Yazar :
Başak Ertür
Ebru Kılıç
Tuncay Birkan
Yayıncı :
Metis Yayıncılık
Açıklama : İkinci Dünya Savaşı´nda Amerika Birleşik Devletleri´nin Hiroşima´ya atom bombası atmasından sadece dört yıl sonra Sovyetler Birliği´nin de artık bir bombası olmuştu. Bütün Soğuk Savaş boyunca askeri programların yanı sıra sivil nükleer endüstrisi de dizginsiz bir şekilde küreye yayıldı. Beyaz Rusya´dan Annya Pesenko, "Sertifika No: 000358" diye tanınıyor. Devlet çok sayıda nükleer mağduruna böyle kimlik numaraları vermiş. Sertifika No: 000358 çalınmış bir hayatın simgesi ve insana karşı işlenebilecek en büyük suçun canlı kanıtı. Göz göre göre gelen felaketlere "kaza" demek, insan elinden çıkma felaketlerin sonuçlarına gözlerimizi kapamak gibi bir alışkanlığımız var. Radyoaktivite soyut bir şey. Elle tutulamıyor gözle görülmüyor. Bundan 20 yıl önce Çernobil´de nükleer santralin patlamasıyla dünyaya yayılan, ve kuşaklarca temizlenmeyecek radyasyonun doğaya ve insana yaptığı tahribat ise son derece somut. Bu kitaptaki fotoğraflara bir bakın, bu ölümcül mirası hemen kavrayacaksınız. Mayak, Çernobil, Semipalatinsk ve Tomsk: Resmedilen bu dört bölge, dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir zamanda olabileceklerin sadece bir örneği. Nükleerin yıkıcı ve kirletici gücü büyük bir küresel risk; nükleerin etkileri "ulusal sınır" tanımıyor. Anlatılanların sahnesi eski Sovyetler Birliği olmasına rağmen, aslında nükleer endüstrisini başta ABD olmak üzere G8´ler finanse ediyor. Tam bir ırkçılıkla, bu felaket bölgelerini bütün dünyanın nükleer çöplüğü olarak kullanmak istiyorlar.Nükleerin bedeli hakkındaki bu kitap aslında bizim sorumluluğumuzla, kendimizi başkalarının yerine koyabilme kabiliyetimizle ilgili. Hem onlar için, hem kendi çocuklarımız için bu basireti gösterebilmeliyiz.