Rastlamıştık birbirimize,
Saat onikiyi gösterdiğide,
Martılar konmuştu iskeleye,
Bir nisan sabahı tanışmıştık KIZ KULESİ’nde…
Denizler olmuştu bir derya,
Onun gözleri yüreğime çarpınca,
Ona aşık olduğumu hissettiğimde,
Gülümsemişti bana KIZ KULESİ’nde…
Masallardaki perilerden bile,
Daha güzeldi büyüsüyle,
Zaman durmak bilmedi,
Sohbete dalınca KIZ KULESİ’nde…
Ayrılma vakti gelince,
Üzüntü kapladı içimi derince,
İsmini bağışladı zarifçe,
Tutuldum kaldım KIZ KULESİ’nde…
O gitti arkasından bakakaldım,
Sanki bir rüyaydı, uykudan uyandım,
İçimdeki fırtınayla dalgaları çarptım en derinde,
Gözlerim yaşla doldu KIZ KULESİ’nde…
Hergün bekledim ama bir daha gelmedi,
İstanbul,onun olmadığı yerde sanki bir gölgeydi,
Denizin ortasında, onsuz bir yerde,
Oturdum bir iskemleye dertlice,
Onu düşündüm KIZ KULESİ’nde…