1-Umberto Eco, Jean-Claude Carrière, Can
Adından da anlaşılacağı üzere bir ‘kitaba güzelleme’ kitabı… Düşünür ve yazar Umberto Eco ile sinemacı ve dramaturg Jean-Claude Carrière, papirüsten elektronik dosyalara, kitabın beş bin yıllık tarihinde neşeli bir yolculuğa çıkarıyor bizi. Eco ve Carrière sohbet ederken gerçekle kurgu birbirine karışmış ve ortaya keyifli bir kitap çıkmış. Edebiyat tukunları için. Kâğıda basılı kitap öldü diyenlere cevap niyetine.

2-Karanlık Oda, Hakan Bıçakçı, İletişim
Hakan Bıçakcı, yeni romanında da psikolojik bir gerilim anlatıyor. Bıçakçı’nın başkarateri bu kez bir fotoğrafçı. Düşüncelerinin okunduğunu zanneden ve bundan ölümüne korkan fotoğrafçı, her sabah uyandığında vücudundaki diş izlerine bir yenisinin daha eklendiğini görür. Kimi zaman bir düğün salonunun, kimi zaman bir otobüsün, kimi zaman alışveriş merkezlerinin mekân olarak kullanıldığı romanda bugüne dair çok şey var.

3-Uykusuzluk, Henry Miller, Notos
Yetmiş beşinde yaşlı bir adam olan Bay Hiçkimse ile barda şarkı söyleyen, genç bir Japon kadın Hoki Tokuda arasındaki aşkın anlatıldığı bu hikâye Bay Hiçkimse’nin gözünden anlatılıyor. Bay Hiçkimse’nin Henry Miller, Miller’ın sözünü ettiği Japon kadının 1967’de tanışıp âşık olduğu kabare sanatçısı Hoki Tokuda olduğunu belirtelim.

4-Karikatürkiye, Turgut Çeviker, NTV
Karikatürlerle Cumhuriyet Tarihi, ülkemizin tek karikatür tarihçisi Turgut Çeviker’in özenli çalışmasının ürünü. Çeviker, Cumhuriyet’in 85 yıllık tarihi boyunca yayımlanmış bütün önemli gazete ve dergileri taramış, en az 500 bin karikatürü elden geçirmiş. 1258 karikatürle Türkiye’nin siyasal ve toplumsal tarihi de denilebilir bu üç cilt için. Murat Belge ve Ahmet Kuyaş’ın sunuş yazılarına dikkat!

5-Tanrı Olmak İsteyen Otobüs Şoförü, Etgar Keret, Siren
Genç kuşağın kült yazarından biraz ‘tuhaf’ bir kitap. Yazar, Etkar Keret olunca kitap da ‘tuhaf’ oluyor. Prensip sahibi bir otobüs şoförü, Interpol’ün peşine düştüğü küçük bir kız kılığına girmiş bir cüce, cehennem kapısındaki küçük delikten yakınlardaki bir kasabaya inen insanlar, sadece intihar edenlerin gittiği sıkıcı bir öbür dünya, merhamet sahibi bir tetikçi ve merhametsiz bir Tanrı…

6-Mimi’nin Hayaleti, Tim Parks, Kanat
İngilizce öğretmeni Morris Duckworth’u Parks’ın ‘Sevgili Mimi’siyle tanımıştık… Kitabı, A. Ömer Türkeş çok güzel özetlemişti Radikal Kitap’ta: “Tim Parks, ‘Mimi’nin Hayaleti’nde polisiyelere özgü cinayet, katil, kurban, kaçış, ihanet, şantaj, şehvet, hırs ve arzu gibi motifleri kullanarak çağımız insanın iç dünyasına bakıyor; bireydeki kötülüğü kışkırtan, meşrulaştıran toplumsal düzeni ihmal etmeden.”

