Bursa kitapla şenlendi
BURSA Kitap Fuarı, cumartesi günü törenle başladı. Ben de açılışa gittim.
Bursa, sanata emek veren kentler arasında önemli bir yere sahip.
Tiyatrosu var, orkestrası var, film festivali var, Bursa Belediyesi ve diğer yerel yönetimleri, kentle ilgili kapsamlı, başvuru niteliği taşıyan kitapları yayınlıyorlar.
Bu özellikleri toplayınca Bursalıların kitap fuarına ilgi gösterdiklerini söylemek gereksiz.
Çocuklardan büyüklere kadar birçok okur, okul öğrencileri fuarı özlemle bekliyorlar.
Kitap fuarları büyük bir kütüphane gibidir. Yeni çıkanla yıllar önce yayınlanmış kitaplar bir aradadır, sevdiğiniz konuların izini sürerek tematik bir kitaplık yapmak için de fuarlar iyi birer mekândır.
Fuar stantlarını gezerken, bildiğim yazarların yeni kitaplarını görürüm, ilk kitaplar beni heyecanlandırır. Hiç kuşkusuz, zaten sevdiğim Bursa'yı da bir kez daha gezerim.
* * *
BİR kentin kendini tanıtması oldukça önemlidir. Tanıttığı ölçüde, kültür olayları sayısı artar, kitap fuarına ilgi de büyür buna paralel olarak. Bursa Ansiklopedisi ile Bursa Envanteri kitaplarını buna örnek gösterebilirim.
Açılıştan sonra benim hoşuma giden görüntüler, çocukların aileleri ile birlikte kitap beğenmeleri, onları yönlendirmeleri oldu. Fuarların bir yararı da kitapların indirimli satılmasıdır. Gördüğüm bu uygulama, birçok kişinin çokça kitap almasını sağlıyor. Anadolu'da birçok kitapçı, bedava dağıtılan veya korsan kitap satışları yüzünden kapandığı için, kitap fuarları okurlar için daha da önemli hale geliyor. Çünkü erişemedikleri kitapları burada görebiliyor, edinebiliyorlar.
Fuarı sayılarla yazmalı. Fuarda, söyleşi, panel, şiir dinletisi ve çocuk etkinlikleri gibi 90'a yakın etkinlik yapılacak.
Fuarda yazar / okur ilişkileri de güçleniyor. Fuara katılan 600 yazar ve bilim insanı konuşmalar yapacak, kitaplarını imzalayacak.
Fuarın son günü olan 7 Mart tarihinde, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlanacak. Çalışmalar, söyleşiler yapılacak. Kitap fuarı süresince Bursa Eğitim Fuarı da düzenleniyor.
Elbet her fuar biraz yeni dostlardır, ama aramızdan ayrılan eski dostları gözlerimizin aradığı mekânlardır.
Bilgi Yayınevi'nin kurucusu Ahmet Tevfik Küflü, artık yayınevi standında oturmayacak, yazarlarıyla konuşamayacak.
Dr. Turhan Bozkurt'la muhabbet yapamayacağım.
Elbette sevgili dostum Erdal Öz'ü de Can'da görüp laf atamayacağım, belki ben onu fark etmeden o bana çoktan sataşacaktı ama, bu da olmayacak.
Sevgili Kemal Özer'i de imza gününde göremeyeceğim ya da bir konferanstan çıktığında çevresindeki gençlere şiirle ilgili bir şeyler söylerken, bana gülerek selam verdiğini göremeyeceğim.
* * *
KİTABIN ulaştığı her yer daha da güzelleşiyor.
Dilerim istediğiniz kitaplara kavuşun, yazarlarla buluşun.
Doğan Hızlan 1.3.2010 tarihli köşe yazısıdır.