Özel ilgi gereken çocuklarda Ağız-Diş Sağlığı
Engellilik tanımı fiziksel veya zihinsel kısıtlamalardan dolayı; yürümek, duymak, görmek, nefes almak, ayakta durmak, okumak, çalışmak, konuşmak, öğrenmek, düşünmek gibi birçok insanın kolayca yapabildiği temel günlük aktivitelerin yerine getirilememesi durumudur. UNESCO tarafından yapılan araştırmalara göre Türkiye nüfusunun %10’unun engelli olduğu düşünülmektedir.
Ülkemizde engellilerin birçok sorunları bulunmaktadır. Sağlık sorunları ve özellikle ağız ve diş sağlığında yaşanan sıkıntılar bunların başında yer almaktadır. Yapılan araştırmalar engellilerde ağız-diş sağlığı sorunlarının görülme sıklığının normal bireylerden oldukça yüksek olduğunu göstermektedir.
Ülkemizde mevcut sağlık sistemi içersinde gerek devlet gerekse özel teşebbüsler engellilerin ağız ve diş sorunlarını çözümüne yönelik yeterli çalışma yapmadıkları için, engelliler diş hekimliği hizmetlerinden yeterince yararlanamamaktadır. Bu sorunun çözümü için konunun hem diş hekimleri açısından hem de engelliler açısından değerlendirilmesi gerekmektedir.
Diş hekimlerinin engelli bireylerin diş tedavileri konusundaki eğitim yetersizliği, diş tedavileri için çok fazla zaman ayrılması gerektiğinin düşünülmesi (fakat bunun geri dönüşümünün maddi açıdan tatminkar olmaması), diş tedavi işlemleri için ekstra yatırım yapılması gerekliliği gibi sebeplerden, diş hekimleri engelli bireylerin tedavilerinden uzak durmaya çalışmaktadırlar.
Engellilerin diş hekimliği hizmetlerine ulaşmasında yaşadıkları zorluklar ise;
- Erişilebilirlik
- Eğitimli Diş hekimi sayısındaki yetersizlik
- Engellilik Tipi
- Ailelerin veya bakıcıların ağız diş sağlığına olan yaklaşımları
- Kullandıkları ilaçların yan etkileri
- Tıbbi Sorunlar
- Maddi Kaygılar
gibi birçok sebep sayılabilir.
Özel ilgi gereken çocuklarda Ağız ve Diş Sağlığı Sorunlarından Korunma
Bütün çocukların sağlıklı bir diş ve dişetine sahip olmaları en doğal haklarıdır. Engelli çocukların da bu konuda herhangi bir ayrıcalığı yoktur. Güzel bir ağız ve dişler çocuğun genel sağlığı için çok önemlidir. Güzel ve sağlıklı dişleri olan çocuklar daha iyi çiğneyebilir, harfleri daha güzel söyleyerek daha net ve anlaşılır konuşabilirler. Sağlıklı dişlerin estetik görüntüsü çocukların kendilerine olan güvenlerinin artmasına da sebep olmaktadır.
Engelli çocuklarda görülebilecek tıbbi, beslenme, duygusal sorunlar; günlük ağız ve diş sağlığı bakımının yeterince yapılamamasına sebep olmaktadır. Ayrıca onları diş hekimi muayenehanesine götürmek ve diş ve dişeti sorunlarının tedavilerini yaptırmak da oldukça zor bir iştir. Koruyucu dişhekimliği uygulamaları sayesinde tüm bu tedavilerin maddi ve manevi sıkıntılarından korunmak mümkündür. Bu koruyucu uygulamalar çocuğun gereksiz yere diş tedavilerine götürülmesini ve çocuğun her seferinde psikolojik olarak olumsuz yönde etkilenmesini önlemektedir.
Neden Özel İlgi Gerektiren Çocuklar Daha Fazla Risk Altında?
Engelli çocuklarda ağız ve diş sağlığı sorunlarının daha sık görülmesinin birkaç sebebi vardır.