7-Çankırıdan Pirayeye Mektublar, Nâzım Hikmet, Bilgi Üniversitesi
Nâzım Hikmet’in Çankırı Cezaevi’nde yatarken kendi elyazısıyla, dolmakalemle doldurduğu, ‘Karıcığıma geç kalmış bayram hediyesi...’ diyerek, 1940 yılı Kasım ayında, ‘Çankırıdan Pirayeye Mektublar’ başlığıyla yolladığı çizgisiz defterin tıpkıbasımı. Nâzım Hikmet’in kendi elleriyle ciltlediği ve tek kopya olan bu defteri İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları belli bir sayıda ve numaralanmış olarak yayımladı. Kitapçılarda kaldıysa, kaçırmayın…

8-Rüya Körü, Gürsel Korat, İletişim
Gürsel Korat ‘Rüya Körü’nde Doğu Roma İmparatorluğu’nun kanlı iktidar kavgalarının yaşandığı bir zaman dilimini anlatıyor… 1143-1180 yılları arasında hüküm süren I. Manuil dönemindeyiz. İmparator babası şüpheli bir şekilde ölünce genç yaşta imparatorluğun başına geçen Manuil, iktidarını ve gücünü kullanmak için her yolu deniyor. Rüyalarında geleceği görebilen bir karakteri merkezine alan, 12. yüzyıl Katolik-Ortodoks savaşlarına ve Selçuk beyliklerine de değinen, okuru kendine hapseden bir tarihi roman.

9-Diken Ucu, Behçet Çelik, Can
Özellikle ‘Gün Ortasında Arzu’ ve ‘Düğün Birahanesi’yle adından söz ettiren Behçet Çelik ‘Dünyanın Uğultusu’ romanından sonra yeniden öyküleriyle okur karşısında. Çelik sıradan insanın günlük hayatından sıradan ‘an’lar anlatırken okuyucusunu rahatsız etmeye devam ediyor.

10-Bugünlerde Bahar İndi, Yaşar Kemal, Yapı Kredi
Kitap, bu yılın önemli bir yayıncılık başarısıydı, kuşkusuz. Yaşar Kemal’i romancı olarak bilirdik -ya da bir başka deyişle Yaşar Kemal’in şiir yazdığını çok az insan bilirdi. Kitap, ağırlıklı olarak 1940’larda yazılan, 50’ler ve 60’larda devam eden ve sonuncusu 1973’te yazılan şiirlerden oluşuyor. Kitaptaki şiirlerin birçoğu ilk kez yayımlanan şiirlerden oluşsa da Kovan, Ülkü, Toprak, Küçük Dergi, Çığ, Görüşler adlı dergilerde ve Vatan ile Akşam gazetelerinde yayımlanan şiirler de yer alıyor.

11-Konsey Cinayetleri, Armağan Tunaboylu, Everest
‘Yıldız Cinayetleri’ ve ‘Resim Cinayetleri’nin ‘beceriksiz’ kahramanı kadın satıcısı Metin Çakır’ın yeni maceralarının yer aldığı ‘Konsey Cinayetleri’ de oldukça yine eğlenceli bir kitap. Kahramanımız bu kez arkasında bıraktığı iddia edilen on cinayetle artık çok tehlikeli bir kaçak durumundadır. Maceranın zıp zıp zıpladığı, mizahın dozunda verildiği bir kitap.

12-Madam Arthur Bey ve Hayatındaki Her Şey, Mine Söğüt, Yapı Kredi
Mine Söğüt’ün kitabında tüm karakterleri bir iktidarı simgeliyor. Kara Yalı’da gizlenen Madam Arthur Bey kötülüğün iktidarını; eski fotoğrafların izinde romanını yazan Olcayto Ran, iktidarın gölgesinde kendi iktidarını yaratmaya çalışan bir figürü; yangınlardan, savaşlardan çıkmış dilsiz Maria çökmüş bir iktidarı simgeliyor. Eski sevgili Keşşaf Hanuman, “kendini edepsizlik uçurumun”a atan hayat kadını Nagehan... Yazar, birbirinden ilginç bu insanları ve onların tuhaf hayat hikâyelerini Kara Yalı adı verilen bir evde bir araya getiriyor.

