yıllar önce yaşadığım bi olayı sizinle paylaşmak isterim.yakın akrabalardan birinin oğlu mario isimli atari oyununu çok severdi tabi o zamanlar bilgisayar her evde yoktu.bir gün bana 'abla cennette mario oynayabilecekmiyiz?'diye sordu 'hayır' dedim 'çünkü cennette eğlenmek için mariodan daha güzel şeyler olacak'.ama cevabım onu hiç tatmin etmedi bilakis yüzü düştü.hatamı anladım ve dedimki 'cennette marionun kendisi sen olacaksın ve prensesi sen kurtaracaksın.'çocuk ne dedi biliyormusunuz 'cennet çok güzel bi yermiş artık cenneti çok seviyorum.'Uzun lafın kısası maksadımız manevi değerleri sevdirmek ise çocukların sevdiği şeyleri kullanarak bunu gerçekleştirebiliriz.Bu yalan yada aldatmaca değil.Çünkü onlar soyut kavramları anlayamazlar.Bu olayı yaşadığım çocuk şimdi 26 yaşında ve cennette marioya ihtiyaç olmadığını anlamıştır.Ayrıca öğretmen herşeyi bilen kişi değildir.içinden çıkılması zor bir soruda bilmiyorum diyebilir.bu bir kayıp değil.bilakis verilecek yanlış bir cevap çocuğu daha zor bir duruma itebilir.