Kırtasiye malzemeleri ve Uçucu Madde Bağımlılığı
Son yıllarda Avrupa ülkelerinde yapılan çalışmalarda ergen ve gençler arasında alkol ve yasadışı madde kullanımında bir artışın olduğu görülmektedir. Ülkemizde madde kullanım oranı bu ülkelere göre düşük olmakla beraber ülkemizdeki genç nüfusu göz önüne aldığımızda bu düşük oranların büyük rakamlar oluşturacağını unutmamak gereklidir.
Gençlerimiz arasında yapılan araştırmalarda; yarısından fazlasının sigara deneyiminin olduğu, ilköğretimde ise yaşam boyu en az bir kez tütün kullanma oranının % 16 olduğu görülmektedir. Yaşam boyu en az bir kez alkol kullanımı %35-45, esrar kullanımı %4, uçucu madde kullanımı % 4, ekstasy kullanımı için ise %2-2,5 oranları ortaya çıkmıştır.
Sigara ve alkol dışında tüm maddelerde kullanım sıklığında bir artış olmakla beraber, çocuk ve gençlerde, madde kullanımında en önemli nedenin ‘merak’ olduğu saptanmıştır.
Tüm dünyada sorun haline gelen uçucu madde bağımlılığı Batı dünyasında 12-17 yaş arasında 4 milyondan fazla kişiye ulaşmıştır.
Alifatik ve aromatik hidrokarbon yapısındaki bu uçucu maddelere; yapıştırıcılar, benzin türevleri, boyalar, parlatıcılar ve boya çıkarıcılarda rastlanır. Yine halojenli hidrokarbonlar gurubu maddeler ise kuru temizleme ajanları, sprey boyalar, tırnak parlatıcılar, daktilo yazısı düzelticiler, aeresollü yiyecek ve sprey ilaçlarda bulunmaktadır.
Sosyoekonomik düzeyi düşük çocuklar bu maddeleri kullanmaktayken Sosyoekonomik düzeyi yüksek kesimde de bu maddelerin kullanımı hızla yaygınlaşmaktadır.
Anne ve babalar, son yıllarda kullanımı artan ve çocuklarımızın maruz kalabileceği, yapıştırıcılar, sprey boyalar, saç spreyleri, deodorantlar, oda kokuları, analjezik spreyler, astım spreyi, kuru temizleme ajanları, tetrakloroetilen çözücüler, tırnak parlatıcı ve temizleyicileri, çakmak gazı, butan, isopropan tarzı düzelticiler gibi maddelere azami dikkat etmelidir.
Yine yapılan araştırmalarda, hemen her alanda ve her üründe kullanılmaya başlanan koku ve parfümlerin de insan sağlığını olumsuz yönde etkilediği, kokuların insan vücuduna solunum, ağız ya da deri yoluyla girerek başta akciğerler olmak üzere deri, burun, göz ve beyni etkiledikleri tespit edilmiştir.Kokuların kimyasal formülleri ticari sır kapsamına girdiği için çoğu zaman ürün üzerinde bulunmamakta, ev ve çamaşır temizlik ürünlerinde, parfümlerde, kırtasiye ürünlerinde, plastiklerde, ilaçlarda ve hatta yiyecek ve içeceklerde bile bulunan koku verici maddeler, insan sağlığını olumsuz etkilemektedir.
Bu tür maddeler ile kolonya, deterjan, ağız yıkama suları, oje çıkartıcısında bulunan aseton, solunum yoluyla alındığında hafif baş dönmesi, bulantı, koordinasyon bozukluğu, uyuşukluk astımlı hastalarda öksürük, hırıltılı solunum ve nefes darlığına neden olduğu, kalp, dolaşım ve beynin elektrik aktivitesi üzerine de etkisi olduğu bilinmektedir.
Organik çözücü içeren kırtasiye malzemelerinin çocuklar tarafından kullanımı çocuklarda madde bağımlılığına yol açtığı ve kanserojen oldukları da göz önüne alınarak, anne baba ve öğretmenlerin de çocuklara kesinlikle kokulu kalem, silgi ve defter Etil asetat ve ksilende çözülmüş boyalardan yapılmış beyaz tahta kalemleri kullandırtmamaları önerilmektedir. Öğrenciler de bu konuda bilgilendirilmelidir.
Çocuklara kırtasiye malzemesi alırken ve kullandırılırken mutlaka ambalajlar ve etiketler üzerindeki bilgilerin dikkatlice okunması gerekmekte özellikle yapıştırıcı alırken suda çözünen maddelerden yapılmış ‘su bazlı’ yapıştırıcıları ve azo boyası içermeyen çanta, kalemlik vb. materyaller tercih edilmelidir. Çocuklara boyasız ya da olabildiğince az boyalı kırtasiye malzemesi alınmalıdır.
TBMM tarafından kabul edilen 5898 Sayılı Uçucu Maddelerin Zararlarından İnsan Sağlığının Korunmasına Dair Kanun ve Ağustos 2010’da Sağlık Bakanlığınca yayımlanan 'Uçucu Maddelerin Zararlarından İnsan Sağlığının Korunması Hakkında Yönetmelik' ile uçucu maddeler içeren kırtasiye malzemesinin 18 yaşından küçüklere satışı yasaklanmıştır.
Uçucu madde bağımlılığı ile mücadelede en iyi yöntemin, bu maddelerden özellikle çocukları uzak tutmak , bu maddelerin cazip olmaktan çıkarılması ve ulaşılabilirliğini azaltmak olduğu daima hatırda tutulmalıdır.
Memurlar.Net