve sayı sisteminin temelini oluşturmaktadır. Sıralama etkinlikleri çocukların benzerlik ve farklılıkları keşfetmesine, problemlerin çözümü için yeni yollar ve değişik cevaplar bulmalarına ve bir durumun özelliklerini tahlil ederek karar vermeklerine yardımcı olabilir.
• Sıralamada bir dizi nesnenin tek bir özelliğine göre derece derece değişimine (örneğin; çubukları uzundan kısaya doğru dizme gibi), ya da belirli özelliklerin ardışık bir düzen içinde yinelenmesine (örneğin; kırmızı-mavi-sarı düğme ve tekrar kırmızı düğme gibi) dayalı mantıksal bir düzenleme yapılmaktadır.
• Sıralamada; boncukların, düğmelerin, geometrik şekillerin sıralanması ölçülemeyen sıralamaya örnektir. Nesnelerin ağırlık, boyut, miktar gibi belirli kriterler esas alınarak sıralanması da ölçülebilen sıralamaya örnektir.
• İki ayrı kümedeki nesneleri sıralamaya “çifte sıralama” denir. Bu amaçla öğretmen, kavanoz ve kavanoz kapakları, eller ve eldivenler, tencereler ve kapaklar gibi materyallerle çifte sıralamalar yapabilir. Yapılan bu sıralamayı tersine kullandığımızda “ters sıralama” meydana gelir ve matematikteki “geriye sayma” bunun en iyi örneğidir. Bunun için öğretmen çocuklarla bir sıralama etkinliği yapabilir ve daha sonra bunun tersini öğretebilir.
• Sıralama etkinliği sadece nesneleri çeşitli özelliklerine göre sıralamayla sınırlandırılmamalıdır. Örneğin; hikaye kartları hazırlanabilir ve çocuklardan bu hikaye kartlarını sıralaması istenebilir.
• Sıralama çocukların birkaç faktörü birlikte göz önüne almalarını gerektirdiğinden karşılaştırmadan daha zordur. Bu nedenle eğitime önce karşılaştırma etkinlikleri ile başlanmalıdır. Örneğin; 3 farklı uzunluktaki çubuğu sıralamasını istediğimizde, çocuk için ortanca çubuk, uzun çubuktan daha kısa, kısa çubuktan daha uzun olduğundan kafasını karıştırabilir ve sonuç yanıltıcı olabilir.
• Okul öncesi çocuklarla sıralama yaparken, ilk olarak beş veya daha fazla nesne ile sıralamaya başlanmalıdır. Ayrıca yeni başlanıldığında kullanılan nesneler arasındaki farklılık ve benzerliklerin kolayca gözlenmesi gereklidir.
Sıralama İle İlgili Yapılabilecek Etkinlikler
• Çocuklardan verilen modeldeki sıranın hangi şekilde olduğuna karar vermelerini isteyebiliriz. Örneğin; kırmızı-sarı-mavi-kırmızı…..veya kare-üçgen-daire-kare….
• Soldan sağa doğru sıralanmış şekiller arasından söylenilen nesnenin kaçıncı sırada olduğunu söylemelerini isteyebiliriz.
• Verilen bir özelliğe göre nesneleri soldan sağa sıralamalarını isteyebiliriz. Örneğin; uzunluklarına göre çubukları sıraya koyma.
• Bir nesne grubundaki nesneleri büyükten küçüğe sıralamasını isteyebiliri.
• Sık sık sıralama ifadelerini kullanabilecekleri etkinlikler düzenleyebilir ve sözel olarak sıralama ifadelerini söylemelerini isteyebiliriz. Örneğin; Topu kim birinci olarak atacak? Senin yediğin kaçıncı kek dilimin? Kaçıncı sıradaki resim seninki?
• Çocuktan günlük rutin olayları gösteren kartları sıraya koymalarını isteyebiliriz.
• Rakamları 1’den 10’a , 10’dan 1’e doğru sıraya koymalarını isteyebiliriz.