Ağız ve Diş Yapısı
Bazı genetik durumlardan dolayı veya geçirilmiş yüksek ateş, engelli çocukların diş minelerinin etkilenmesine ve bundan dolayı da diş çürümelerine daha yatkın hale gelmesine sebep olabilir. Konjenital (doğuştan) diş eksikliği, dişlerdeki şekil bozuklukları ve diş dizisindeki çapraşıklık da birçok engelli çocukta sıkça görülmektedir. Ayrıca dişeti hastalıkları (Örneğin Down Sendromunda) engellil çocuklarda görülebilen bir durumdur.
Fiziksel Limitasyonlar
Çiğneme ve yutkunma gibi işlemler ile dişler tükürük sayesinde doğal olarak temizlenmektedir. Fakat bazen engelli çocuklarda dudak, yanak ve dil kaslarındaki koordinasyon bozukluğundan tükürüğün bu temizleyici özelliği ortadan kalkar. Özellikle kasları etkileyen hastalıklara sahip çocuklar (Örneğin; Spinal kord yaralanmaları, kas distrofisi, Serebral palsy vb.) ideal diş fırçalaması ve diş ipi kullanımı gibi koruyucu işlemleri yapmakta zorlanabilirler.
Özel Diyetler (BESLENME)
Çiğneme ve yutkunma sorunu olan çocuklar çoğu zaman püre kıvamında yumuşak ve yapışkan gıdalarla beslenirler. Bu gıdalar dişlerin üzerine yapışır ve dişlerin çok daha çabuk çürümesine sebep olurlar. Sürekli şekerli besinlerin tüketilmesi, uyurken biberon içersine süt, meyva suyu gibi içeceklerin konulması diş çürüklerinin daha sık görülmesine sebep olur. Ayrıca bir şeyler içebilmesi için bir başkasının yardımına ihtiyaç duyan kişiler normal insanlardan daha az sıvı tükettikleri için sıvıların (özellikle suyun) yıkayıcı ve temizleyici etkisinden yeterince faydalanamazlar.
İlaçlar
Sürekli şurup formunda ilaç almak zorunda kalan bireyler, şurupların içersinde bulunan şekerden dolayı diş çürüklerine daha fazla maruz kalabilirler. Epilepsi hastalarının sürekli kullandığı ilaçlar (Dilantin) da dişetlerinde kanama veya dişetlerinde şişme/büyüme gibi komplikasyonlara sebep olabilir. Bu hastalarda konuşma, estetik problemler veya beslenme gibi sorunlar dişeti büyümesinden dolayı sıkça görülmektedir. Kas koordinasyonunun düzenlenmesi, alerjik durumlar veya sakinleştirici amaçlı verilen sedatif ilaçlar (Barbituratlar, Antihistaminikler vb.) ise tükrük akışının azalmasına sebep olurlar. Tükrük akışının azalması da çürük ve dişeti hastalıklarının daha sık görülmesine sebep olabilir. Sürekli Aspirin kullanan bireylerde ise eğer Aspirin yutulmadan önce ağızda tutuluyorsa, oluşturacağı asidik ortam diş çürüklerinin başlamasına sebep olabilir. Bazı antibiyotikler (Örn: Tetrasiklin grubu) dişlerin gelişim döneminde veya hamilelikte yazılırsa dişlerde renkleşmeler ve estetik olmayan görüntülerin oluşmasına sebep olabilir.
Günlük Ağız ve Diş Sağlığı Bakımı
Ağız ve diş sağlığı sorunlarının başlamadan önlenmesi özellikle çocuklarda çok önemlidir. Bu, dişlerin evde her gün düzenli olarak temizlenmesi demektir. Günlük diş fırçalaması ve diş ipi kullanımı dental plağın kaldırılmasına, dolayısıyla diş çürüğü ve dişeti hastalıklarından korunmada çok önemlidir. Dental plak, yapışkan renksiz ve dişlerin üzerine film tabakası şeklinde yapışan bir oluşumdur. Özellikle şekerlerden gelen gıda partikülleri dişlerin üzerine yapışır ve dental plakta bulunan bakteriler bu gıdaları kullanarak asit üretirler. Asit üretimi diş minesinin aşınmasına yani çürüğün ilk basamağının başlamasına sebep olur. Eğer dental plak her gün dişlerin üzerinden uzaklaştırılmaz ise dişeti hastalıkları ve diş çürüğü gibi sorunlar başlar ve önlem alınmaz ise dişlerin kaybına ve diş ağrısına sebep olabilir.
