Louis Couperin soyca müzisyen bir ailedendi, sanatının bir öncüsüydü, bir yaratıcıydı. Klavsen icat edilip, lavta (luth) yavaş yavaş önemini kaybetmeye başlayınca, Chambonnieres ile birlikte bu aletin müzikte yepyeni bir çığır açacağını anlayan ilk bestecilerden biriydi. Gerili tellerin titreşimi bir tuşla sağlanan ve akordu çok ince olarak yapılabilen bu güzel sesli alet, tekniğin bir zaferiydi.
Louis Couperin klavsen üzerinde çok çalıştı, güzel besteler yapmaya başladı. Ama çok genç yaşta (35 yaşında) hem de çocuk bırakmadan ölmesi Müzik Dünyası için gerçekten önemli bir kayıp oldu. Couperin kardeşlerin ortancası olan François, Müzik Dünyasında «Büyük» diye anılan François Couperin’in amcası, yani Charles’ın ağa beyiydi. François, yeğeni Büyük Couperin kadar başarı sağlayamamışsa da, üstün bir müzisyen ve özellikle usta bir klavsen öğretmeniydi. Küçük bir kusuru, onunla ilgili hikâyelerin çağımıza kadar gelmesine sebep olmuştur.
francoisFrançois, iyi şaraba fazlaca düşkündü. Müzik derslerini uzatmak isteyen öğrenci babaları, onun bu düşkünlüğünden yararlanmak için kadehini hiç boş bırakmazlardı.
Chambonnieres Baronu’nun ilgilendiği üç gençten en küçüğü Charles da büyük bir müzisyendi. Yirmi yıl boyunca Saint Gervais Kilisesi’nin en usta organisti olarak ün salmıştı. Çağındaki öbür müzisyenlerin anlattıklarına göre gerçek bir virtüözdü. O da ağabeyi Louis gibi genç yaşta öldü. Sanki oğlu Büyük François’nın üstün yaradılışını gölgelememek için hayattan erken çekilme arzusunu göstermişti.