• Olayları zaman sırasına koymalarını isteyebiliriz. Örneğin; bir gezi dönüşü gezinin aşamalarını ve baştan sona (veya soldan sağa) doğru neler yaptıklarını söylemelerini isteyebiliriz.
• ÖLÇME
p MİKTAR,
p KÜTLE,
p HACİM,
p UZUNLUK,
p ZAMAN
Okul öncesi dönemde ölçümlerin öğretilmesinde amaç; çocukların standart birimlerle ölçüm yapmaları ve problemi çözmeleri değil, ölçme hakkında fikir sahibi olmaları, problem durumunda tahmin etmeleri ve akıl yürütmeleridir.
p Ölçme değişik durumlar altında çocuğun birim ölçülerinin değişmezliğine inanmasını sağlar ve matematiğin önemli uygulama alanlarından biridir.
p Ölçme ;
fiziksel (uzunluk, ağırlık, yükseklik ve hacim) veya
fiziksel olmayan özellikleri (zaman, sıcaklık veya para) içerir.
p Ölçmede sadece standart ölçme birimleri kullanılmayıp, bildiğimiz diğer ölçümleri de kullanabiliriz.
Örneğin; İki kitabın boyutunu ölçerken üst üste koyma, sopa, ip, karış gibi nesneler kullanma, hacim ölçümünde bir kaptan diğerine boşaltma gibi.
Uzunluk Ölçümü
p Çocuklardan evdeki, okuldaki veya sınıftaki nesnelerin uzunlukları üzerinde konuşmaları istenerek uzunluk ile ilgili sözcükler kullanmaları sağlanabilir
p İki nesneyi karşılaştırması ve çevresindeki uzun nesneleri bir kaba kısa nesneleri bir kaba koyması istenebilir.
p Çocukların elindeki üç nesneden en uzun veya en kısa olan nesneyi göstermesi istenebilir.
p Gönüllü iki çocuğun yan yana durmaları ve diğer çocukların iki çocuğun boyunu karşılaştırması istenebilir.
p Üç nesneden başlayarak nesneleri uzunluklarına göre sıraya koyması istenebilir.
p Önce düz nesneler kullanılarak (masanın kenarı gibi) bunların standart olmayan birimlerle (ip, tahta çubuk, karış gibi) ölçülmesi sağlanabilir.
p Çocuktan düz olmayan nesneleri nasıl ölçebilecekleri konusunda alternatifler üretmeleri istenebilir.
p Masanın üstüne tebeşirle çizgiler çizerek çocuktan ip ile ölçmesi istenebilir.
p Çocuklardan sınıfın etrafını (veya çeşitli nesneleri) ölçmek için kol, karış, adım ve parmak gibi vücut uzuvlarını kullanmaları istenebilir.
Alan Ölçümü
p Çocuklardan evdeki, okuldaki veya sokaktaki oyun alanları üzerinde konuşmaları istenerek alanla ilgili sözcükler kullanmaları sağlanabilir
p Sınıftaki nesnelerin (masa, halı gibi) yüzeylerini karşılaştırmaları istenebilir.
p Çocuklardan sanki boyuyormuş gibi nesnelerin yüzeylerine dokunarak yüzeylerin boyutlarını karşılaştırmaları istenebilir.
p Öğretmen bahçe oyunlarında bahçeyi ip ile çeşitli büyüklüklerde parçalara bölerek çocuklara hangi alanı süpürmeyi tercih edeceklerini sorabilir nedenleri tartışılabilir.
p Üç veya dört çocuktan aynı sandalyeye oturması istenebilir ve neden bunu yapmada başarısız oldukları tartışılabilir.
p Öğretmen sınıftan ikişer nesne seçerek alanlarını karşılaştırmalarını isteyebilir.
p Çocuklardan gezi sonrası yaprak toplamalarını isteyerek gezi dönüşü bunların alanlarını karşılaştırmaları istenebilir.
p Sanat etkinliklerinde farklı büyüklüklerde geometrik şekiller keserek çocuklardan alanı büyük veya küçük olan şekli bulmaları istenebilir. Üst üste koyarak sonuca ulaşabilecekleri konusunda rehberlik edilebilir.
p Alanı birbirine eşit iki şekil hazırlayarak, çocuktan bunları karşılaştırması istenebilir.
p Benzer şekildeki üç nesneden en büyük alana sahip olan nesneyi bulmaları istenebilir.