Ağız ve Diş Sağlığını Çocuğunuz ve Kendiniz için Kolaylaştırın
Günlük ağız ve diş sağlığı bakımı hem zevkli hem de yapılması gereken bir işlemdir. Diş fırçalaması ve diş ipi kullanımını sizin yapmanız çocuğunuzun ağız ve diş sağlığı açısından daha doğru olacaktır. Çocuğunuz dişlerini kendisi fırçalayamasa bile siz diş fırçalamayı ve diş ipi kullanımını bitirdikten sonra onun diş fırçasıyla oynamasına izin verin. Eğer kendisi dişlerini fırçalayabiliyor ise işlemi ona uygulayarak gösterin. Elinden tutarak ilk fırçalamasında ona rehberlik edin. Fakat çocuğunuz tek başına bu işlemi yapamıyorsa diş fırçalamayı mutlaka siz yapın.
İşte size diş fırçalamayı kolaylaştırmak için birkaç öneri;
Nerede Dişlerini Fırçalayabilirsiniz?
Işığın yeterli olduğu herhangi bir odada çocuğunuzun dişlerini fırçalayabilirsiniz. Örneğin çocuğunuz tekerlekli sandalyede ise mutfak veya banyo diş fırçalaması için ideal olabilir. Eğer çocuğunuz yatakta ise hafifçe başını doğrultarak dişlerini fırçalayabilir, suyla çalkalama işlemini bardak veya pipet yardımıyla yaparak bir kap içersine tükürmesini sağlayabilirsiniz. Diş fırçalaması için en iyi yer çocuğunuzun kendini rahat hissettiği ve sizin diş fırçalama işlemini en iyi yapılabileceğine inandığınız yerdir.
DİŞ FIRÇALAMA POZİSYONLARI
Çocuğunuzun dişlerini birçok pozisyonda fırçalayabilirsiniz. Çocuğunuzun başının desteklenmesi, dilinin parmaklar yardımıyla ekartasyonu, görüş pozisyonunuzuz ve el beceriniz diş fırçalaması esnasında çok önemlidir.
Tekerlekli Sandalye
Tekerlekli sandalyenin arkasında durun. Kolunuzu veya göğsünüzü çocuğunuzun kafasını desteklemek için kullanın ve dişlerini fırçalayın Veya tekerlekli sandalyenin arkasına oturun. Tekerlekli sandalyenin frenlerini kontrol ettikten sonra dizlerinize doğru sandalyeyi hafifçe yatırın ve dişlerini temizleyin.
Oturarak, Yatarak
Çocuğunuzu yere oturtun, siz de onun arkasında bir sandalyeye oturun. Çocuğun hafifçe başını dizlerinize doğru yaslamasına izin verin. Eğer uyumsuzluk gösteriyorsa ellerini sabitlemek için bacaklarınızı kullanabilirsiniz. Çocuğun yatmasına izin verin. Başının altına bir yastık yerleştirin ve dizinizden ve ellerinizden destek alarak dişlerini fırçalayın.
Yatakta
Çocuğunuzu dizlerinizin üzerine yatırın. Ellerinizle başını destekleyerek dişlerini fırçalayın.
Eğer çocuğunuz uyumsuz ve fırçalamaya direniyorsa o zaman ikinci bir kişinin yardımıyla dişlerini fırçalayabilirsiniz.
Unutmayın hangi pozisyonda fırçalarsanız fırçalayın; çocuğun kafasının iyi bir şekilde desteklendiğinden emin olmalısınız.
