DİYARBAKIR'ın Silvan İlçesi'nde iftar saatinde geldiği evinde eşinin, "Yemek yapacak birşey yoktu, yemek yok" sözleri üzerine bunalıma girip intihar eden Hacı Örüç'ün (40) evine, öldükten sonra yardım geldi. Silvan belediyesi aileye, kuru gıda yardımında bulunurken, 4 çocuğuyla ortada kaan Hediye Örüç, büyük üzüntü yaşıyor.
Silvan'da üç tekerlekli el arabasıyla zaman zaman sebze ve meyve satarak, zaman zaman da hamallık yaparak geçimini sağlayan 4 çocuk babası Hacı Örüç'ü intihara sürükleyen olay, 4 gün önce meydana geldi. Günlerdir hiç bir iş yapamayan, evine yiyecek getiremeyen Örüç, iftarını açmak için geldiği evinde eşi Hediye Örüç'e yemekte ne olduğunu sorunca, "Yemek yapacak bir şey yoktu, yemek yok" karşılığını alınca, bunalıma girdi. Çocuklarını sarılıp bir süre ağlayan Örüç, daha sonra evin mutfak-banyo bölümüne geçip, kendisini iple tavana astı. Eşi bir süre sonra merak edip odaya girdiğinde Hacı Örüç'ü ipi keserek indirip, kamşularının yardımıyla hastaneye götürdü. Ancak, Örüç, kaldırıldığı Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yapılan tüm müdahaleye rağmen önceki akşam yaşamını yitirdi.
ÖLDÜKTEN SONRA YARDIM GELDİ
Hacı Örüç'ün dramının DHA'nın haberiyle gündeme gelmesinin ardından Silvan'ın BDP'li belediyesi tarafından aileye şeker, zeytin, makarna, margarin ve un gibi kuru gıda yardımında bulunuldu. Türkiye'nin dört bir yanından arayan yardımseverler de Örüç ailesine yardım etmek için girişimde bulundu.
Örüç, ailesinin yaşadığı Bağlar Mahallesi sakinleri de aralarında topladıkarı 1500 TL'lik yardımı Hediye Örüç'e teslim etti.
Eşinin intiharının ardından aylık 100 TL kira ödedikleri evde çocukları ilköğretim okulu 4'üncü sınıf öğrencisi Sadaka (11), bu yıl okula başlayacak Ayşe (7), Ahmet (5) ve Abdulhamit (1) ile başbaşa kalan Hediye Örüç (37), büyük üzüntü yaşıyor.
Türkçe bilmeyen anne Örüç, eşinin son 1 yıl içinde para kazanamadığını anlattı. Komşularının verdikleri yemeklerle karınlarını doyurduklarını söyleyen Örüç, "Komşularımız bize zaman zaman para, bazen yemek, bazen de çocuklarının giymediği giysileri getiriyordu. Bu yardımlarla geçiniyorduk. Eşim hem hasta, hem de güçsüzdü. Burnundan 3 kez ameliyat oldu. Ama yine de iyileşmedi. Mesleği de yoktu. Günübirlik işlere giderdi" dedi.
BİRLİKTE İNTİHARI DÜŞÜNMÜŞLER
Anne Örüç, yaşadıkları çaresizliği anlatırken, 15 gün önce eşi ile birlikte intihar etmekten bahsettiklerini söyledi. Çocukların uyuduğu sırada intihar konuştuklarını anlatan Örüç, "O akşam yine yemek bulamamıştık. Eşimle oturup ne yapabileceğimizi konuştuk. Ben intihar edeceğimi söyledim. Eşim de, 'Sen etme. Ben çocuklara bakamam. Ben intihar edeceğim' demişti. Uyuyan çocuklarımıza bakarak birlikte ağladık ve intihardan vazgeçmiştik" dedi.
ÇOCUKLAR EVE GİRMEYE KORKUYOR
Eşinin ipe asılı halini çocuklarıyla birlikte gördüklerini ve bu yüzden korkudan eve giremediklerini anlatan Edibe Örüç, şunları söyledi:
"İftar saatinde eşimi iple tavana asılı halde bulduk. Ben ve 4 çocuğum bunları gördük. Yanımızda kimse yoktu. Şimdi de yanımızda kimse yok ve hem ben hem çocuklarım içeri girmeye korkuyoruz. Çocuklarım içeri girdiklerinde bağırıyorlar. Babalarının ipe asılmış halini gördüklerini söylüyorlar. Ben de aynı şeyleri görüyorum. Kimim kimsem yok. 4 çocuğumla ortada kaldım. Eşimden bana kalan tek hatıra duvardaki
DÜN TV DE GÖRDÜM ADETE AĞLADIM....O İNSAN AÇLIKTANMI YOKSA EVE GETİREMEDİĞİ EKMEĞİN VERMİŞ OLDUĞU GURURDANMI HER NEYEDEN İNTİHAR ETTİYSEDE BU ÇOK BÜYÜK BİR AYIPTI...
"KOMŞUSU AÇKEN TOK GEZEN BİZDEN DEĞİLDİR" HZ MUHAMMED S.A