Hacim Ölçümü
p Bir kaptan bir kaba su, kum, tohum gibi çeşitli materyalleri dökme-boşaltma çalışmaları yapılabilir. Bu etkinlikler sırasında hacim ile ilgili sözcükleri kullanmaları desteklenebilir.
p Öğretmen sınıfa bir kova getirerek kovanın hangi durumda boş, hangi durumda dolu ve hangi durumda yarı dolu olduğu tartışılabilir.
p Dolu bir şişenin yarısı boşaltılarak dolu mu? gibi sorularla çocukların fikirleri alınabilir.
p Aynı boyuttaki iki şişeye farklı miktarlarda su doldurarak, çocuklara hangisinde daha fazla su olduğu sorulabilir.
p Eşit büyüklükteki üç kaba farklı miktarlarda su koyarak ve hangi şişede daha fazla su olduğu tartışılabilir.
p Farklı şekillerde iki şişeye eşit miktarlarda su doldurulabilir ve çocuklara bunlardan hangisinde daha fazla su olduğu sorularak tartışılabilir.
p İki farklı büyüklükte kap alınır ve çocuktan kaşıkla bu kapları su ile doldurması istenebilir. Bu şekilde çocukların kapların aldıkları su miktarı ölçmeleri sağlanabilir.
Kütle Ölçümü
p Çocukların değişik ağırlıklardaki nesneleri kaldırmalarını isteyerek ağırlıklarını hissetmeleri sağlanabilir ve çocukların “ağır, daha ağır, en ağır, hafif” gibi kelimeler kullanmaları sağlanabilir.
p Çocukların karşılaştırmaları için ağır ve hafif nesneler toplanarak çocuklardan bu iki nesneyi ellerine alarak ağırlıklarını söylemeleri istenebilir.
p Sınıfa büyük kutu ve bir tuğla getirilebilir ve çocuklara bunların hangisinin daha ağır olduğu sorulabilir.
p Aynı büyüklükte iki kutuya farklı malzemeler konularak ağırlıklarını karşılaştırmaları istenebilir.
p Öğretmen sınıfa çeşitli ağırlıklarda nesneler getirerek çocuklardan ellerine alarak bunları karşılaştırmalarını ve ağır veya hafif olanı bulmalarını isteyebilir.
p Farklı ağırlıklardaki nesneleri karşılaştırarak en ağırdan en hafife doğru sıralamaları istenebilir.
p Artık materyallerle teraziler yapılabilir ve ölçümler yapmalarına fırsat verilebilir.
Zaman Ölçümü
p bazen,
p hiçbir zaman,
p her zaman,
p sabah, öğlen, akşam, gece,
p dün, bugün, yarın,
p hafta, hafta sonu,
p ay, yıl,
p saat, dakika,
p önce-sonra,
p ilk-son,
p hızlı-yavaş
Zaman hareketle bağlantılı olarak akıcılığı, tersine çevrilemez oluşu ve açık bir şeklinin olmaması (yani görülemez ve duyulamaz olması) nedeniyle çocuklar tarafından kazanılması zor bir kavramdır.
p Çocuklar “an”ı kavrayabilmektedir. Çocukların “dün, bugün, yarın” gibi kelimeleri anlamaları için günün dönüşüm ve akıcılığını anlamaları gerekmektedir.
p Öğretmen rehberliğinde çocuklar bir günün “sabah, öğlen, akşam ve geceden” oluşan standart yapısını anlayabilirler. Çocukların bu şekilde günlerin tekrarını anlamaları onların hafta, ay, mevsim ve yıl gibi diğer zaman birimlerini anlamalarına yardım eder.
