Ege Üniversitesi Tekstil Mühendisliği bölümü öğrencileri, Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma Uygulama Merkezinde (TEKAUM) hem derslerde öğrendikleri teorik bilgileri uygulama fırsatı buluyor, hem de üniformadan çantaya, tişörtten korseye kadar ürettikleri çeşitli tekstil ürünlerinin satışıyla merkeze gelir sağlıyor.

Tam bir tekstil ve konfeksiyon fabrikası gibi çalışan merkezde iplik üretiminden, kumaşa, giysiye kadar tüm üretim prosesleri uygulanırken, tişörtten şapkaya çeşitli giysiler üretiliyor ve piyasanın çok altında fiyatlarla kampüste bulunan mağazada satışa sunuluyor.

Mağazada tişörtler 1-4 lira, şapkalar 1-1,5 lira, doktor önlükleri 10 lira, mezuniyet binişleri 78 lira, şal, atkı 3 lira, çantalar 2,5 lira, korse 5 lira, 10 tane toz bezi 1 lira gibi düşük fiyatlarla satılıyor.

TEKAUM Müdürü Prof. Dr. Necdet Seventekin, AA muhabirine merkez hakkında bilgi verirken, Ege Üniversitesi'ne bağlı olarak faaliyet gösteren merkezin Türkiye'de üniversiteler içinde tekstil alanında akredite olmuş tek merkez olarak sektöre uluslar arası garantili hizmet verdiğini söyledi.

Merkezde uluslararası standartlara uygun olarak tekstil ürünleri analizlerinin de yapıldığını dile getiren Seventekin, iplik üretiminden konfeksiyona kadar tam bir fabrikayı bünyesinde barındıran merkezde, en eski ve en yeni cihazların bir arada olduğunu, öğrencilerin derslerde aldıkları teorik bilgileri burada uygulama fırsatı bulduğunu anlattı.

Prof. Dr. Seventekin, üniformadan çantaya, tişörtten korseye kadar çeşitli alanlarda tekstil ürünleri imal ettiklerini, bunların EÜ Tekstil Mühendisliği Fakültesi ürün satış yerinde bulunabileceğini ifade etti.

MEZUNİYET BİNİŞLERİ, CÜPPELER EÜ'DEN

Üretim prosesleri hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Necdet Seventekin, pamuğun giysiye dönüşme sürecini şu sözlerle anlattı:

“Merkezimizin işletme kısmında ağırlıklı olarak pamuk üzerine çalışıyoruz. Tam entegre bir pamuklu işletme. Pamuk elyaf olarak giriyor, bitmiş konfeksiyon ürünü olarak çıkıyor. Pamuktan önce iplik dairesinde iplik oluşturuyoruz, bunların bir kısmını burada kendimiz kullanıyoruz, bir kısmını dışarıya satıyoruz. Bu ilikler daha sonra dokuma kısmında örgü veya dokuma kumaşa dönüştürülüyor. Terbiye kısmında ağartılıyor, boyanıyor, baskı işlemleri yapılıyor. Konfeksiyon bölümünde de bu ürünler konfeksiyon ürünü haline dönüştürülüyor.”

Seventekin, sipariş üzerine hem EÜ'nün, hem de diğer üniversitelerin binişlerini, hastanelerin ihtiyacı olan önlükleri diktiklerini belirterek, “Üniversitelerin cüppe ihtiyaçlarını, öğrencilerin mezuniyette kullandığı binişleri, laboratuvarlarda kullanılan önlükleri biz üretiyoruz. Kendi üniversitemiz dışında Celal Bayar Üniversitesi, Uşak Üniversitesi, Yaşar Üniversitesi, son olarak da Ardahan Üniversitesinden sipariş aldık” dedi.

EÜ Tıp Fakültesi personelinin ameliyat önlüklerinin yanı sıra, çanta ve takvim de hazırladıklarını anlatan Seventekin, 2010 yılı için kumaş üzerine Atatürk baskılı özel takvim tasarladıklarını söyledi.

Necdet Seventekin, küçük oranda özel siparişler aldıklarını, mesela üzerine isim yazılı atkılar yaptıklarını ifade etti.

İşletmenin eğitim amaçlı bir merkez olduğunu kaydeden Seventekin, “Öğrenciler bütün uygulamalarını işletme içinde yapıyor, hem tekstil mühendisliği, hem de Emel Akın Yüksek Okulu öğrencileri. Gerekli olduğu zaman diğer meslek yüksek okulu öğrencileri de uygulama yapabilir, kapımız bütün okullara açık” diye konuştu.

Öğrencilerin ürettiği tekstil ürünlerinin ucuzluğunun nedeninin sorulması üzerine Seventekin, “Biz kar amaçlı olmadığımız için piyasanın altında olmaya çalışıyoruz. Kar oranımız çok düşük. 1 liraya bile tişört var” dedi.

2009 yılı Aralık ayına kadar 11 ayda konfeksiyon ünitesinde 200 bin liralık üretim yaptıklarını belirten Seventekin, merkezin toplam üretiminin ise 800 bin lira olduğunu söyledi.

“MEZUNLARIMIZ İŞ BULMA SORUNU YAŞAMIYOR”

Merkezin sanayiyle “iç içe” çalıştığını dile getiren Seventekin, “Bizim sanayiden kopmamız mümkün değil. Mesela 'kariyer günleri' düzenliyoruz, öğrencilerimizle sanayiyi bir araya getiriyoruz. Zaten tekstil sanayisinde çalışan mühendislerin yüzde 70'i bizim mezunlarımızdan oluşuyor” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Seventekin, tekstil sanayinin 2006-2007 yıllarından itibaren Uzak Doğu ülkeleri nedeniyle krize girdiğini, bu nedenle birçok fabrikanın sıkıntı yaşadığını, hala bu sıkıntılar devam ettiğini anlatarak, şunları kaydetti:

“Ancak bizim tekstil mühendisliği bölümüzde üç tane eğitim opsiyonu bulunuyor. Teknoloji dediğimiz iplik-dokuma-örme mezunları, terbiye dediğimiz kumaşın ağartılması-boyanması-basılmasında uzmanlaşan mezunlar ve konfeksiyon mezunlarımız var. Dolayısıyla bizim öğrencilerimiz okulu bitirdiğinde branşlaşmış durumda. Tekstil sanayisi de bu nedenle bizim öğrencilerimizi tercih ediyor. 2008-2009 yılına kadar mezunlarımızın tamamı iş buluyordu, ama son zamanlarda biraz sıkıntı başladı.”



-memurlarnet-

hem merkeze gelir sağlanıyor hemde kendini geliştiriyorlar. Teekkürler canım.