13-Hrant, Tûba Çandar, Everest
Hrant Dink, 19 Ocak 2007’de öldürüldü… Tûba Çandar’ın yazdığı ‘Hrant’, Hrant’ın yakını olan 125 kişiyle görüşülerek ince ince işlenmiş… Malatya Salköprü’deki, Boncuklu Sokak, No. 1’den İstanbul Osmanbey’deki ‘o’ kaldırıma uzanan bir hikâye…

14-Manzaradan Parçalar, Orhan Pamuk, İletişim
Orhan Pamuk bu kitabında, çocukluğundan başlayarak, yaşadıklarından içtenlikle söz ediyor: Babasının ölümünden romanlarını yazarken hissettiklerine, annesinin sigara böreği yapışından, yaz gecesi bir sivrisineğin hareketlerine... Pamuk İstanbul’dan, Adalar’dan, New York’tan, Venedik ya da Kalküta’dan söz ederken yaptığı gibi, kendi suçluluk duygularından, rüyalarından, eski berberlerden ya da çocukluğunda sokaklarda atıştırdığı şeylerden de hikâyeler çıkarıyor.

15-Yenik ve Yalnız, Celil Oker, Turkuvaz
Polisiye edebiyatımızın özgün karakterlerinden dedektif Remzi Ünal, uzun bir aradan sonra ‘Yenik ve Yalnız’la döndü. “Kendimi Türk polisiye edebiyatının 130 yıllık geçmişinin mirasçısı hem de dünya polisiye edebiyatında Raymond Chandler ve Dashiell Hammet’ın başını çektiği ‘Hard Boiled’ tavrının takipçisi olarak gördüm” diyen yazarın kitaplarını okumak elbette ki büyük keyif…

16-Kirpiklerimin Gölgesi, Şebnem İşigüzel, İletişim
“Kötülük herkesi zehirler” diyen Şebnem İşigüzel, yeni romanda küçük bir kız çocuğunun yaşadığı inanılmaz olayları anlatıyor, herkesin bilip bir türlü görmek istemediği bir trajedinin üzerindeki perdeyi kaldırıyor… “Orman, ağaçlar, sular bu kadar güzelken, insanların ellerinden çıkan pek çok şey bu kadar incelikli ve güzelken, kötülük nasıl varolmuştu?” diye soruyor romandaki çocuk. Yanıtınız ne?

17-Soğuk Kazı, Birhan Keskin, Metis
Günümüz şiirinin ustalarından Birhan Keskin ‘Soğuk Kazı’da, kendinden, bedeninden, ruhundan, yaşadıklarından, acılarından, uyumsuzluğundan ve yalnızlığından yola çıkıyor; dünyayı, yaşamı, insanı anlamaya, insan olmanın hallerine, insanda trajik olana uzanıyor.

18-Bu Yalan Tango, Selim İleri, Everest
Türk edebiyatının en önemli isimlerinden Selim İleri’nin yeni romanı ‘Bu Yalan Tango’ fazla karakterli, fazla olaylı, neredeyse tüm edebiyat ve kültürel tarihi barındıran bir yapıya sahip. Göndermeleriyle bilgili ve ilgili bir okuru davet eden bu roman öldürülen ve dışlanan yazarları, baskıları, sanatçıların kavgalarını, birbirlerini çekememezliği, kısacası edebiyat tarihimizin önemli bölümünü anlatıyor.

19-Katil Orospular, Roberto Bolaño, Metis
Has edebiyat okuru dışındaki adı pek duyulmayan bir yazar Roberto Bolaño. Şili’de Pinochet darbesinden sonra direnişe katıldı, tutuklandı ama kurtuldu. Hayatının geri kalanını sürgün yaşadı. Gece bekçiliği, bulaşıkçılık, satıcılık gibi çeşitli işlerde çalıştı. Yani hayatın ortasından gelen bir yazardan birbirinden çarpıcı on üç öykü var karşımızda.

