Avrupa’nın en obez ülkesi "Türkiye"
Kişi şişman olmakla farklı birçok hastalığı da vücuduna davet etmiş oluyor
Türkiye'de grip gibi hızla artan bir hastalık olan şişmanlık, birçok hastalıklara neden oluyor ve insan yaşamını çok kısaltıyor. Morbid Obezite (Hastalıklı Şişmanlık), vücutta aşırı yağ birikimiyle birlikte oluşan, başta kalp hastalıkları ve kanser olmak üzere ciddi hastalıkları da beraberinde getiren bir halk sağlığı sorunu haline geldi.
Kuzey Amerika’da kadınların yüzde 50’sinin obez olduğunu söyleyen International Hospital Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Sadık Yıldırım, Türkiye’de 30 yaşın üzerindeki erkeklerde obezite oranının yüzde 21, kadınlarda ise yüzde 43 olduğunu belirterek, “Avrupa’nın en obez ülkesi maalesef Türkiye.
Yağdan zengin beslenmenin artması, hareketsizlik, sık doğumlar, fast-food tarzı yağlı yiyeceklerin fazla miktarda ve sık tüketilir olması bu gerçeği ortaya çıkardı” diye konuştu.
Obezitenin ölçülebilmesi için çeşitli kriterler kullanılıyor. Bunlardan biri de “Vücut Kitle İndeksi” denilen hesaplama türü. Vücut kitle indeksi kişinin kilosunun boyunun karesine bölünmesiyle elde ediliyor.
Eğer bu değer 18’in altında çıktıysa zayıf, 19-20 çıktıysa normal kilolu, 24-30 arasındaysa fazla kilolu, 30-40 arasındaysa aşırı kilolu, 40’ı aştıysa morbid obez (hastalıklı şişmanlık) deniliyor. Diğer bir kriter vücuttaki yağ oranıdır. Kadınlarda yağ oranı daha çoktur. Erkeklerde vücudun yüzde 15-18'i, kadınlarda yüzde 20-25'ini yağ oluşturuyor.
Şişmanlık başka hastalıkları da çağırıyor
Kişi şişman olmakla farklı birçok hastalığı da vücuduna davet etmiş oluyor. Bu hastalıklar arasında kalp, tip 2 diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi, eklem hastalıkları, safra kesesi, pankreas hastalıkları, psikiyatrik bozukluklar, depresyon, sosyal problemler, cinsel sorunlar bulunuyor.
Bunlar insanın yaşam kalitesinde önemli yer tutuyor. Şişmanlık bir tümör gibi kabul edilip, ciddi hastalık olarak ele alınarak tedavisi mutlaka yapılmalı. Çünkü şişmanlık aynı zamanda, kolon ve meme kanseri gibi ciddi kanser türlerinin de ortaya çıkmasına neden oluyor.
SGK şişmanlık tedavisinin bir kısmını karşılayabiliyor
Şişman kişilerin tedavisinde farklı disiplinlerden hekimlerin de tedavide önemli rolü vardır. Şişmanlık tek bir hekimin verdiği tedaviyle çözülebilecek bir durum değildir. Tedavide mutlaka muldisipliner bir yaklaşım gerekir. Tedavi ekibinde endokrinoloji, psikiyatri, gastroenteroloji, fizik tedavi ve obezite ile uğraşan genel cerrahi uzmanları yer almalıdır.
Bir hastayı morbid obezite nedeniyle ameliyat etmeden önce mutlaka medikal ve diğer tedavi yöntemlerinin uygulanmasına özen gösterdiklerini belirten Doç. Dr. Sadık Yıldırım, “Hastaya özellikle diyet tedavisinin uygulanması, psikiyatrik tedavi desteği verilmesi büyük önem taşıyor. Morbid obezitede ameliyattan sonra da bazı psikiyatrik sorunlar oluşabiliyor. Bu sorunlara psikiyatrik yaklaşım önem taşıyor. Multidisipliner organizasyon çok iyi kurulmalı, uygun tedavi birlikte verilmelidir. International Hospital’da bu multidisipliner yaklaşımın altyapısı kurulmuş durumda.” diye konuştu.
Tedavide hastaların maddi gücünün de önem taşıdığını, SGK’nın bu tedavinin bir kısmını ödediğini ancak özel sigortaların obezite tedavisinin bedelini karşılamadığını belirten Dr. Yıldırım, “Obez hastaların tek derdi şişmanlık değil. İlave birçok başka hastalıklar da birlikte bulunduğu için, aslında sigortalar için obezite cerrahisi gideri karşılanmayan hastaların, genel tedavi maliyeti yükseliyor.” dedi