Anlattıklarınıza bakarak şunların da göz önünde bulundurulması gerektiğine inanıyorum. Anlattığınız kişiyi savunmak değil amacım ancak birilerinin yerine kendimizi de koyabilmemiz gerekiyor ki sorunlar yaşamayalım. 17 gün sonra görev aldım hiç bir etkinlik göremedim demişsiniz zaten bunun ilk bir haftası muhtemelen oryantasyondur kalan iki hafta için de öğretmen gelecek olan kişi adına birşey yapmak istemeyip sadece öğretmen açığını gidermek için görev yapmış olabilir. Gelecek kişi sizin yerinize düşünsenize bir veli toplantısı yapıp belli kurallar koymuş olsaydı ve sizin beğenmeyeceğiniz türde olsaydı o da hoş olmazdı. Şunu da eklemek istiyorum siz de hiçbirşey yapılmadığını düşünerek (ben yapayım da bi görsün herkes
vb bir bakış açısıyla) gereksiz bir rekabete girmiş olabilirsiniz. Oysa konuşularak niçin bu şekilde davranıldığı anlaşılmaya çalışılabilirdi karşılıklı iletişim gibisi yok. Hiç birimiz mükemmel değiliz kimimiz sanatsal etkinliklerde çok başarılı olabilirken kimimiz türkçe dil de başarılıolabilir. Zaten hepimiz aynı olsaydık çocukların da farklılıklarını yadırgardık. Neden çocukları değerlendirirken bireysel özelliklere dikkat ederiz de büyüyünce bireysel farklılıklarımız ortadan mı kalkar hiç dikkate almayız. Örneğin benim bu sene birlikte çalıştığım usta öğretici arkadaşım (bu sene tanıştık ama mükemmel dost olduk) okuma yazma çalışmalarını çok keyifle yapardı ben de oyun etkinliklerini çok keyifle yapardım. Ama o bana sürekli oyun oynatıyosun başkabişey yaptırdığın yok demedi ben de ona çocukları masadan kaldırmıyo kıpırdatmadan çizgi çalışması yaptırıyo çocukları sıkıyo demek yerine sohbet ederek neden bu etkinlikleri sevdiğimizi anlattık ve birbirimizi anlayışla karşıladık. İnanın çok kolay doğru konuşmak ve doğru anlamak istemek önemli.
TABİKİ İSTİSNALAR DA HER MESLEKTE MEVCUTTUR. İNŞALLAH DİLEDİĞİNİZ GİBİ BİR ÇALIŞA ORTAMI İLERİKİ YILLARDA YAKALARSINIZ VE KEYİFLE ÇALIŞIRSINIZ.