Montessori Metodunda Duyuların Eğitimi
M. Montessori önce duyunun, sonra zekanın eğitimine odaklanır. Çocuğun duyularını doğal olarak kullandığı ve mükemmelleştirdiği 3-7 yaşları arasında, duyuların gelişiminin önemini vurgular. Bu yaşlar arasındaki yaşam evresi, hızlı bir fiziksel gelişim evresini içerir ve bu zekayla ilişkili olarak duyu etkinliklerinin biçimlendiği zamandır. Bu nedenle duyuların eğitimine bu biçimlendirici zamanda başlamak gerekir. M. Montessori estetik ve ahlâk eğitiminin de duyu eğitimiyle yakından ilişkili olduğuna inanıyordu. Duyu eğitimi, duyuları çoğaltıyor ve uyarıcılardaki ince farklılıkları anlama kapasitesini geliştiriyordu. Bu nedenle çocukların görerek, duyarak, dokunarak, hissederek, hareket ederek öğrenecekleri materyaller tasarladı. Materyaller çocuğun biçim, büyüklük, renk, doku, tat, vb. kavramları ve bunlar arasındaki ilişkileri anlamasını sağlayacak şekilde hazırlanmış; metot çocuğun bu çok çeşitli duyulara yönelik malzemeyi kendi gelişme düzeyine uygun olarak, serbestçe kullanmasına imkan verecek şekilde düzenlenmiştir.
Sıklıkla psikometrik materyallerle karıştırılabilen bu materyaller arasındaki temel fark, Montessori materyallerinin ölçüme izin vermemesi, fakat çocuğun duyularını kullanmasına yol açmasıdır.
Özürlü çocuklarda eğitimi olanaklı kılan bu didaktik materyaller, normal çocuklarda oto-eğitimi tahrik ederler. Bir alıştırmada özürlü çocuğun sürekli ve faal olarak dikkatini çekmek ve alıştırmayı oluşturan parçaları ona göstermek, hata yaptığı zaman onu düzeltmek ya da kendisinin düzeltmesi için onu teşvik etmek önemlidir. Normal çocukta ise alıştırmaya karşı kendiliğinden bir ilgi vardır. Karışmak isteyen ya da ona yardım etmek isteyen kişiyi reddeder. Hatanın kontrolünü içeren didaktik materyaller normal çocuğa bu fırsatı vererek oto eğitimi gerçekleştirir. Duyuların eğitimi, tekrarlanan alıştırmalar aracılığıyla algının diferansiyel idrakının arttırılmasıdır. M. Montessori bu konuya örnek olarak 10 pembe küpten oluşan bir seriyle yapılan alıştırmayı verir. İlk küpün kenar uzunluğu 10 cm’dir ve her küpün kenar uzunluğu diğerinden 1 cm kısadır. Çocuklar bu küplerle bir kule inşa ederler. Bu küpler yeşil bir halıya atılır ve çocuğun her seferinde en büyük olan küpü alarak bir kule inşa etmesi beklenir. Çocuk kuleyi inşa ettikten sonra yıkar ve bunu defalarca yapar. Sonunda hata yapmadan alıştırmayı tamamlamayı öğrenir.
Özetle didaktik materyaller oto eğitimi olanaklı kılar ve duyuların metotlu bir eğitimine izin verir. Bu nedenle duyu eğitiminde, duyunun izole edilmesi önemlidir. Genellikle dokunsal, ısısal, sessel duyuların eğitiminde normal çocuğun gözleri bağlanır.
Bir kişinin kendi duyularının farkına varması için önce temizliğe itimat etmelidir. Örneğin eğer çocuğun burnu akıyorsa bütün kokuları alamaz. Yine eğer elleri ve tırnakları kirliyse farklı dokular arasındaki farkı ayırt edemez. Temizliğin sürdürülmesi ve kazanılması motor etkinliği destekler ve motor eğitimin bir parçası olarak hesaba katılır. M. Montessori çiçekleri koklamak, bitkilere bakmak, kuşlarını sesini duymak ve fiziksel alıştırmalar yapmak için açık hava yürüyüşlerine gitmek aracılığıyla bütün duyuları uyarmanın gerekli olduğu görüşündeydi. Dokunsal duyu, ısıl duyu, ağırlık duyusu, tat ve koku duyusu, görme duyusu, işitme duyusu ve renklerle ilgili duyu Montessori eğitiminde duyu eğitim alanlarını oluşturur.
Dokunsal Duyu
Birisi oldukça pürüzsüz bir kağıtla kaplanmış ya da pürüzsüz bir zemine sahip olana kadar cilalanmış, diğeri zımpara kağıdı ile kaplanmış iki eşit dikdörtgene bölünmüş dikdörtgen tahta, bir önceki gibi üzerinde sırayla değişen pürüzsüz kağıt ve zımpara kağıdı şeritlerle kaplanmış bir tablet, pürüzsüzden kaba zımpara kağıdına kadar değişen kağıt şeritler dokunsal duyunun eğitiminde kullanılan didaktik materyallerdir.
Aşağıda bu didaktik materyallerin günümüzde üretilen örnekleri mevcuttur. Bu ve gösterilecek tüm materyaller Montessori'nin ilk olarak ürettiği aslıyla aynı şekilde üretilmiştir. Montessori'nin ilk ürettiği materyallerin resimleri de mevcuttur, ancak görüntü kalitesi açısından bu resimlerin verilmesi uygun bulunmuştur (Aşağıda geçen materyaller Montessori Materyalleri başlığı altında da bulunmaktadır).