saat bilgisinin kazanılması okul öncesinin hedeflerinden biri değildir. Bu kavram öğretimi ilkokul yıllarına bırakılmalıdır.
p Çocuğa bir saatlik zaman dilimini anlatırken akrep ve yelkovanın hareketlerini göstererek anlatmalıyız. Çocuk saati öğrenirken öncelikle tam saatleri, sonra yarım, daha sonra çeyrek saatleri öğrenir. Saat öğretimine 12 ile başlamak iyi bir fikirdir. Ancak bu deneyimden önce çocuğun beşer beşer sayma becerisini kazanmış olması gerekir. Öğretmenin bir saatin 60 dakika, yarım saatin 30 dakika olduğunu belirtmesi gerekir. Çocuklara yel kovanın bir tur dönmesinin bir saatlik bir zaman dilimi olduğu belirtilmeli ve saat üzerinde göstererek pratik çalışmalar yapılmalıdır.
GRAFİKLER
p Grafikler verileri kaydetmenin bir yoludur ve farklı şekillerde yapılabilen matematik etkinlikleridir.
p Grafikler sayısal, görsel ve sözel bilgiler içerir.
p Grafikler çocukların dil gelişimleri ve yaratıcı yeteneklerinin gelişimi için doğal fırsatlar sağlarken, bir durumun sözel olmadan gösterilmesini, karşılaştırma yapma, gruplar arası ilişkileri yorumlama, soruların cevabını bulma ve tartışma fırsatları sağlar.
p Çocuklar “daha çok, daha az, bazı, en çok, hiç” gibi kelimeler öğrenirler.
Çocuklar grafik yaparken sayma, karşılaştırma, eşleme ve sınıflandırma gibi temel becerileri kullanırlar.
p Örneğin; öğretmen çocuklara “haydi bugün okula hangi araçla geldiğimizi bulalım” ve yere bir oyuncak araba, bir oyuncak otobüs koyar ve çocuklardan okula hangi araçla geldilerse onun arkasında sıraya girmelerini ister. Bu şekilde önce somut olarak daha sonra somuttan soyuta resimlerle grafik çalışması yapabilir.
Okul Öncesi Eğitim Programlarında Grafik Çalışmaları
p Gerçek nesneleri kullanma: Öğretmen çalışmaya göre yalnız iki nesne veya durum kullanmalı daha sonra aşamalı olarak sayıyı artırmalıdır. Örneğin; öğretmen boya kutusunu ortaya koyarak çocuklardan kırık ve sağlam olan pastel boyaları ayırmalarını isteyebilir. Yere kurdelelerle dört çizgi çizerek çocuklardan birine yalnız erkek kardeşi olanlar, diğerine yalnız kız kardeşi olanlar, üçüncüye hem erkek hem kız kardeşi olanlar ve dördüncüye kardeşi olmayanların oturmasını isteyebilir.
Nesne resimleri kullanma: Gerçek nesneler yerine resimler kullanılır. Resim grafiği sembollerle yapılan grafiğe bir geçiştir. Önce iki nesne veya durum ile çalışmaya başlanır daha sonra aşamalı olarak sayı artırılır.
· Örneğin; öğretmen çocuklara kağıt ve kalem dağıtarak kendi resimlerini çizmelerini isteyebilir ve hazırlanan grafik kağıdının bir kolonuna kızların diğerine erkeklerin resimlerini yapıştırarak sınıftaki kız ve erkek sayılarını belirleyebilir.
· Benzer çalışmaları çocukların en çok sevdiği meyvenin, hayvanın resmini yaptırarak da yapabilir.
· Semboller Kullanma: Bu aşamada nesne veya durumu anlatmak için dama, küp, renkli kağıtlar, boncuklar, ataçlar gibi nesneler gerçek durum yerine sembolik olarak kullanılır.
