İşçiden, memura, emekliye, hatta işsize kadar, çalışma hayatının içinde olan, bir dönem olmuş, olmak isteyen herkesi ilgilendiren konuların başındaki kişiden, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’ten bahsediyorum.
Çelik, bir grup sosyal güvenlik uzmanı ve gazeteciyi iftarda ağırladı.
Uzun uzun sohbet ettik, merak edilen, beklenen hemen her konuyu sorduk.
İşte yanıtları;
KIDEM TAZMİNATI SİSTEMİ DEĞİŞEÇEK AMA ÇALIŞANLAR KORKMAYIN
"Kıdem tazminatı fonu programımızda zaten vardı. Biz bakanlık olarak kendi mutfağımızda çalışmalara başladık. Yakın zamanda önümüze geleceğini düşünmemiştim. Ancak taşeron işverenlerle ilgili kayıt dışılık ve işçilere karşı yapılan haksızlıkları önlemek için artık gerekli hale geldi. Taşeron işçilik dünya gerçeği. Kamu gelecekte özel hastanelerle rekabet eder hale gelecek. Bu rekabet ortamında maliyeti düşürmesi gerekecek. Taşeron işçisine tatil yok, çalışma saatleri düzensiz, tazminat yok. Her şey işveren beyefendinin insafına kalmış.
Fonu kurarak bu haksızlıkları gidereceğiz. Kamu İhale Yasası’na ihale şartnamelerine bununla ilgili düzenlemeler ekleyeceğiz. Taşeron işçisine örgütlenme hakkı da gelecek. Bu dönemde çalışma hayatıyla ilgili her şey cesaretle yapılacak. Uzlaşı arayacağız. Kimi maddelerde yüzde 80 kiminde yüzde 60, bizim için yüzde 50’nin üzerindeki uzlaşı yeterli olur.”
İşsizlik fonunun parası kıdem fonuna
“Fon öyle bir şey ki, çatısını yapıyorsunuz yandan yıkılıyor. Duvarları yapıyorsunuz çatı çöküyor. Fonun kaynağı konusunda çok fikirler var. Örneğin İşsizlik Sigortası Fonu’nda 50 milyardan fazla para birikti. Bu para işsize yeter. Artık bu fona kesintiyi durdurup aynı kesintileri Kıdem Tazminatı Fonu için yapalım, işsizlik fonu da nemasıyla kavrulsun diyenler var. Öyle ya da böyle fon kurulacaksa parası yine işverenden çıkacak. Herkesin bankada kişisel hesabı olacak. Hak kayıpları olmadan, kazanılmış haklara dokunmadan sorunu çözmek istiyoruz. (1 yıla 1 maaş ikramiye konusunda) Yeni bir sistem gelince eskisiyle karıştırmamak gerekiyor. Aksi halde kazanç-kayıp diye hesap yapılır ki bu doğru olmaz. Hak hukuk olacak. Mevcut sistem 1970’lerden bu yana geliyor. Yeni sistem kendi içinde değerlendirilmeli. Tazminat alamayan milyonlarca insan var onları da düşünmek zorundayız.”
İŞSİZLERE MÜJDE: “GERİ KALMIŞ 23 İLDEKİ 50 BİN İŞSİZ İŞE ALINACAK”
“İşsizlerimizi toplum yararına işlerde çalıştırmak için yeni bir hamle başlatıyoruz. Bunun için geri kalmış 23 il belirledik. Bu illerde bulunan 50 bin işsizimizi asgari ücretle sigortalı olarak toplum yararına işlerde çalıştırmak üzere işe alacağız. 50 bin kişiyi İşkur’a kayıtlı işsizlerden seçeceğiz. Parasını İşsizlik Fonu’ndan ödeyeceğiz. Bu işsizleri ağırlıklı olarak ağaçlandırma işlerinde çalıştırmak istiyoruz. Ankara’dan uçakla kalkıyorsunuz Kars’a kadar ağaç yok. Van Gölü’nün etrafını, Keban Barajı’nın etrafını kıraç görüntüden kurtarıp yeşilliklerle örtmek, orman haline getirmek istiyoruz.”
EMEKLİLERE İYİ HABER: “İNTİBAK İÇİN ÇALIŞMA BAŞLATTIM”
"Emeklilerin aylık bağlama sistemiyle bugüne kadar çok oynanmış. Talimat verdim 1980 yılından bu yana tüm emeklilerin durumunu inceletiyorum. Hangi dönemde emekli olmuş vatandaşlarımızın durumlarında iyileştirme gerekiyor, ortaya çıkaracağız. Gerekirse kademeli bir iyileştirme yapacağız. Çok güzel bir çalışma. Bürokratlarımız birkaç ay içerisinde tüm fotoğrafı ortaya koyacaklar."
MEMURA TOPLU SÖZLEŞME YASASI EKİM’DE
"Memurların toplu sözleşme hakkına ilişkin yasal düzenleme üzerinde çalışmalarımız olumlu gidiyor. Memurlarla bir çok konuda anlaştık. Esasen memurlarla da tıpkı işçiler gibi iki yılda bir toplu sözleşme yapmak, dolayısıyla iki yılda bir zam belirleme yönünde niyetimiz var."
