YURTKUR Teftiş Kurulu Yönetmeliği yine değiştirildi.
Yüksek Öğretim Kredi ve Yurtlar Kurumu Teftiş Kurulu Yönetmeliğine; 6 Şubat 2011 Pazar tarihli ve 27838 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelikle aşağıdaki ek madde eklenmişti.
“EK MADDE 1 – Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumunda bölge müdürü, daire başkanı ve daha üst görevlerde en az iki yıl süre ile görev yapmış olanlar aylıktan kesme dahil daha ağır disiplin cezaları almamaları şartıyla başmüfettişliğe veya müfettişliğe atanabilirler.”
Bu düzenlemeye ilişkin değerlendirmelerimizi de içeren haberimize “Yönetmelikle Müfettiş Olunur mu?” başlığı altında 6 Şubat 2011 tarihinde sitemizde yer vermiştik, eğer daha önce okumadınızsa veya okuyup da unuttunuzsa oradan okumanızı öneririz.
Bu defa, aynı Yönetmeliğe yine aynı konuya ilişkin olarak, 27 Ağustos 2011 Cumartesi tarihli ve 28038 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelikle aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 1 – Bu maddenin yayımı tarihinde Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumunda bölge müdürü, daire başkanı ve daha üst görevlerde en az iki yıl süre ile görev yapmış, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarından birisi ile cezalandırılmamış olanlar, Teftiş Kurulu Başkanlığı başmüfettiş ve müfettiş toplam kadro sayısının dörtte birini aşmamak kaydıyla, başmüfettişliğe veya müfettişliğe atanabilirler.”
Böylece, bölge müdürü, daire başkanı ve daha üst görevlerde en az iki yıl süre ile görev yapmış olanlardan başmüfettiş ve müfettişliğe atanacakların sayısına sınırlama getirilmiştir.
Başmüfettişlik ve müfettişlik görevlerine bu şekilde atanıp atanılmaması hakkındaki görüşlerimiz bir yana, sayı sınırlaması getiren düzenlemenin niçin mevcut ek maddede değişiklik yapılması yoluyla değil de bu ek maddeye ilaveten bir geçici madde eklenmesi suretiyle gerçekleştirildiğini anlayabilmiş değiliz.
Veyahut yeni durum karşısında madem bu geçici madde ilave ediliyor, o halde niçin mevcut ek madde yürürlükten kaldırılmıyor onu da anlayabilmiş değiliz.
Ama eğer deniyorsa ki “ek maddedeki düzenleme, sayılan görevlerdeki tüm bulunanları, geçici maddedeki düzenleme ise sadece bu tarihte görevde bulunanları kapsar” o halde de daha öncekilere ve bundan sonra atanacaklara sayı sınırlaması getirilmediği halde bugün görevde olanlara niçin sayı sınırlaması getiriliyor ve açıkça ayrımcılık yapılıyor diye sorulması gerekmez mi?