· Örneğin; öğretmen masaya boncuklar koyarak portakal suyunu sevenlerden sarı, süt sevenlerden beyaz, havuç suyu sevenlerden turuncu boncuklar almalarını ve grafik kağıdındaki sütunlara koymalarını isteyebilir.
· Her çocuğa bir ataç verilerek evlerinde “kuş, köpek, kedi ve balık” besleyenlerin bu hayvanların resimlerinin çizili olduğu resim kartlarına ataçlarını tutturmalarını isteyebilir.
SAYI KAVRAMI
• Çocukta sayı kavramı olması için çocuğun birebir eşleme işlemini başarabilmesi ve sayı korunumu kavramını (miktar değişmezliğini) kazanmış olması gerekmektedir. Piaget çocuklarla yaptığı bir deneyde; birinci aşamada çocukların önüne eşit sayıda nesnelerden oluşan bir küme koymuş ve bunların sayılarının aynı olup olmadığını sormuştur. İkinci aşamada, kümelerden birini seyrekleştirmiş ve çocuklara “hangi sıradaki nesneni daha fazla olduğunu” söylemelerini istemiştir.5-6 yaşındaki çocukların çoğu birinci aşamada eşit olduklarını, ikinci aşamada seyrekleştirilen kümenin daha fazla olduğunu söylemişlerdir. Çocuklar nesnelerin sayısını zihinde koruyamamış ve algısal yanılma göstermişlerdir.
Sayı kavramının öğretilmesinde öncelikle beş ve beşten küçük sayı grupları ile başlanmalıdır ve nesneleri nasıl sayacağı öğretilmelidir.
• Okul öncesi dönem çocuklarının çoğu 1’den 10’a kadar, 50’ye veya 100’e kadar hatasız sayabilir. Fakat bu sayma ezbere bir saymadır ve bu onların sayı ve işlem kavramını kazandıklarını göstermez. Bu dönemde çocukların sıralama, karşılaştırma, birebir eşleme ve sayı korunumu ile ilgili yaptıkları çalışmalar matematik bilgileri için temel oluşturur. Sayı kavramının kazanılması 5-8 yaş arasında önemli bir artış gösterir.
• Sayıları hayatımızda üç farklı şekilde kullanırız:
• Kardinal sayılar; bir grupta “kaç tane” nesne olduğunu belirten ve saymada kullandığımız sayılar.
• Ordinal sayılar; bir sırada nesnenin yerini belirtmek için kullanılan sayılar.
• Nominal (isimsel) sayılar; isimler gibi tanımlamada kullandığımız sayılar. Örneğin; oda kapısını belirtmek veya formalarda kullanılan sayılar gibi.
Rakamları Öğretme:
• Rakamları öğretirken öğretmen ilk olarak bir nesne kümesi ile o nesne kümesine ait rakamları eşlemelidir. Bu işlem 1’den 10’a kadar olan tüm rakamlar için yapılmalıdır. Çocuklara rakam öğretilirken önce sözel ifade kullanılmalıdır, daha sonra yazılı sembol ile birleştirilmelidir.
• “Sıfır” bir kümede hiçbir nesne bulunmadığı zaman kullanılan özel bir sayıdır. Çocuklar ilk zamanlarda sıfır sayısını anlayamaz. Sıfır sayısını öğretmek için “Kaç tane?” sorusu sorulmalıdır. Kümede hiçbir nesne bulunmadığında çocuk “sıfır” demesi için cesaretlendirilmelidir.
• 10 sayısı da özel bir sayıdır. Çocuk bu sayı ile ilk defa “basamak” fikri ile karşılaşır. Çocuk 1’den 10’a kadar saydığında ve kümenin son sayısını “10” olarak belirttiğinde bu sayıyı öğrenmiş olur.
