Gerçeklik: nesnel olarak var olan her şeydir.çevremiz, yaşadıklarımız, tanık olduğumuz olaylar, bütün maddi evren….Bu duruma doğal gerçeklik denir.
Edebiyatta gerçeklik:
1. Edebiyat eserindeki içeriğin gerçeklikle bağı vardır. Eseri oluşturan yazar ya da şair belli bir toplumsal gerçeklik içinde yaşamaktadır ve eserinde gerçekliği şöyle ya da böyle yansıtır.
2. Edebiyat eseri, yazıldıktan sonra da toplumsal gerçeklik içinde yer alır. Sonuçta o eseri okuyanlar belli bir toplumsal gerçeklik içinde bulunduğuna göre eserin gerçeklikle bağı başka bir biçimde sürmektedir. Kısacası yazmak da gerçeklikle ilişki kurmanın bir yoludur.
Yazar içinde yaşadığı gerçekten yola çıkarak eserini oluşturur. Ancak yaşanan doğal gerçeklik olduğu gibi değil, edebiyatın kuralları içinde esere yansır. Yani sanatçı doğal gerçekliği konu olarak ele alıp yeni bir gerçeklik içinde tekrar şekillendirir. KURGULAR. Buna edebi gerçeklik denir.
Sanat; nesnel, gerçek dünyanın öznel tasarımıdır. Bu durumda gerçeklikten yararlanmaları yönüyle, bilimle sanatın ayrı olmadığını , yalnızca yöntemlerinin farklı olduğunu söyleyebiliriz.
Edebiyat insana özgü özellikleri, kurmacanın dünyasında dile getirir.
Edebi metnin konusu; doğa ile ilişki halindeki en geniş anlamıyla duyan, düşünen, tasarlayan, yaşayan insandır. Dolayısıyla edebi metinlerde insanla ilgili her konu işlenebilir.
Bilim de sanat da aynı gerçeklikle uğraşır. Sanat , gerçekliği insana özgü özelliklerden hareketle değiştirerek yeniden oluşturur, bilim ise açıklar.
Edebi metin yazılırken dönemin özelliklerinden ve o dönemdeki her türlü gerçeklikten yararlanılır. Ancak bu yararlanma, bilimin gerçeklikten yararlanmasından farklıdır.
Sanat gerçekliği değiştirip, dönüştürüp, yorumlayıp, yeniden yaratır.
Edebi metinlerde; dönemin ilmi, felsefi, teknik ve sosyal alandaki verileri, siyasi tartışmaları kurmacanın olanaklarıyla işlenir.
Gazete haberi, tıbbi makale, sözleşme….gibi metinler gerçekliği doğrudan doğruya ifade eder. Roman, öykü, şiir gibi türler ise doğal gerçekliği edebi öğelerle birleştirerek KURMACA GERÇEKLİK haline getirir.
Sanat eserleri de edebiyat eserleri gibi kurmacadır.
SANAT
İŞİTSEL (FONETİK SANATLAR)
Müzik, edebiyat
GÖRSEL (PLASTİK ) SANATLAR
Mimari, heykel, resim, hat
DRAMATİK (RİTMİK) SANATLAR
Tiyatro, dans, sinema, bale, opera