Lütfen elinize bir mezura alın ve belinizi en ince yerinden ölçün. Kadınsanız bel çevreniz 80 cm’in, erkekseniz bel çevreniz 94 cm’in üzerinde ise aman dikkat diyoruz!
Dünyada yeni tanımlanan bir hastalık olan “Metabolik Sendrom” sizde de olabilir mi acaba? Bel çevreniz belirttiğimiz ölçülerin üzerinde ise, ailenizde de şeker hastalığı, kalp hastalığı, tansiyon yüksekliği gibi hastalıklar var ise biran önce genel sağlık taramasından geçmenizin vakti gelmiş demektir.
Bu sağlık taramasında, açlık kan şekerinize, açlık trigliserit düzeyinize, HDL’ye (İyi Kolesterol) ve kan basıncınıza baktırın. Açlık kan şekeriniz 100’ün, açlık trigliserit düzeyiniz 150’nin üzerinde seyrediyorsa, HDL kolesterol düzeyiniz kadınsanız 50’nin, erkekseniz 40’ın altında ise ve ölçtürdüğünüz tansiyon 130/85’in üzerinde çıkıyorsa veya tüm bu bulgulardan en az ikisi varsa, sizde de “Metabolik Sendrom” hastalığı var demektir.
Metabolik Sendromun ülkemizde görülme sıklığı kadınlarda %40, erkeklerde ise %28 oranında saptanmıştır. Genel olarak her üç kişiden biri bu hastalık için risk altındadır.
Metabolik sendromun ortaya çıkmasında genetik yatkınlık, çeşitli yağ dokusu bozuklukları, fiziksel inaktivite, fazla yağlı beslenme, sigara ve alkol tüketiminin artması gibi faktörler etkilidir. Oturarak iş yapanlarda görülme sıklığı daha fazladır.
Kalp-damar hastalıklarına, inmeye, felçlere ve şeker hastalığına direkt zemin hazırlaması nedeni ile mutlaka kontrol altına alınması gereken bir hastalıktır. Bu hastalığın ortaya çıkmasını önlemek tedavideki en önemli altın standarttır.
İşte Bu Hastalıktan Korunmanın Yolları
* Kızartılarak yapılmış yiyeceklerden, yağlı soslardan, şarküteri ürünlerinden ve cipslerden uzak durun.
* Basit şeker ve yağ oranı yüksek tatlıları (baklava, kadayıf, kremalı pastaları) nadiren ve çok kontrollü tüketin.
* Alkollü içkilere ve şekerli meşrubatlara dikkat edin. Haftada 1-2 kadeh alkol tüketin. Bunu da mümkünse kırmızı şarap olarak tercih edin. Meşrubat olarak da ayran, taze sıkılmış meyve suyu ve şekersiz bitki çayı için.
* Asla aç kalmayın. Az az, sık sık yemeye özen gösterin. Özellikle ara öğünlerde meyve ve yoğurt tüketimine özen gösterin.
* Kırmızı eti haftada 2 kez tüketin. Balık, tavuk, hindi etini daha ağırlıklı olarak tercih edin. Her yemeğinizin yanında bol bol salata yemeyi ihmal etmeyin.
* Her gün en az 30 dakika tempolu yürümeye çalışın.
* Tartı ile barışık yaşayın. Fazla kilolarınızdan kalıcı olarak kurtulun. Günlük kilo kontrolünüzü yaparak bir daha kilo almamaya çalışın.
* Yılda bir defa doktorunuza başvurarak, sağlık risk analizinizi yaptırmayı ihmal etmeyin.
İç Hastalıkları Uzmanı
Uzm. Dr. E. Ayça Kaya
anneyizbiz