Fırçanın Adapte Edilmesi
Fırçayı çocuğunuzun eline geniş yüzeyli elastik bir bantla tutturabilirsiniz. Kavrama yeteneği az olan çocuklarda fırçanın tutma yerini tenis topu, bisiklet elcikleri gibi malzemelerle kalınlaştırabilirsiniz. Elini fazla kaldıramayan çocuklarda; fırça sapını bir cetvel veya tahta ile uzatabilirsiniz.
Fırça sapını sıcak su altında bir süre tutun. Normal fırça kullanamayan çocuklara elektrikli diş fırçası önerilebilir. Eğer çocuğunuz ağzını açmakta zorlanıyorsa tahta bir çubuğun etrafına bez sarılarak çocuğun bunu ısırması sağlanır ve dişler bu şekilde fırçalanabilir.
Ağız Gargarası
Fluor içeren ağız gargarası bir bardak içersine önerilen miktarda koyulur. Yaklaşık bir dakika (60 sn) çocuğun ağzını bu gargara ile çalkalaması söylenir. Bu işlemden sonra yarım saat bir şey yenilmemesi ve içilmemesi gerekmektedir. Ağzını çalkalamakta zorlanan çocuklarda küçük bir pamuk (kulak temizleme pamukları) ağız gargarası içersine bandırılır ve dişler üzerine direkt olarak sürülür.
Diş Fırçalama Tekniği
Diş fırçasını dişlerin dişeti ile birleştiği yere 45 derece açı ile yerleştirin. Çok bastırmadan yuvarlak ve ileri geri hareketlerle diş yüzeylerini fırçalayın. Fırçalamaya üst çeneden başlayın. Önce dişlerin yanak tarafını, sonra damak ve çiğneme yüzeylerini fırçalayın. Alt dişler için de aynı işlemleri yapın. Tüm dişlerin fırçalandığından emin olun.
Ön dişlerin arka yüzlerini ileri geri hareketler ile fırçalayın. Ferah bir nefes için dil üzerin de fırçalanması gerekmektedir.
Diş İpi Kullanımı
Yaklaşık 25-30 cm uzunluğundaki diş ipini koparıp orta parmaklarınıza dolayın. Arada 10 cm kalacak şekilde baş parmaklarınızı kullanarak diş ipini tutun.
Diş ipini dişlerin arasına yavaşça yerleştirin ve aşağı yukarı hareketler yaparak ara yüzleri temizleyin. Diş ipi kullanımında diş ipi tutucularından faydalanılabilir.
Profesyonel Diş hekimliği Yaklaşımları
Düzenli Diş Hekimi Kontrolleri
Düzenli Diş Hekimi Kontrolleri, diş taşı temizliği ve tedavileri dental problemlerin önlenmesinde çok önemlidir. Engelli, kronik hastalığı olan veya özel ilgiye muhtaç çocuklar normal çocuklardan daha fazla diş hekimine kontrol için getirilmelidirler. Örneğin normal çocuklar sene de iki kere kontrol için getirilirken, engelli çocukların senede dört kere diş kontrolüne getirilmesi gerekmektedir. Diş hekimi çocuğunuzun ihtiyaçlarına göre sizi beslenme, diş fırçalama teknikleri, Fluor ve Fissür Örtücü gibi koruyucu tedavilerin yapılması için yönlendirir. Fluor diş yüzeylerini çürüğe karşı korurken, Fissür Örtücü uygulaması ile çiğneme yüzeylerindeki girinti ve çıkıntılar akıcı kıvamda bir madde ile kapatılıp çürüğe karşı etkin koruma sağlanır. Fluorid ve Fissür Örtücü uygulamaları çürükten korunmada ispatlanmış en etkili koruyucu dişhekimliği yöntemleridir.