Sırayla:
1- İki eşit dikdörtgene bölünmüş bir kısmı pürüzsüz, bir kısmı zımpara kağıdından bir dikdörtgen.
2- Artan pürüzlülükte 4 zımpara kağıdı şeridi.
3- farklı derecelerdeki zımpara kağıtlarının takıldığı 4 çift tahta tablet.
Isıl Duyu
M. Montessori ısıl duyu eğitimi için farklı sıcaklıkta suyla doldurulmuş minik metal tasların setini kullanmıştır. Bu taslar kapaklıdır ve her birine bir termometre eklenmiştir. Kasenin dış tarafına dokunulduğunda sıcaklığın istenen etkisini verir. Bundan başka çocukların ellerini soğuk, ılık, sıcak suya batırdıkları bir alıştırmada kullanılmıştır. Aşağıda görülen materyal, ısıl duyunun eğitimi için günümüzde üretilen materyallerdendir. Bu set 4 parçadan oluşur ve keçe, tahta, çelik ve arduazdan oluşan her parça 2 tabletten oluşmaktadır. Bu materyal çocukların farklı ısıl iletkenliklerdeki maddelere dokunarak sıcaklık ayrımının farkına varmalarını geliştirir.
Ağırlık Duyusu
Montessori ilk Çocuk Evi'nde, ağırlık duyusu eğitimi için, altı ve sekiz cm boyutlarında ve 0,5 cm kalınlığında küçük tahta tabletleri kullanmıştır. Bu tabletler üç farklı nitelikteki, morsalkım, ceviz ve çam ağaçlarındandır. Ağırlıkları sırasıyla 24, 18, 12 gramdır ve oldukça pürüzsüzlerdir. Renkleri gözleyen çocuk onların farklı ağırlıklarda olduğunu bilmektedir ve bu alıştırmanın kontrolünü sağlar. Çocuk tabletlerden ikisini eline alır, ondan sonra ağırlığı ölçmek için elini yukarı aşağıya hareket ettirir. Bu hareket yavaş yavaş hissedilmeyecek kadar az olur. Gözler kapanır ve farklı renklerin rehberliği atlanır. Çocuk bunu kendi kendine yapmayı öğrenir ve tahminde bulunmaya ilgi duyar.
Tat ve Koku Duyusu
M. Montessori duyu eğitiminin bu evresinin en zor olduğunu ve Çocuklar Evi'ndeki ilk deneyimlerinde memnun edici sonuçlar elde etmediğini belirtir. Koku duyusu için canlı çiçeklerin koklanması ve daha sonra çocuğun gözlerinin bağlanarak koklatılan çiçeğin hangisi olduğunu tahmin etmesi beklenir.
Tat duyusu için acı, asitli, tatlı ve tuzlu sıvılara dilin dokunması metodu uygulanır. Her testten sonra ağız bir bardak su ile çalkalanır.
Boyutların Görsel Algısı
Bu eğitim için ilk olarak katı yerleştirmeler kullanılır. Bu materyal her biri 55 cm uzunluğunda, altı cm yüksekliğinde ve sekiz cm genişliğinde olan üç tahta bloktan oluşur. Her blok, karşılık gelen boşluklara oturtulan 10 tahta parça içerir. Bu parçalar silindirik biçimdedir ve tepesinin ortasına yerleştirilen bir düğme ile tutulabilirler. Silinirlerin kutuları görünüş olarak kimyagerlerin kullandıkları kutulara benzer. Serinin birinci setinde ağırlıklar eşit yükseklikte fakat farklı çaptadırlar. En küçük silindir 1 cm çapındadır ve diğerlerinin çapı, 0,5 cm oranında giderek artar. İkinci sette silindirler eşit ve önceki seride bulunan en büyük silindirin yarısına karşılık gelen çapta (27 mm), ancak farklı yüksekliklerdedir. En küçük olanı sadece 1 cm yüksekliğindedir ve her biri beşer mm artar. 10. 55 mm yüksekliğindedir. 3. sette silindirlerin çapları ve yükseklikleri farklıdır. 1. si 1 cm yüksekliğinde ve 1 cm çapındadır. Sonra gelen her birinin yükseklik ve çapı 0,5 mm artar. Bu yerleştirmelerle, çocuk kendi başına çalışır. Nesneleri kalınlıklarına, uzunluklarına ve boyutlarına göre ayırt etmeyi öğrenir. Aşağıda bu materyalin günümüzde üretilen hali görülmektedir.
İşitme Duyusu
Çok küçük çocuklarda dilbilimsel eğitim çok önemlidir. Böyle alıştırmaların bir başka amacı çocuğun kulağını seslere eğitmektir. Küçük sesleri ayırt etmeye ve sesleri kıyaslamaya alıştırılır. M. Montessori sesleri ayırt etmek için Pizzoli'nin küçük düdük serilerini kullanmıştır. Ses tonları içinse farklı maddelerle doldurulmuş küçük kutular kullanmıştır. Sesler kutuların sallanmasıyla meydana gelir ve her kutu farklı maddelerle dolu olduğu için farklı sesler çıkarır. Bu materyal çocuğun işitsel duyusuna ve hafızasına incelik kazandırır; kıyaslama ve derecelendirme fırsatı sağlar. Kullanılan bir diğer yöntemse sınıfta sessizliği sağladıktan sonra davul vb. kullanılarak ses meydana getirilmesidir. İşitsel duyunun eğitiminde kullanılan bir diğer araç ise sessizlik oyunudur. Bu oyun sessizlik ilkesi bölümünde açıklanacaktır.
.ALINTIDIR.