Türkiye her yıl beyin göçüyle yüzde 59 oranında nitelikli insan kaybediyor
Genç Girişim ve Yönetişim Birliği(GGYB) Başkanı Metin Özbek, Türkiye'nin dünyada beyin göçü en fazla olan 34 ülke içinde 24'üncü sırada yer aldığını vurgulayarak, her yıl Türkiye'de iyi eğitim gören 100 kişiden 59'unun beyin göçüyle kaybedildiğine dikkat çekti.
Genç Girişim ve Yönetişim Birliği Başkanı Metin Özbek, siyasetin ve iş dünyasının Türkiye'de beyin göçüne duyarsız kaldığını vurgulayarak, dünyada beyin göçü en fazla olan 34 ülke içinde 24'üncü sırada yer alan Türkiye'nin her yıl iyi eğitim gören 100 kişiden 59'unu beyin göçü olarak kaybettiğinin altını çizdi.
Özbek, "Yurtdışında önce eğitim ve kariyer, sonra iş ve eş arayan gençlerimizin bir kısmı da üniversitelere giremediğinden yurtdışında okumayı tercih ediyor. Beyin göçünün ülkemize maliyeti sanıldığından daha yüksek" dedi. Özbek, dünyada da önemli bir sorun olan beyin göçünün az gelişmiş ülkelerden gelişmiş ülkelere doğru aktığını ifade ederek, yapılan anketlere göre beyin göçü ve istihdam sorununun, siyasi istikrarsızlıktan sonra yüzde 31 ile Türkiye'nin ikinci büyük soru olduğunu ortaya koydu. Gençlerin bir kısmının üniversiteye giremediğinden yurtdışında okumayı tercih ettiğinden bahseden Özbek, "Öğrencilerimizin gelişmiş ülkelerde eğitim görmesi tabi ki yararlıdır. Yurt dışında eğitim gören ve yurda dönen beyinlerin döndüklerinde ülkemizde iyi değerlendirilememesi, olanaklar sunulmaması ve kaynakların heba edilmesi üzücü bir durumdur. Beyin göçünün ülkemize maliyeti çok yüksektir. Ülkemizin nitelikli beyin kaybı ve beyin küstürmesi lüksü yoktur" ifadelerini kullandı.
BÜYÜK MAAŞ FARKI
Başta Almanya ve ABD olmak üzere gelişmiş ülkelerde 50 binden fazla öğrencimizin okuduğunu belirten Özbek, "İstatistiklere göre yurtdışında eğitim alanların yüzde 77'sinin Türkiye'ye dönmüyor. Çünkü işletme tahsili alan bir gencin aldığı maaş Türkiye'de 700 TL iken, ABD'de 7 bin dolar oluyor" dedi. Özbek, bu konuda devlet ve üniversitelerin işbirliği yapması gerektiğini nitelikli öğrencilere tatmin edici iş imkanı sunulmasının şart olduğunu kaydetti.