SİGARA TİRYAKİLERİNE KÖTÜ HABER:
"Sigara üzerine sağlık primi ya da sağlık zammı eklenip fiyatının bu düzeyde arttırılması güzel konu. Bu konuyu Hükümet içinde gündeme getirebilirim.
Hatta sigara dışında, şekeri olmayan, kolesterol sorunu olmayan, kilo dengesi iyi, sağlıklı insanlardan düşük prim kesilmesi yönünde düzenleme yapmak gerektiğini bile düşünüyorum."
ÇALIŞMA BAKANI’NDAN BİR DE İTİRAF VAR
“2008 küresel krizinde kısa çalışma ödeneği çalışmasını yaptık. Bunu Kasım’da yürürlüğe koymak istedik. Ancak Maliye’yi ikna edemedik. Maliye ancak 2009 başında ikna oldu ve kısa çalışma ödeneği 28 Şubat 2009’da devreye girdi. Bu arada 150-200 bin kişi işini kaybetti”
İSTİHDAM TEŞVİKLERİNDE REFORM KAPIDA:
"İstihdamla ilgili yaygın teşvikler uyguluyoruz. Ancak istihdamı artırıcı teşvikler adı altında hepsini tek teşvik mekanizmasına dönüştürmek istiyoruz. Teşvikleri parçalı bulutlu yapıdan kurtarıp daha anlaşılır, ilgililerin daha kolay anlayıp yararlanabileceği bir yapı olsun istedik. Mevcut yapıda bazı karmaşıklıklar var. İşsizliği yüzde 5'lere 7'lere düşüreceksek bu değişikliklere ihtiyaç var. Derli toplu hale getirilirse daha etkili olacağını düşünüyoruz. Mevcutların dışında yeni teşvikler de tabi ki talebe göre olabilir. Ancak şu anda öyle bir talep almadık. Yatırım ve istihdam teşviklerini kurgularken mevcut yatırımları bozmadan, onları hak kaybına uğratmadan gerçekleştireceğiz. Teşvikler Orta Vadeli Plan içerisinde yer alacak."
“SENDİKA BARAJI KALKMALI”
"Biz aslında sendikacılıkta barajın tamamen kalkmasından, oranın sıfır olmasından yanayız. Ancak sıfırlanınca amacı sendikacılık olmayan başka unsurların bu durumu kötüye kullanma riski de var. Sendikalar en az yüzde 1 olsun ya da yüzde 5 olsun istiyorlar. Geçişli de olabilir. Bizim açımızdan sorun yok. Ocak ayında istatistikler yayınlanacak. Biz de 2011 bitmeden yasal altyapıyı hazırlayıp bu işi bitirmiş olmayı istiyoruz. "
GAZETECİLERE YIPRANMA YOK
Bu bölüm, meslektaşlarımız, gazetecileri ilgilendiriyor.
Bakan Çelik’e, gazetecilerin elinden alınan yıpranma hakkının yeniden sağlanıp sağlanmayacağını da sorduk. Burada kötü haber verdi;
“Yıpranmadan ziyade, örgütlenme içinde hak arayışı daha iyi olur” dedi. Bu çerçevede, daha önce sendikalaşmada “iletişim ve basın iş kolu” olan kesimin, sadece “basına” odaklanacak, tek başına bir iş kolu haline geleceğini vurguladı.
BAKAN ÇELİK SÖZ VERDİ: “HER DÜZENLEME, İLGİLİ SOSYAL KESİMLE EN AZ YÜZDE 50 UZLAŞMA İLE YAPILACAK”
Bakan Çelik, daha önce de Çalışma Bakanlığı görevinde bulunmuş, ancak daha sonra bir süre Devlet Bakanlığı’na kaydırılmıştı .Şimdi yeniden Çalışma Bakanı olduğunda, “ne hissettiğini” de sorduk. “ilk bakanlığım dönemi çok zordu” dedi ve Sosyal Güvenlik Yasası’nın çıkarıldığı dönemi anlattı. “En zoru, yasa çıktıktan sonraki ikincil düzenlemeleri yapmaktı. 16 Mayıs’ta yasa çıktı, 1 Ekim’de yürürlüğe girdi. Bu sürede ikincil mevzuatı yetiştirmek en zoruydu” diyen Bakan, bundan sonraki düzenlemeler için de bir söz verdi;
“Çalışma hayatıyla ilgili yapılması gereken herşey için mümkün mertebe uzlaşma arayacağız. Tüm düzenlemeler sosyal taraflarla üzerinde en az yüzde 50 uzlaşılarak yaplacak...”
“BURSA-URFA MAÇINDA, BURFALIYIM...”
Sohbetin sonunda, Bakan Çelik’e 4 Eylül’de oynanacak olan Bursaspor-Urfaspor maçını da sorduk.
Malum, Faruk Çelik uzun süre Bursa milletvekili olan TBMM’de yer aldı. Son seçimlerde ise, Şanlıurfa’dan aday olup, bu ilin milletvekili olarak seçildi. Peki, 4 Eylül’de oynanacak maçta hangi takımı tutacak? İşte yanıtı;
“4’ündeki maçta Urfalıyım...”
HÜRRİYET