20-İncir Tarihi, Faruk Duman, Can
‘İncir Tarihi’ni özetlemek mümkün değil. O nedenle de sözü Semih Gümüş’e bırakalım: “İncir Tarihi’, örnekleri edebiyatımızda az olan, bildiğimiz ve sanki hep içinde yaşamak istediğimiz hayatların dışında, gerçekliğini eski metinlerin dünyasında ve yazınsal dil içinde bulan, anlatılan hikâyeleri okurların çoğunluğu için çekici değilse, onları özel bir dil içinde merakla okunur kılabilen romanlardan.”

21-Sadakat, İnci Aral, Turkuvaz
İnci Aral, ‘Sadakat’te bir kadın ile bir erkek bir araya gelince neler olup bittiğine dair bildiklerimizi alıp, karakterleri Azra ve Ferda’nın ellerine bırakmış. Üstüne kendi avucundaki bir dolu başka öyküyü; günümüzün kadın ve erkeğine, ihanete, tutkulu, saplantılı aşka, öğretilmiş kurallara dair başka sorgulamaları da ekleyerek...

22-Görünmeyen, Paul Auster, Can
1967 yılının New York’unda başlayan roman Paris’e ve Karayip Adaları’na uzanan karmaşık bir ilişkiler zincirini anlatırken yazarlık, rastlantı, kader, bellek, kimlik, belirsizlik, dostluk, ihanet, cinsellik gibi temalar öne çıkıyor. Paul Auster yeni romanı ‘Görünmeyen’le görkemli günlerine yeniden dönüyor.

23-Muz Sesleri, Ece Temelkuran, Everest
Ece Temelkuran ‘Muz Sesleri’nde dünyanın hiç sarılmayan yarası olarak haritanın tam ortasında duran Lübnan’ı kitabının merkezine alıyor. 1980’lerden bugüne taşıdığı romanda çok sayıda kahraman, çok sayıda hikaye var fakat hepsinin merkezinde, dünyanın başka köşelerinde geçse de, hep Beyrut duruyor. Hiç bitmeyen savaşı kaderi gibi yaşayan insanların hikayelerini anlatıyor Temelkuran.

24-Çekirgeleri Dinlemek, Arundhati Roy, Agora
‘Çekirgeleri Dinlemek’, otuza yakın dile çevrilerek büyük ses getiren ve 1997’de Booker Ödülü alan ‘Küçük Şeylerin Tanrısı’nın yazarı Arundhati Roy’un yeni kitabı. Roy, kendi ülkesi Hindistan’dan örnekler vererek, bütün dünyada ‘Birlik’ ile ‘İlerleme’ kaygısının nasıl kan banyolarına ve soykırımlara yol açtığını ortaya koyuyor ve kapitalist sistemin idamesi açısından can alıcı soruyu gündeme getiriyor: Liberal demokrasiden sonra bir hayat var mıdır?

25-Hayatta Kalma Güncesi, Doris Lessing, Can
Eserlerinde, 20. yüzyılın toplumsal ve politik kaosu içindeki bireylerin yaşam serüvenlerini anlatan Nobel ödüllü yazar Doris Lessing’in romanı bir tür kıyamet öyküsü. Çevre kirliliği, hoyratça kullandığımız doğal kaynakların tükenişi, evsizlerin sayısı artarken sokak çetelerinin kural tanımazlığının kural haline gelişi, dilin yozlaşması ve yoksullaşması, iletişimsizlik, insanların büyük şehirlerden kaçmak zorunda kalışları ve kalabalıkların yerini alan ıssızlık...

