Grip türleri arasındaki farkı ayırt etmek giderek güçleşiyor. Özellikle mevsimsel grip ile domuz gribi arasındaki farkları ayırt etmek, hem toplum, hem de sağlık çalışanları açısından gerekli tedavileri hızla başlatabilmek için kritik bir önem taşıyor.
Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Cem Sungur, “Mevsimsel influenza aşısı domuz gribine karşı koruyucu değildir ama belirtilerini anlamak açısından faydası dokunabilir” diyor.
Altı ay gibi kısa bir sürede dünya genelinde büyük bir paniğe neden olan “Domuz Gribi” yani influenza A (H1N1) bu kışın en büyük salgınlarından biri olacak gibi görünüyor. Kış mevsiminin gelmesiyle özellikle mevsimsel griple domuz gribini birbirinden ayırt etmenin zor olacağına dikkat çeken Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Cem Sungur, “Eğer mevsimsel Influenza aşısını olması gereken kişiler şimdiden aşılanmazsa, toplumda her iki enfeksiyonun bir arada yaygınlaşması birçok sorun yaratacak” dedi.
Domuz gribi vakası için olağan grip aşısının koruyucu olmayacağını ancak bu hastalıkla mevsimsel gribin ayırt edilmesinde yardımcı olacağına dikkat çeken Prof. Dr. Cem Sungur, hastalıkla ilgili soruları şöyle yanıtladı.
Sizce influenza A (H1N1) tanısında güçlükler yaşanacak mı?
Ülkemiz açısından düşünüldüğünde, konuşma dilimize yerleşmiş olan “grip” teriminden kaynaklanan yanlış anlamalar olabilir. Grip denildiğine nezleden zatürreye kadar değişen her türlü solunum yolu enfeksiyonu anlatılmaya çalışılıyor. İnfluenza A (H1N1) ise belirli bir virüsün neden olduğu, temel olarak solunum sisteminde görünen ama vücudun tümünde sorunların başgöstermesiyle kendisini belli eden bir enfeksiyondur. Salgın sırasında olası hastaların belirlenip tedavi ve önlemlerin bir an önce başlatılabilmesi için standart tanımlar kullanılır. Bu nedenle influenza belirtilerinin hem toplum hem de sağlık çalışanları tarafından çok iyi bilinmesi gerekiyor. Aksi taktirde gereksiz panikler yaşanabilir ve sağlık sistemi aşırı yüklenebilir.
Tedavisinde sorunlarla karşılaşılacak mı?
Virüsler ve bakteriler arasındaki farkın çok iyi anlaşılmaması sorunlara neden olabilir. Söz konusu salgına influenza virüsü neden oluyor ve antibiyotikler virüslere hiçbir etki göstermiyor. Bu nedenle gereksiz yere antibiyotik kullanılması, hem yalancı bir güven hissi uyandırdığından, hem de yan etkilere neden olacağından tedavide aksama ve gecikmelere neden olabilir.
Mevsimsel grip aşısının koruyucu bir etkisi olacak mı?
Mevsimsel influenza her yıl olduğu gibi tatil bitip okullar başlayınca toplumda yaygınlaşacak. Yıllardır olageldiğimiz grip aşısının bu yeni virüs açısından koruyuculuğu yok. Ama bu sene mevsimsel grip aşısının değeri her zamankinden daha fazla. Mevsimsel influenza ile bütün dünyada yaygınlaşan influenza A (H1N1) enfeksiyonunu birbirinden ayırt etmek zor olacak. Eğer mevsimsel Influenza aşısını olması gereken kişiler, şimdiden aşılanmazsa, toplumda her iki enfeksiyonun bir arada yaygınlaşması birçok sorun yaratacak.
Genelde influenzanın, özelde domuz gribinin en korkulan komplikasyonu hangisi?
Influenza virüsleri vücuda girdikleri zaman solunum sistemi hücrelerine yerleşerek hasar meydana getirmeye başlıyorlar. Ayrıca vücudun bağışıklık sistemini uyararak iltihaplanma yapan birçok kimyasal maddenin üretilmesine neden oluyorlar. Bu kimyasal maddeler zaten hasarlı solunum sistemine ulaşınca solunum yolları tıkanıyor, vücuda oksijen alınamaz oluyor ve solunum yetmezliği gelişiyor. Yoğun bakım ortamında ve bir solunum aygıtı aracılığıyla tedavi gerektiren bu sorun influenza sonucu gelişen ölümlerin asıl nedenidir. Şu ana kadar Güney Amerika, Avustralya ve ABD’de hastalanan insanlardan elde edilen veriler, solunum yetmezliği açısından özellikle risk altında olan bazı insanların olduğunu gösteriyor:
1) Gebeler
2) Lohusalık dönemindeki kadınlar
3) Kilosu fazla olan insanlar (obez kişiler)
4) Virüsün dolaşım sistemine çok miktarda geçtiği ve başka sağlık sorunları olanlar.
Dolayısıyla Influenza A (H1N1) aşısı kullanıma girdiğinde öncelik tanınacak bireyler de bu tanıma uyan kişiler olacak.
Yeni influenza virüsü akciğerler dışındaki organlarda sorun yaratabiliyor mu?
Influenza A (H1N1) virüsünün salgın yaptığı ülkelerdeki deneyimler, ikinci önemli komplikasyonun çocuklarda görülen merkezi sinir sistemi sorunları olduğunu gösteriyor. Özellikle beyin dokusunun iltihaplanması anlamına gelen “ansefalit” geliştiği zaman, hastalar genellikle kaybediliyor. Bu nedenle Influenza enfeksiyonu sırasında bilinç durumunda değişiklik, havale veya vücudunun bir bölgesinde güçsüzlük gelişen hastaların hemen bir sağlık merkezine başvurmaları gerekiyor.
Ateş, influenzanın en önemli belirtisi.
Tedavisinde nelere dikkat edilmeli?
16 yaşından küçük çocukların ve emziren annelerin ateşi düşürmek için aspirin veya aspirin içeren ilaçları almamaları gerekiyor. Çünkü aspirin alındığında, ender olarak ortaya çıkan ama geliştiği zaman da ölümcül olabilen bir başka hastalık, Reye Sendromu, ortaya çıkıyor.
Influenza başka enfeksiyonlara yatkınlık yaratıyor mu?
Yine ülkemizde daha yoğun yaşanması beklenen sorunlardan birisi de influenzanın hasar verdiği solunum sisteminde gelişen zatürreler. Hastaların Influenza’yı atlatmalarının hemen arkasından ortaya çıkan ikinci bir ateşlenme ve balgamla birlikte olan öksürük bu önemli sorunun habercisi. Ülkemizde yüksek orandaki sigara tüketimi sonucu gelişen kronik solunum yolu hastalıkları bu soruna yatkınlığı daha da artırıyor.