Tüm Uyku Teknisyenleri Derneği (TUTDER) Başkanı Okay Erözgün, oruç tutanların uyku düzenlerinde değişikliklerin ortaya çıktığını belirtti, ''İftardan sonra uyarıcı özeliği olan çay, kahve ve sigara tüketiminde aşırıya kaçılmaması gerekir” dedi.
İftardan sonra bitki çaylarının tüketilmesini öneren Erözgün, Ramazan ayında oruç tutan kişilerin sahura kalkmaları nedeniyle uyku düzenlerinde bir takım değişimlerin yaşandığına dikkati çekti. Sahura kalkan kişilerin uykuya dalma sürelerinin uzadığını ve toplam uyku sürelerinin azaldığını ifade eden Erözgün, gece uykusunda ortaya çıkan olumsuz değişiklikler nedeniyle insanların sabahları yorgun olarak uyandıklarını söyledi.
Uykunun insanların hayati fonksiyonlarını tümüyle etkilediğine işaret eden Erözgün, ''Uyku, cinsellikten tutun da düşünmeyi ve çalışmayı da etkisi altına alıyor. Uyku hayatın bütün düzenini etkiliyor. Bu nedenle de uykuya çok değer veriyoruz ama Türk milleti olarak uykuyu çok bilinçsiz yaşıyoruz. Yatak odasında televizyon izlerken uyuyoruz, salonda uyuyoruz, gece yemek yedikten hemen sonra uyuyoruz. Bir şekilde uyku düzenini almadan, sabah yorgun bir şekilde hayata devam etmeye çalışıyoruz. Bu da gün içinde bütün işlevleri etkiliyor. İnsanlar bu nedenle daha sinirli oluyor'' dedi.
''SAHURDAN SONRA UYUMAMAYA GAYRET GÖSTERİN''
Erözgün, 30 yaşın üzerindeki bireylerin günde en az 6 saat uyumaları gerektiğini belirterek, uyunacak ortamın serin ve karanlık olması gerektiğini bildirdi. Ramazan’da uyku düzeninde bazı değişiklikler yapmak gerektiğini vurgulayan Erözgün, şunları kaydetti:
''Ramazanda sahurdan sonra uyumamaya gayret gösterin. Sahurdan sonra uyunup tekrar kalkıldığında bütün ritm bozulmuş oluyor. Bu da 10. gün sonunda etkisini göstermeye başlıyor. İnsanların bütün fonksiyonları değişmiş oluyor. İnsanların Ramazanda daha dikkatli olmaları gerekiyor, daha hafif yemek yenilmeli, iftardan sonra ve uyumadan önce en az 1 saat dinlenilmesi gerekiyor. Ramazan ayında oruç tutan kişilerin uyku düzenlerinde bir takım değişiklikler ortaya çıkıyor. İftar saatinden sonra uyarıcı özelliği olan çay, kahve ve sigara tüketiminde aşırıya kaçılmaması, bitki çaylarının tüketilmesi gerekiyor. Ramazanda normal uyku saatinden 1 ya da 1,5 saat önce yatılması gerekiyor.''
Horlama ve buna eşlik eden nefes durmaları bulunan uyku apne sendromu olan hastaların Ramazan ayında risk altına girdiklerini anlatan Erözgün, apne sendromu olan hastaların iftar ve sahurda dikkatsizce ağır yemek tüketmesinin, bu kişilerin uyku döneminde hayati riskler ortaya çıkarabileceğini savundu.
Yemek yedikten kısa bir süre sonra uykuya dalan apne sendromlu hastalarda üst solunum yolu kaslarının iyice gevşediğini ve hava pasajını kapattığını ifade eden Erözgün, ''Bu sebeple horlama şiddeti artmakta ve nefes durmalarının (apne-hipopnelerin) sürelerinde uzama ortaya çıkmaktadır. Nefes durmalarının uzaması, kandaki oksijenin de daha fazla düşmesine sebep olarak hastaların kalp ve damar hastalıkları yönünden riske girmelerine yol açmaktadır. Horlama yakınması olup, sabahları yorgun ve baş ağrısı ile uyanan kişilerin Ramazanda mideyi yormayan hafif gıdalar tüketmeleri, sahurda aşırı düzeyde yemek yememesi, sahur sonrası tekrar uyumak için yatmaması, gün içerisinde kısa süreli de olsa uyunmaması gerekiyor. Tok karnına asla uyumayın'' şeklinde konuştu.