Rakamları Tanıma:
• Tanıma bir sembolün adlandırılması anlamına gelmektedir. Rakamları tanıma söylenilen bir rakamın yazılış şeklini tanımayı içermektedir. Çocuğa bir rakamı gösterip okuması veya söylenilen rakamı göstermesi istenilerek test edilebilir. Örneğin; bir rakam ile o rakama ait resim kartı yap-boz şeklinde hazırlanabilir. 1’den 9’a kadar rakamlar ve üzerinde o rakam kadar nesne bulunan resim kartları hazırlanabilir. Rakamların şekilleri eksik yazılarak çocuktan tamamlaması istenebilir. Bak ve söyle çalışması yapılabilir (1-5 daha sonra 1-10 rakamlarını tanıma).
Rakamları Yazma:
• Bu beceri yazma araçları, kağıdın kullanımı ve modelden kopyalama gibi yazı öncesi becerilerle ilişkilidir.Rakamları doğru olarak yazma ancak birinci sınıfta üstesinden gelinebilecek bir beceridir. Örneğin; havaya el ile rakam çizme, yere ip ile rakam çizme, kuru baklagillerle rakam oluşturma gibi.
Sayma:
• Sayı kavramının gelişimi ile sayma becerisinin kazanılması birbirine bağlıdır. Sayma becerisi sayı isimlerini sıralama becerisini gerektirir ve sayma, el göz koordinasyonu ve sözel becerileri gerektiren bilişsel bir aktivitedir. Sayma işlemi sıralamayı içermektedir. Sık sık yüksek sesle sayma çalışmaları yapılmalıdır.
Sayı Kavramı İle İlgili Yapılabilecek Etkinlikler
• Sayı Kavramı İle İlgili Yapılabilecek Etkinlikler
• 1’den 10’a kadar karışık dizilmiş rakamlar arasından model olarak çizilen rakamların eşini bulması istenebilir.
• 1’den 10’a kadar karışık dizilmiş rakamlar arasından söylenen rakamı bulması istenebilir.
• 1’den 10’a kadar karışık dizilmiş rakamlar arasından gösterilen rakamı okuması istenebilir.
• Sözel yönlendirme ile çocuğun 1’den 10’a kadar sayması istenebilir.
• Verilen rakamlar arasını (5-9 gibi) sayması istenebilir.
• Verilen rakamlardan geriye doğru sayması istenebilir.
• Değişik sayılardaki nesneleri eşlemesi istenebilir.
• İki yazılı rakamdan (5 ve 9 gibi) hangisinin daha az veya daha fazla olduğunu söylemesi istenebilir.
• Bir sayı kümesini sıraya dizme, okuma, ve istenilen rakamı göstermesi istenebilir.
• Verilen iki nesne grubunu sayma ve verilen rakamla aynı olup olmadığını söylemesi istenebilir.
• Verilen iki nesne grubunu sayma ve hangisinin daha az veya daha fazla olduğunu söylemesi istenebilir.
• Bir nesne grubu ile birlikte verilen rakamdan hangisinin daha az veya daha fazla olduğunu söylemesi istenebilir.
• Nesne grubu ve rakamlar verilerek eşlemesi istenebilir.
• Nesneleri sayarak, üç nesne grubundan en az veya en fazla olanı söylemesi istenebilir.
• Bir rakam verilerek, bu rakamı uygun sayıdaki nesne grubunu göstermesi istenebilir.
• Verilen iki nesne grubundan daha fazla olanı bulması, sonra fazla olan gruptan az nesne sayısı kadar nesne çıkarması ve daha sonra da kalan nesne sayısını söylemesi istenebilir.
• 1’den 10’a kadar ritmik sayarken, atlanılan sayının hangisi olduğunu söylemesi istenebilir. Sıralanmış nesne resimlerinden söylenilen sıradaki nesneyi göstermesi istenebilir.
• Sıralanmış sayı kartlarından atlanılan sayıyı bulması istenebilir.
• Sıralanmış nesneleri sıra sayısı ile saymasını (birinci, ikinci, üçüncü gibi) istenebilir.
• Verilen küme ile aynı, daha az veya daha fazla sayılarda kümeler oluşturmaları istenebilir.
• Nesneleri sıralarken birinci, ikinci, üçüncü, gibi sıra sayıklarını kullanması istenebilir.