Türkiye'de ilk kez yeni bir üretim tekniği uygulanarak laboratuvar ortamında kanserli organdan, kanser kök hücresi oluşturuldu.
Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve ATİ Teknoloji Hücresel Tedavi Ürünleri Üretim Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Murat Ertürk, merkezde gerçekleştirilen bu çalışmanın, kanser hastalığının nüksetmesine neden olan kök hücrelere karşı aşı geliştirilmesinde önemli bir adım olduğunu bildirdi.
Çalışmayla ilgili bilgi veren Ertürk, kanser araştırmalarının önemli bir kısmının ''neden ilaç (kemoterapi) ve radyasyon tedavisine rağmen kanser hücreleri vücuttan temizlenemiyor'' sorusu üzerine yoğunlaştığını söyledi.
Uzmanların, artık bunun, mevcut tedavi yöntemlerine direnç gösteren ''kanser kök hücreleri''nden kaynaklandığı konusunda hem fikir olduğunu dile getiren Ertürk, ''Nitekim kanserli doku laboratuvar ortamında incelendiğinde, tümör kitlesini oluşturan hücrelerin on binde birinin bu kanser kök hücrelerini içerdiği görüldü'' diye konuştu.
Araştırmacıların, hemen hemen tüm kanser olgularında varlığı gösterilen bu kök hücreleri öldürebilecek yeni tedavi yöntemleri geliştirerek, kanser hastalığına kökten çare bulabileceklerine inandıklarını ifade eden Ertürk, üzerinde çalışılan yöntemlerden bazılarının da vücudun savunma hücrelerinden olan ''dendritik'' adı verilen hücreler ile bu kanser kök hücrelerinin vücut dışında tanıştırılmaları üzerine yoğunlaştığını belirtti.
Bununla, savunma hücrelerinin bir anlamda dışarıda kanser hücrelerine karşı eğitildikten sonra, kanser kök hücreleri ile savaşmak için tekrar aşı şeklinde vücuda geri verilmesinin hedeflendiğini kaydeden Ertürk, deneysel dendritik hücre aşısı tasarım çalışmasıyla ilgili şu bilgileri aktardı:
''Bu çalışmayla yeni bir üretim tekniği uygulanarak ülkemizde ilk defa kanserli organdan kanser kök hücresi oluşturuldu. Bağırsak tümör kitlesini laboratuvar ortamında çeşitli işlemlere tabi tuttuktan sonra yeni bir yöntem uygulayarak tümör kitlesini oluşturan hücreleri üreten asıl kanser kök hücresini elde edebildik. Çalışmalarımızı dünya standartlarında yüksek güvenlikli laboratuvar ortamında yürütüyoruz. Geliştirdiğimiz yöntemle mide, beyin, meme, rahim, lenfoma ve benzeri kanser türlerinde de kök hücreleri kolayca elde edebileceğiz.''
-''HEDEFİMİZ AŞI GELİŞTİRMEK''-
Amaçlarının, kemoterapi ve radyasyon tedavisi ile öldürülemeyen ve bu sebeple de bir süre sonra tekrar kanser gelişmesine sebep olan bu kanser kök hücrelerini kullanarak aşı geliştirmek olduğunu bildiren Ertürk, bundan sonra hedeflenen gelişmeleri şu sözlerle aktardı:
''Bu aşı modelinde, önce hastanın ameliyatla alınan kanser dokusu laboratuvarda işleme tutulduktan sonra kanser kitlesi içerisinde az sayıda bulunan ve tedavi sonrasında tekrar kanserin büyümesine neden olan asıl ana hücreler elde edilecek ve çok özel laboratuvar şartlarında çoğaltıldıktan sonra dondurularak saklanacak. Kanser kök hücresinin elde edildiği hasta, ilaç veya radyasyon tedavisini tamamladıktan bir süre sonra bir miktar kan verecek. Daha sonra özel laboratuvar şartlarında bu kan içerisinde bulunan, hastanın kendisine ait, dendritik hücre adı verilen savunma hücreleri elde edilecek. Hastadan elde edilen ve sayıları milyonlarca olan bu savunma hücreleri yine laboratuvar ortamında daha önceden hastadan elde edilen kanser kök hücreleri ile tanıştırıldıktan sonra hastaya aşı olarak verilecek.''
Prof. Dr. Murat Ertürk, ''Bu sayede kanser kök hücresine özgü öldürücü lenfositler ilaca ve radyasyona dahi direnç gösteren asıl kanser hücrelerini öldürebilecekler'' dedi.
-''KANSER HÜCRELERİ DE BİÇİLEN ÇİMLER GİBİ TEKRAR BÜYÜYOR''-
Hücresel Tedavi Derneği Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Kemik İliği ve Kök Hücre Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Osman İlhan da yeni çalışmaya ilişkin yaptığı değerlendirmede, dünyada artık ''Targeted'' denilen, hedeflenmiş tedavinin ön plana çıktığını söyledi.
Bir çok kanser türünde kemoterapi ve radyoterapiden yanıt alınamadığına işaret eden İlhan, şu bilgileri aktardı:
''Son 2 yılda kansere yol açan kanser kök hücresinin varlığı bir çok bilimsel araştırmayla ortaya kondu. Türkiye'de düzenlenen son Hücresel Tedavi Kongresinde ve Fransa'da gerçekleştirilen Dünya Kök Hücre Toplantısında da bu konu üzerinde duruldu. Yapılan çalışmalarda, varlığı tespit edilen 18 kanser kök hücresinin kemoterapi ve ışın tedavisine dirençli olduğu saptandı.''
Işın ve kemoterapiye rağmen kanserin nüksetmesini, biçilen çimlerin tekrar büyümesine benzeten İlhan, ''Çimler biçildiğinde nasıl ki kökleri toprakta olduğu için tekrar büyüyorsa, kanser hücreleri de, bu kök hücreler yok edilemediği için bir süre sonra tekrar ortaya çıkıyor. Bu nedenle kanser kök hücresinin yok edilmesi tedavide çok önemli'' diye konuştu.
memurlar.net