"Kalemle yazma, her harfin şekliyle yazılış biçimini ilişkilendirmeyi, birleştirmeyi ve zihinde yapılandırmayı kolaylaştırmaktadır. Böylece öğrencilerin dil ve zihinsel becerileri gelişmektedir"
Bartın Üniversitesi eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Firdevs Güneş, kalemle yazmanın her harfin şekliyle yazılış biçimini ilişkilendirmeyi ve zihinde yapılandırmayı kolaylaştırdığını belirterek, böylelikle öğrencilerin dil ve zihinsel becerilerinin geliştiğini söyledi.
Güneş, , eskiden "yazmak" denilince akla kalem, mürekkep, dik, bitişik ve eğik, süslü yazmanın geldiğini, teknolojinin gelişmesiyle bunların yerini bilgisayar, iPad ve cep telefonu klavyelerinin aldığını anlattı.
İnsanların, yazmak için daha işlevsel ve kolay hareketler içeren elektronik araçları tercih ettiğine dikkati çeken Güneş, "Sürekli klavye kullanan kişiler elle yazarken güçlük çekmekte, yazının biçimi, türü, niteliği, hızı, okunaklığı gibi yazma alanının çeşitli yönlerini etkilemekte ve değiştirmektedir. Bu gelişmelerin zamanla zihin yapımızı ve düşünme biçimimizi de değiştireceği öne sürülmektedir" diye konuştu.
El yazısı, yaratıcılığı arttırıyor
Güneş, araştırmaların, kalem ve klavyeyle yazma arasında önemli farklılıklar bulunduğunu gösterdiğini, parmakların sürekli klavye üzerinde gezmesi ve tuşların çıkardığı seslerin bedensel ve zihinsel yorgunluğu arttırdığını savundu.
"Kalemle yazma ve el yazısı, öğrencinin yazma becerilerinin gelişimi, kişiliği, yazıya verdiği önem, temiz ve titiz yazma gibi konularda ipucu vermektedir" diyen Güneş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu durum öğretmenin öğrencilerin el yazılarını tanımasına, ev ödevlerini el yazısından hareketle kontrolüne yardım etmektedir. Wisconsin Üniversitesinden bir grup araştırmacı, kalemle yazmanın metin üretmeye ve zihinsel becerileri geliştirmeye önemli katkılar sağladığını belirlemiştir. Öğrencilerin kalemle klavyeye göre daha hızlı yazdıkları, yazılarında kendilerini daha iyi ifade ettikleri ve çok daha özgün düşünceler dile getirdikleri saptanmıştır. Bu araştırmalara göre yazarken parmak hareketleri beynin düşünme, dil ve hızlı bellek gibi çeşitli bölümlerini harekete geçirmektedir. Bu durum öğrencilerin yaratıcılığını arttırmakta, düşüncelerini kağıda aktarma ve kendilerini daha iyi ifade etme becerilerini geliştirmektedir."
"İlk ve ortaokulda öncelik kalemle yazmaya verilmeli"
Güneş, şu bilgiyi paylaştı: "Kalemle yazma, her harfin şekliyle yazılış biçimini ilişkilendirmeyi, birleştirmeyi ve zihinde yapılandırmayı kolaylaştırmaktadır. Böylece öğrencilerin dil ve zihinsel becerileri gelişmektedir. Bu nedenle kalem kullanımının ilköğretim boyunca sürdürülmesi öngörülmektedir. Sonuç olarak kalemle yazma öğretiminin öğrencilerin zihinsel becerilerini geliştirmede daha etkili olduğu görülmektedir. Bu nedenle ilk ve ortaokullarda öncelik bu yöne verilmelidir.
Öğretmenler, öğrencilerden ödevleri kalemle yazmalarını istemelidir. Bu becerileri yeterince geliştikten sonra öğrencilere klavye ve tuşlarla yazma öğretilmelidir. Daha sonraki yıllarda ise her iki becerinin de geliştirilmesine olanak sağlanmalıdır."