26-Başkanın Öldürüldüğü Gün, Necib Mahfuz, Kırmızı Kedi
Bu yıl bir Necib Mahfuz rüzgarı esti diyebiliriz. Dilenci, Miramar, Serap, Cebelavi Sokağı’nın Çocukları ve Aynalar bu yıl yayımlanan Mahfuz kitaplarıydı. Başkanın Öldürüldüğü Gün, Enver Sedat’a yapılan suikastle başlıyor. Mahfuz’un romanı, sadece Başkanın son gününü işlemekle kalmıyor, Elvan ile Randa’nın, Mısır’ın orta sınıfından iki genç nişanlının zor zamanlarda yaşanan aşkını da anlatıyor. Mahfuz, bir aşk hikâyesinin fonunda ülkesinin geçirdiği dramatik bir dönemi de başarıyla anlatıyor.

27-Juliet Çıplak, Nick Hornby, Sel
Nick Hornby, ‘Juliet Çıplak’ta hayatını müziğe adamış takıntılı, ‘dekadan’ bir adamın öyküsünü anlatıyor. Hornby severler sayfa başına…

28-İstanbul Hatırası, Ahmet Ümit, Everest
Yılın en çok ilgi çeken kitaplarından biri. Ahmet Ümit’ten Byzantion’dan İstanbul’a uzanan heyecan yüklü, tarihsel bir roman... İstanbul Hatırası, peş peşe işlenen cinayetlerin çevresinde kurgulanmış. Kitabın bir başka önemli özelliği de İstanbul hakkında son derece detaylı bilgi içermesi.

29-Silivri Toplama Kampı
Zulümhane, Mustafa Balbay, Cumhuriyet Ergenekon davasından tutuklu bulunan gazeteci Mustafa Balbay’dan davaya ‘içeriden’ bir bakış. Balbay’ın kitabı, tarihe düşülmüş bir ‘dipnot’ aynı zamanda.

30-Ateşle Oynayan Kız, Stieg Larsson, Pegasus
2004’te 50 yaşındayken ölen Stieg Larsson’un ‘Millennium’ üçlemesi, ‘çok satan’ kitaplar sıralamasında üst sıralarda kendine yer bulan ve bulmacayı andıran karmaşık entrikasıyla okuru kendisine çeken bir seri. Üçlemenin ilk kitabı ‘Ejderha Dövmeli Kız’, bize Lisbeth Salander adlı ‘sıra dışı’ bir kahramanı tanıtmıştı. ‘Ateşle Oynayan Kız’ ise, Lisbeth’in geçmişiyle hesaplaşmasını öne çıkaran bir roman.

31-Biz, Yevgeni İvanoviç Zamyatin, Versus
26. yüzyılda geçen romanda insan doğadan ve kendi benliğinden koparılmış, ‘Biz’ haline getirilerek toplumun sıradan bir parçası halini almıştır. Öyleki artık isimler kullanılmamakta, her insan bir sayı ile anılmaktadır. Saydam cam duvarlar arasında yaşayan insanların her anı sistem tarafından denetlenmekte, erkek ve dişi sayılar sadece sistemin izin verdiği çiftleşme anlarında bir perdeyle dış dünyadan ayrılabilmektedirler. Toplum gelişmiş, bilim ilerlemiş, dünya dışına yolculuk yapmak bile mümkün olmuştur. Ancak tanımlanan dünya bir ütopya değil, karanlık bir ütopyadır.

32-Emperyalizm, Türkiye ve Sosyalizm, Korkut Boratav, Yordam
‘Emperyalizm, Türkiye ve Sosyalizm’, Korkut Boratav’ın yaklaşık kırk yıllık uzun bir zaman aralığında Türkçe ve yabancı dillerde yayımladığı makalelerinin, konuşmalarının ve söyleşilerinin bir derlemesi. Kitap, dünyayı ve Türkiye’yi tarihiyle, bugünü ve yarınıyla anlamak isteyen okur için vazgeçilmez bir kaynak.

33-Halide Edib, İpek Çalışlar, Everest
Daha önce Latife kitabıyla dikkat çeken gazeteci İpek Çalışlar’ın kaleminden yeni bir biyografi. Kitap, ayrıntılı bir araştırmaya, tanıklıklara, bugüne kadar gün ışığına çıkmamış mektuplara, arşiv belgelerine dayanıyor. Çalışlar, edebiyat ve siyasetle geçmiş bir ömrün karanlıkta kalmış yanlarını da içeren çalışmasıyla, Halide Edib gerçeğini anlatıyor.

