Bir sabah çıksam kaybolsam
Dönmesem kalsam anılarda
Belki bir sevda türküsünde vurulurdum
Gel künyemi al dağlardan
Aşk nedir söyle, kayboldum
Belki bir düşte unutulmak
Her sabah bir dev masalında uyanınca
Hep çocuk kalmak kurtulmak....
Bir sabah çıksam kaybolsam
Dönmesem kalsam anılarda
Belki bir sevda türküsünde vurulurdum
Gel künyemi al dağlardan
Aşk nedir söyle, kayboldum
Belki bir düşte unutulmak
Her sabah bir dev masalında uyanınca
Hep çocuk kalmak kurtulmak....
kirpiğin kaşına da değdiği zaman
bekletme sevdiğim de vur beni beni
sevdanın şafağı da söktüğü zaman
diyardan diyara da sür beni beni
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
gece geçtim mardin'den
yapamadım derdimden
bir vefasız yar sevdim
koşar oldum ardından
niye küstün yavrum sen
ne çabuk bıktın benden
canımı al istersen
yine geçmem ben senden
bağın altı yamaçtır
dağın altı kıraçtır
gönlüm yarin elinde
durmaz döner, topaçtır
yamacıma gelmezsin
yüzüme hiç gülmezsin
bir sarılsam bir öpsem
bir öpüşlen ölmezsin
(nakarat)
akar idim duruldum
koşar idim yoruldum
yar yanıma gelince
hem öptüm hem sarıldım
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
belki güneş birgün ikimiz için doğar..
belkide korkuları hayallerimiz boğar.
Hîn bihar nehatiye Zozana
Lê dunya li bendî me namîne
Vaye hatim mêvanê te Deriyê xwe veke
Nebêje qey sibeh tim zû ye
Nebê qey çav wê tim bibîne
Vaye hatim ber deriyê te
Dilê xwe veke
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
karıştırma sayffaları yangın söner közden önce uzulmem mı sanıyorsun yürek ağlar gözden önce...
sen bastın diyerek bu sokaklara tüm kaldırımları çiğneyeceğim...
Bir gün bitebiliyor büyük aşklar
Hüsranla bitebiliyor
Fakat devam eden bir hayat var
Güçlü olmak gerekiyor
Elbette sonu geliyor yalnızlığın
Elbet sonu geliyor
Bir vakit bir başkası seni sarıyor
Umut yenileniyor
Ağladığına yanıyor insan
Ağladığına yanıyor
Zaman geçiyor öyle böyle geçiyor
Her şey anılaşıyor
Zaman geçiyor öyle böyle geçiyor
Hayat devam ediyor
Bazen gidesin gelir uzak ülkelere
Bazen sığınasın gelir
Bir değer tutar seni tutar sımsıkı
Sonra kalasın gelir
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
Can-e menest u hey mezenindeş
An-e menest u hey meborideş
Ab-e menest u, nan-e menest u
Mesl nedared, bâg-e omideş
Bâg-o cenaneş, ab-e revaneş
Sorhi-ye sibeş, sebzi-ye bideş
Mottesel est u, mo'tedel est u
Şem'e delest u, piş keşideş
Her ke ze govga, vez ser-e sevda
Ser keşed inca, ser beborideş
Âm biyayed hâs kondeş
Ham biyayed hem bepezideş
Nek şeh-e hadi, zan soy-e vadi
Caneb-e şadi dad nevideş
Dad zekati ab-e heyati
Şah-e nebat-i ta be mezideş
Bade ço hord u, hameş kerd u
Zehmet bord u, ta telebideş
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
Yine yalnızlık yine hüzün var
Yine o sevda yine dünyam dar
Güvendiğim dallar yine elimde kaldı
Kör karanlık gecede mum arar oldum
Neredesin yar
Günler döndü yar, mevsim döndü yar
Haykıramam bağır bağır
Duymaz kulak yürek sağır
Yanan bağrım kendi soğur
Neredesin yar
Seni istanbul seni el kızı
Soyka gecelerin zöhre yıldızı
Bir ümit dunyasına kul ettin bizi
Yanası yanası oda yanası, o da yanası
Soldura yüzünü bahtı solası
Sonunda diyesi neredesin yar
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...