Diş hekimi ziyaretini kolaylaştırın
Bazı diş hekimleri özellikle pedodontistler, özellikle çocukların ve engellilerin diş tedavilerinde uzmanlaşmışlardır. Çocuğunuzun ilk diş hekimi ziyaretinden önce sizin diş hekimini ziyaret edip gerekli bilgileri almanız çok iyi olacaktır. Diş hekimi (Pedodontist) size çocuğunuzla beraber gelirken veya gelmeden önce yapmanız gereken şeyleri söyleyerek çocuğunuzu diş hekimi randevusu için daha iyi hazırlamanıza yardımcı olacaktır. Ayrıca randevu saatine geç kalmamak için kliniğin yerini, tekerlekli sandalye transferinin olup olmadığını da mutlaka sorunuz. Eğer kliniğe gelemiyorsanız telefon ederek de bu bilgilere ulaşabilirsiniz.
Çocuklarda Sıklıkla Görülen Ağız ve Diş Sağlığı Problemleri
1- Renkleşmiş (Siyahlaşmış) Ön Dişler
Genellikle diş sinirlerinin zedelendiğinin işaretçisidir. Sıklıkla travmalar (darbeler) sonrasında görülebilecek bir komplikasyondur.
2- Dişetlerinde veya yüzde şişlik
Genellikle diş absesinin bir işaretidir. Derin bir diş çürüğü veya travmadan dolayı canlılığını yitirmiş dişlerden dolayı kaynaklanmaktadır. Süt dişlerinde böyle bir durumda tedavi genellikle sorunlu dişin çekilmesidir. Daimi dişlerde ise kanal tedavisi yapılarak diş ağızda uzun süre tutulabilir.
3- Diş Çürükleri
Süt dişlerinde ve daimi dişlerde görülen her türlü çürük diş tedavi edilmelidir.
4- Düşmemiş (Persiste) Süt Dişleri
Daimi diş ağızda gözüktüğü halde süt dişi hala düşmemiş ise bu dişlere over retained (persiste veya düşmemiş) süt dişleri denir. Bu durum genellikle alt ön kesici dişlerin olduğu bölgede yada üst ön dişlerde sıklıkla görülür. 7-13 yaşları arasındaki çocuklarda ise arka bölgedeki dişlerde de bu sorun ortaya çıkmaktadır. Ergenlik çağındaki çocuklarda bu olayın gözükmesi ise sıklıkla daimi dişin konjenital (doğuştan) eksik olduğunun (Örn. Down Sendromu) yada daimi dişin çenenin içinde süremeden sıkışıp kaldığının bir işaretidir. Düzenli diş hekimi muayenesi sırasında bu sorunlar tespit edilip gerekli müdahaleler yapılmaktadır.
5- Darbe sonucu dişin ağızdan çıkması
Eğer bu süt dişi ise; dişi alın ve derhal diş hekiminize başvurun. Eğer diş çene içersine darbe sonucu gömülmüş ise genellikle tekrar sürüp eski şekline dönecektir. Fakat bu durumda da derhal diş hekimine başvurmanız gerekmektedir.
Eğer daimi dişi darbe sonucu yerinden çıkmış ise, o zaman dişi tekrar yerine oturtmayı deneyin. Eğer bunu başaramıyorsanız, dişi çocuğunuzun ağzında dilinin altına yerleştirin veya bir bardak süt veya suyun içersinde tutarak derhal diş hekimine getirin. Çıkan dişin kök yüzeyinin kurumaması için acil olarak diş hekimine getirilmesi tedavinin başarısı açısından çok önemlidir.
Eğer darbe sonucu diş ağız içersinde öne, arkaya, sağa veya sola doğru yer değiştirmiş ise eski konumuna parmağınız ile yerleştirmeye çalışın ve derhal diş hekiminize başvurun.
6- Kırılmış ön dişler
Eğer sinirleri açığa çıkmamış ise kırık dişler günümüz diş hekimliği teknolojisi ile kolayca tedavi edilmektedirler. Sinir açığa çıkmış ise kanal tedavisi yapıldıktan sonra kırık olan bölge estetik dolgular ile restore edilir. Genellikle kırık olduktan hemen sonra yapılan erken tedavi, diş tedavisinin başarısının daha yüksek olmasını sağlamaktadır.