34-Havhav Kardeşliği, Cemil Kavukçu, Can
Türk edebiyatının önemli yazarlarından biri olan Cemil Kavukçu’dan çocuklara şık bir armağan… Yaşlandığı için terk edilmiş çoban köpeği Bobo’nun; korunaklı bir evde sevgi ve özenle büyütülen Topik’in ve doğduğu sokaklarda hayatta kalmaya çalışan Pamuk’un hikâyesi…

35-Beyoğlu’nda Fısıltılar, David Boratav, Can
David Boratav’ın Fransa’da ilk romanlara verilen Gironde Ödülü’nü alan ‘Beyoğlu’nda Fısıltılar’ kitabı, hem yazarın dedesi Pertev Naili Boratav’ın hayatına hem de modern Türkiye’nin tarihine farklı ve samimi bir bakış atıyor…

36-İkinci Hayvan, Murathan Mungan, Metis
‘İkinci Hayvan’, Murathan Mungan’ın 2010 yılındaki ilk kitabıydı. Mungan’ın on dokuzuncu şiir kitabı olan ‘İkinci Hayvan’da 68 şiir yer alıyor.

37-Keyif Evi, Edith Wharton, Kırmızı Kedi
Edith Wharton genç yaşta yazdığı romanda Amerikan edebiyatının önemli kadın kahramanlarından birini yaratır: Lily Bart. Lily, 1900’lerin başında New York sosyetesinin gözde kadınlarındandır. Varlıklı ailesiyle davetlere gitmiş, pek çok yolculuk yapmış, birkaç dil konuşan ve hepsinden önemlisi bekâr bir genç kızdır. Hayatı, sosyete çevrelerinin tam olması gerektiği gibi diyeceği türden bir şekilde gelişir. On sekiz yaşında cemiyete takdim edilir ve hemen ardından evlenmek isteyen Avrupalı aristokratlar ve yeni zengin New York sosyetesi etrafını sarar.

38-Şah Sultan, İskender Pala, Kapı
Tarihi metinler ve kendine özgü üslubuyla tanınan İskender Pala, Yavuz Sultan Selim ile Şah İsmail’i karşı karşıya getiren savaştan yola çıkarak Alevilik-Sünnilik meselesine farklı bir bakış getiriyor. 2010’un çok okunan kitaplarından biri.

39-Sanat Komplosu, Jean Baudrillard, İletişim
Jean Baudrillard, 1996’da Sanat Komplosu’nu yayımladığında, artık çağdaş sanatın varlık nedeni kalmadığını ilan ederek sanat çevrelerinde büyük bir skandala yol açmıştı… Kitabı okurken sanatla ilgisi olmayan her şeyin nasıl sanata dönüştüğüne de hayretle şahit olacaksınız…

40-Yeşil Peri Gecesi, Ayfer Tunç, Can
Ayfer Tunç ‘Yeşil Peri Gecesi’nde genç bir kızın, Şebnem’in düşüş hikâyesi üzerinden çürümenin romanını yazmış. Ailenin, dolayısıyla toplumun ve elbette ki Türkiye’nin çürüyen yanları yazarın asıl meselesi.

41-Leş, Ferit Edgü, Sel
Türk edebiyatının güçlü kalemlerinden Ferit Edgü’nün elli yılı aşkın yazarlık yaşamının ürünü olan ve 1953-2002 yılları arasında yayımlanan dokuz öykü kitabı, ‘Leş’te bir araya getirilmiş.

