Bir zamanlar dünyanın en büyük şatosunda bir kız yaşıyormuş bu kız meyveden başka birşey yemezmiş en çok kiraz,çilek,portakal ve şeftali yermiş. Ama annesi bundan hiç memnun değilmiş kiraz ve çileği çok sevdiği için yemeğe kıyamazmış kirazın küçük bir kızı varmış bu kız o kadar haylazmış ki meyvelerin şefi şeftaliyi çok kızdırırmış. Bıçağı alıp hep onu gıdıklarmış şeftali uyanıp kovalarmış ama yakalayamazmış çünkü o küçük olduğu için her deliğe sığıyomuş, şeftali büyük olduğu için sığamıyormuş.Kirazın annesi bu durumu anlamış.Bir gün kızını karşısına alıp konuşmuş.Bak kızım bu yaramazlığa artık son ver.Çünkü o koskaca meyveler şefi seni bir lokmada yutuverir.Hiç acımaz demiş.Yaramaz kiraz peki demiş ama hala aklından haylazlık geçiyormuş.Bir gün, şeftali yine öğle uykusuna yatmış.Kiraz yine dayanamayıp gıdıklamış.Şeftali uyanmış bağırarak gel burayaaaaa, demiş.Kiraz her zamanki yerine saklanacakken birde ne görsün! o ara kapanmış.şeftali elime düştün demiş kiraz ona yağ çekmiş bak beni yeme miğdene otururum.Hem senin çok güzel kabukların var diyerek yağ çekmiş.Şeftali:gerçekten . mi sahiden öylemi düşünüyorsun?Kiraz:Tabikidee demiş.Şeftali onu serbest bırakmış.Kiraz olanları annesine söylemiş annesi:Bak gördün mü? demiş.Kiraz:Evet annecim artık hep sözünü dinleyeceğim demiş.Ve ondan sonra kiraz yaramazlık yapmamış.Ve o kızda artık her yemekten yemeğe başlamışşş...