7- 20 Yaş dişleri
Genellikle 20 yaş dişleri sürerken ağrı yaparlar. Perikoronitis denilen enfeksiyon 20 yaş dişlerinin sürmesi esnasında sıkça görülmektedir. Eğer şişlik artarsa mutlaka diş hekiminize başvurun, diş hekimi enfeksiyonun yayılmasını engellemek için önlem alacaktır.
8- Bruksizm (Diş Gıcırdatma)
Engelli çocuklarda sıkça görülen bir durumdur. Genellikle geceleri uykuda, bazen de gün içersinde istemsiz olarak yapılmaktadır. Bu sorun uzun süre devam ederse diş minesinde aşınmalara (abrazyon) ve diş dokusunun kaybına, dolayısıyla dişlerde hassasiyete sebep olabilir. Bruksizm diş eti çekilmeleri, dişin etrafındaki kemik dokusunun kaybolması ve Temporomandibuler Eklem Sorunlarına (Baş ağrısı, yüz ve kulakta ağrılar) sebep olabilmektedir. Diş gıcırdatma rutin diş hekimi muayenelerinde erken dönemde tespit edilebilir. Tedavisinde koruyucu ısırma plakları ve diğer yöntemler yapılarak bu alışkanlık ortadan kaldırılabilir.
Büyüme ve Gelişim
- Parmak emme, yalancı emzik ve biberon gibi alışkanlıklardan çocuklarınızı uzak tutun. Bu alışkanlıklar ileride ortodontik sorunlara yol açabilmektedirler.
- Yeni doğan bebeklerde dişetlerini bir bez yardımıyla temiz tutun. Bu temizleme işlemi özellikle ilk dişlerin çıkartırken çocuğunuzun rahatlamasını sağlayacaktır.
- İlk dişleri çıktıktan sonra mutlaka diş hekimine götürün. Bu ilk muayene çocuğunuzun ileriki yaşlarında diş hekiminden korkmamasına ve görülebilecek sorunların erken teşhis edilmesine sebep olacaktır.
- Biberon çürüğü bebeklerde sıkça görülen bir diş çürüğü şeklidir. Özellikle uyku sırasında içersinde süt veya meyva suyu bulunan biberon verilmesi dişlerin çok hızlı ve erken çürümesine sebep olmaktadır. Uyku esnasında tükrük akışı çok azalır, süt veya meyva suyu veya içersine bal, şeker veya reçel karıştırılmış sıvılar bu durumda dişlerin üzerine yapışır ve dişlerin çürümesine sebep olurlar. Biberon çürüğünün bir benzeri de uzun süreli anne sütü ile beslenen çocuklarda da görülmektedir. Çocuğunuzun biberonla uyumasına kesinlikle izin vermeyin. Eğer biberonsuz uyumuyor ise biberonun içersine sadece su doldurup o şekilde uyumasını sağlayınız.
- Çocuğunuzun sürekli kullanması gereken bazı şurup formundaki ilaçların içerisinde %30-50 oranında şeker bulunmaktadır. Bu ilaçlar genellikle uykudan uyandırılarak veya yatmadan önce tükürük akışının çok az olduğu zamanlarda verilmektedir. Bu ilaçları çocuğunuz ayakta olduğu saatlerde verin ve ağzını daha sonra su ile çalkalamasını sağlayın. Ayrıca eczacınıza bu ilaçların şekersiz formunun olup olmadığını sorunuz. Diş hekiminizi çocuğunuzun aldığı bütün ilaçlar hakkında bilgilendiriniz.
- Eğer çocuğunuzun süt dişi düşmemiş ve daimi dişi arkasından geliyor ise süt dişinin hemen çekilmesi gerekmektedir. Bu sayede ileride oluşabilecek çapraşıklık problemleri ortadan kaldırılabilir.
- Eğer erken dönemde çocuğunuzun dişlerinde bir çapraşıklık gözlemliyorsanız, koruyucu ortodontik tedaviler yapılarak ileride sorunun daha ciddi boyutlara ulaşması engellenebilir.
