Kamuoyunda 4+4+4 olarak bilinen kanun taslağının;
“İlköğretim kurumlarının ilköğretim birinci kademe ve ilköğretim ikinci kademe okullar olarak bağımsız okullar halinde kurulması esastır. Ancak imkân ve şartlara göre ilköğretim birinci ve ikinci kademe okulları birlikte de kurulabilir.
Nüfusun az ve dağınık olduğu yerlerde, köyler gruplaştırılarak merkezi durumda olan köylerde ilköğretim birinci ve ikinci kademe okulları ve bunlara bağlı pansiyonlar, gruplaştırmanın mümkün olmadığı yerlerde yatılı ilköğretim bölge birinci ve ikinci kademe okulları kurulur."
Gereği şu anda eğitim öğretim yapılan İlköğretim okullarımız birinci ve ikinci kademe olarak ayrılacaklar. Yani mümkün olan binalarda sadece ilköğretim birinci kademe eğitimi yapılırken bazılarında da İlköğretim ikinci kademe eğitimi yapılacak.
Kanun taslağının gerekçelerinde yer alan;
“Çağdaş ve gelişmiş ülkelerin eğitim alanındaki deneyim ve uygulamaları incelendiğinde, ülkemizde olduğu gibi 6 yaşından 14 yaşına kadar geçen temel eğitim sürecini tek bir aşamada düzenlemek yerine, öğrencilerin yaş grupları ve fiziksel özellikleri temelinde bir kademelendirmenin tercih edildiği görülmektedir.
Gelişmiş ülkelerin 6-14 yaşlarını tek bir eğitim kademesinde yapılandırmayı neden tercih etmedikleri, ülkemizin bu noktada yaşadığı sıkıntı ve sorunlara bakılarak kolayca anlaşılabilir. Bilindiği gibi, çocukluk ve ergenlik dönemleri, insanın değer yapısının henüz oturmadığı, temel ahlakî normları ve sosyal davranış kurallarını özümseme aşamasında olduğu, kendi fiziksel ve ruhsal niteliklerini ancak tanımaya başladığı dönemlerdir. Bu bağlamda 6 yaşında henüz okuma-yazma öğrenme aşamasında bulunan ve hayata ilişkin temel kavramların çoğundan habersiz bir "çocuk" ile 13-14 yaşlarında fiziksel ve. ruhsal kimliğinin şekillenme aşamasındaki sancıları yaşayan bir ergenlik dönemi öğrencisini aynı "okul ortamı"nda bulundurmanın kaçınılmaz olarak neden olduğu sorunları teşhis etmek gerekmektedir. Bu kadar geniş bir yaş aralığında bulunan öğrencileri, bahçe, koridor, kantin, okul servisi gibi pek çok ortak yaşam alanını paylaşmak zorunda bırakmak, özellikle küçük yaştaki öğrencilerin ciddi psiko-sosyal bozukluklar yaşamasına zemin hazırlamaktadır.
Başarılı ve verimli bir okul hayatı için öğrencinin öncelikle sağlıklı ve huzurlu bir okul ortamına ihtiyaç duyacağı şüphesizdir. Öğrencinin eğitim gördüğü okul, teknolojik imkânları gerektiği gibi öğrencisinin hizmetine sunabilen, dersliklerin aşırı kalabalık olmadığı, ulaşımı kolay, öğrencinin sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını karşılayabilecek uygun altyapıya sahip bir fiziki nitelik taşımalıdır. Bunun da ötesinde öğrencinin gününün büyük bölümünü geçirdiği okul ortamı, sosyal ilişkilerin sağlıklı biçimde kurulup geliştirilebildiği, kişilik gelişimini olumsuz etkileyebilecek etmenlerin sıfırlandığı, güvenlik endişelerinin akla dahi gelmediği, sağlanan arkadaşlık ve dayanışma kültürü içinde öğrencinin hem fizikî hem de ruhî olgunluk aşamalarını huzur içinde geçebildiği bir özelliğe sahip olmalıdır. Bu açıdan düşünüldüğünde, çok geniş bir yaş aralığında olan ve dolayısıyla insan gelişiminin ayrı kategorilerinde bulunan öğrencileri aynı yaşam alanlarında bulunduran bir okul ortamının, bahsedilen özellikleri taşımak şöyle dursun, çocukların sağlıklı gelişimi adına ciddi tehditler içereceği ortadadır. Böylesine olumsuzluklar içindeki bir "okul ortamında", hangi teknolojik imkânlar, hangi
8 yüksek kalitede eğitim adamları bulunursa bulunsun sonucun umulanın tam aksi olması kaçınılmazdır.”
Şeklindedir.
“4+4 ilköğretim uygulaması, önlem alınmazsa sınıf öğretmenlerini mağdur edecek”
başlıklı yazıda 50bin civarında Sınıf öğretmenin norm kadro fazlası olmakla karşı karşıya kalabileceklerini vurgulamıştık.
Yukarıdaki kanun gerekçeleri ve kanun taslağı hükümlerine göre okulları ikiye bölmeyi esas alan düzenlemeden bir çok öğretmen etkilenecek ve bir mahalledeki/ilçedeki bir okul İlköğretim Birinci kademe yapılırken bir başkası İlköğretim İkinci kademe olarak hizmet verebilecektir.
Böylece;
1- Şu anda 8 sınıflı eğitim veren bir ilköğretim okulu İkinci kademe okul olarak tahsis edildiğinde bu okuldaki sınıf öğretmenlerinin görev yerleri
2- Şu anda 8 sınıflı eğitim veren bir ilköğretim okulu birinci kademe okul olarak tahsis edildiğinde bu okuldaki branş öğretmenlerinin görev yerleri
Değişecektir.
Ayarıca kanun taslağında liselerde ilköğretim ikinci kademe (1997 öncesi adıyla ortaokul) açılabilmesi yönünde bir düzenlemeye rastlanmamaktadır.
Kanunun yürürlüğü kanunun yayımlanma tarihi olacağından bu sürece gelecek yıldan itibaren girilmesini bekleyebiliriz.
Saygılarımla…
Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi
Memurlar.Net
NOT:6 yaşa göre 3-5 yaş okullaşma oranını göz önüne alırsak bir haylı düşük bu nedenle öğretmenler kendi okullarında az öğrenci yada hiç olmaz ise muhakkak norm fazlası durumuna düşecek ve ücretli öğretmen olarak görev yapan öğretmenlerin okullarına yönlendirilecek