42-Haliç’te Yaşayan Simonlar, Hanefi Avcı, Angora
Emniyet teşkilatının önemli isimlerinden Hanefi Avcı’nın yazdığı kitap yayımlandığı günden beri tartışılıyor. Kitap iki bölümden oluşuyor. ‘Devlet’ başlıklı bölümde, yıllarca devlete hizmet etmiş bir güvenlik görevlisi olarak geçirdiği fikirsel dönüşümü, bu dönüşüme neden olan olayları okurlarla paylaşıyor. Cemaat başlıklı ikinci bölümde ise Avcı devletin çeşitli kurumlarına nüfuz etmiş cemaat yapısının son zamanlarda meydana gelen olaylardaki rolünü anlatıyor.

43-Fırat 2, Uğur Gürsoy, Mürekkep
Uğur Gürsoy’un Fırat karakteri neredeyse herkesin sevgilisi oldu. ‘Fırat 2’de, çocuk gibi çocuk Fırat’ın macereları devam ediyor. Gürsoş, Fırat’la çocukluk hallerinin yarattığı nostalji ve mizahı muhteşem bir şekilde birleştirmeyi başardı. Yılın en iyi karikatür albümlerinden biri.

44-Sonuncu, Tahsin Yücel, Can
Tahsin Yücel yeni romanı ‘Sonuncu’da her zamanki ironik üslubuyla ilginç bir hikâye anlatıyor. Yücel, kitabını ve Serencam adını verdiğini denemesini başladıktan tam kırk yıl sonra bitiren Selami Bey’i anlatırken sanat ve basın dünyasına da göndermelyer yapıyor.

45-Platon Bir Gün Kolunda
Bir Ornitorenkle Bara Girer, Thomas Cathert, Daniel Klein, Aylak
Harvard’lı iki felsefe profesöründen ‘güldürürken düşündüren’ bir stand-up… (Ornitorenk’i bilmeyen yoktur herhalde. Platon’u ise hepimiz tanıyoruz, değil mi?)

46-Kirlihanımlar, Semra Topal, Agora
Semra Topal’ın Kirlihanımlar’ı, Lewis Carroll’ın kült yapıtı Alice Harikalar Diyarında’nın bir alegorisi veya yeniden yazımı... Topal, metninin zeminine yerleştirdiği bu masalın etrafında gezerek, onun korkunç iç yüzünü, kat kat örülmüş tabakalara inerek, ironik ve eğlenceli ve tabii ki dipleri karıştıran bir üslupla ortaya seriyor.

47-Şeytan Geçti, Aslı Tohumcu, İthaki
Aslı Tohumcu, ‘Şeytan Geçti’de sürekli birileri tarafından yaşanmaya devam edecek kadar sıradanlaşmış şiddet hikâyeleri anlatıyor…

48-27 Mayıs Bakanlar Kurulu Tutanakları, Cemil Koçak, Yapı Kredi
27 Mayıs’ın 50. yılında çok önemli bir belge kitap. Darbe sonrası askeri hükümetinin bakanlar kurulu tutanakları ilk kez ve sansürsüz olarak yayımladı. Yakın tarihin sırları ortaya çıktı…

49-Louis Bonaparte’ın On Sekiz Brumaire’i, Karl Marx, İletişim
İletişim’in 1500. kitabı olan ‘Louis Bonaparte’ın On Sekiz Brumaire’ı 19. yüzyıl ortası Fransası’ndaki sınıf mücadelelerini ve bu politik mücadelelerin bir hükümet darbesiyle sonuçlanışını tahlil ediyor.

50-Şok Doktrini, Naomi Klein, Agora
Naomi Klein’ın kitabı, Şili’deki Pinochet darbesinden Çin’de Tiananmen Meydanı katliamına ve Sovyetler Birliği’nin dağılışına kadar dünyanın manzarasını değiştiren olaylarda şok doktrini yönteminin nasıl uygulandığını ve ‘büyük şirketlerin çıkarlarını kollayan’ yeni kapitalizm modelinin dünya halkları adına nasıl bir yıkım ve yoksulluğa yol açtığını anlatıyor.

okuduklarım ve sırada bekleyenler var listede
teşekkürler

güzel bir araştırma teşekkürler hocam.

rica ederim

teşekkürler