Diş hekimi ve Klinik Seçimi
- Doğru diş hekimi muayenehanesi ve kliniği seçimi çocuğunuzun ağız-diş sağlığı açısından son derece önemlidir. Bu diş kliniğinin çoğunlukla koruyucu tedavilerin yapıldığı bir yer olması son derece önemlidir.
- Kliniğe gelmeden önce erişilebilirlik ve ulaşımda yardım açısından şu soruları sormanızda fayda vardır;
- Kliniğin tam adresi
- Toplu taşıma araçları ile ulaşım mümkün mü?
- Tekerlekli sandalye transferi için gerekli ekipman mevcut mu?
- Kliniğe girişte ve çıkışta yardımcı olabilecek kimse var mı?
- Doğru diş hekimi ve yardımcı personel seçimi de çok önemlidir. Çocuğunuzun tepkileri ve sizin gösterilen ilgiden duyduğunuz memnuniyet önemlidir.
Diş hekimi;
- Çocuğunuzun yabancı olduğu ortama alışması için zaman tanıyor mu?
- Çocuğunuzu sakinleştirmek için güven verici bir ses tonuyla konuşuyor mu?
- Basit cümlelerle konuşarak çocuğunuzun ve sizin anlamanıza yardımcı oluyor mu?
- Çocuğunuzla arkadaş olmaya çalışıyor mu?
- Yapacağı diş tedavilerini, işlemleri ve aletleri çocuğunuza anlatıyor mu?
- Evde diş fırçalama ve ağız diş bakımı için çocuğunuzu ve sizi teşvik ediyor mu?
- Yaklaşımı ile size ve çocuğunuza güven veriyor mu?
- Diş hekimi ve yardımcı personel çocuğunuzun tıbbi ve diş hekimliği açısından geçmiş bilgilerini not alıyor mu?
- Bu sorulardan sonra ağız-diş muayenesi ve mümkün ise röntgen çekilmesi şarttır.
- Diş tedavisinden önce muayene sırasındaki bulgular ve ne şekilde tedavi yapılması gerektiği size anlatılmalıdır. Ücretin yaklaşık ne kadar tutacağı ve tedavinin ne kadar süreceği gibi aklınıza takılan diğer soruların sorulması için en iyi zaman bu zamandır.
- Enfeksiyon kontrolü için gerekli önlemler (Örn: sterilizasyon, maske ve eldiven) alınıyor mu?
- Ayrıca diş hekimi çocuğunuzun ağız diş sağlığını iyileştirmeye yönelik koruyucu tedaviler (Örn: diyet kontrolü, fluor, fissür örtücü ve diş fırçalama gibi) hakkında yönlendirmeler yapıyor mu?
Diş hekimi Randevusu için Öneriler
Randevular için
- Diş hekimini çocuğunuzun mevcut tıbbi ve diş sorunları hakkında bilgilendirin.
- Randevu zamanını çocuğunuzun kendisini rahat hissettiği saatlere göre ayarlayın.
- Evden çıkmadan önce kliniği arayıp yola çıkmak üzere olduğunuzu bildirin.
- Randevu zamanında kliniğe ulaşmaya çalışın.
- Tedavi ve muayene ücretleri konusunda bilgi alın.
Klinikte
- Çocuğunuzun özel durumundan dolayı kendinizi bekleme salonunda rahatsız hissetmeyin. Tüm ağız-diş sağlığı hizmetlerinden yararlanmak sizin ve çocuğunuzun en doğal hakkıdır.
- Hissettiklerinizi ve endişelerinizi diş hekimi ve yardımcı personel ile paylaşın
- Açık ve net olarak çocuğunuzun tıbbi geçmişi ile ilgili bilgileri verin.
- Anlamadığınız veya aklınıza takılan işlemleri çekinmeden sorun.
- Diş hekiminin uyarılarına ve yönlendirmelerine uymaya çalışın. (Örn. Sizi bekleme salonunda bekletip muayene odasında çocuğunuzun yalnız kalmasını isteyebilir)
- Daha önceki diş hekimliği tecrübelerinizi mutlaka anlatın.
Dr.Timucin ARI
.ALINTIDIR.