Ramazanda reflü hastalarının kontrollü şekilde oruç tutabileceğini belirten Prof. Dr. Mehmet Ali Yerdel, düzenli ilaç kullanılması halinde bir sağlık sorununun yaşanmayacağını söyledi.
Mide içinde bulunan besin ve asidin yemek borusuna geri tepmesine verilen isim olan reflü birçok insanın hayatını olumsuz etkiliyor. Reflü Hastalığı Tanı ve Tedavi Merkezi’nden Prof. Dr. Mehmet Ali Yerdel özellikle ramazan ayında oruç sırasında ortaya çıkan rahatsızlıkla ilgili merak edilen soruları yanıtladı:
- Reflü olmak oruç tutmaya engel mi ?
Ciddi relüsü bulunan kişiler hergün ‘proton pompası baskılayıcısı’ olarak bilinen asit baskılayıcı ilaçları aksatmadan ramazan süresince de kullanmalıdır. İftarı az bir suyla bu ilacı alarak açtıkları ve doz yetersiz kalıyorsa da sahuru yine aynı ilaçla kapatmalarsa rahatlıkla oruç tutulabilir.
- Oruç reflüyü tetikler mi ?
Hayır. Reflü hastası olmanın ön koşulu yutma borusu alt ucundaki mide kapakçığının mekanik olarak gevşemesi ve bozulmasıdır. Oruç tutmak bu mekanizmayı hiç etkilemez.
- Hastalar nelere dikkat etmeli ?
Birim zamanda az yemek, mideyi tıka basa doldurmamak, son öğünden sonra en az 2 saat yatmamak, kemer-korse takmamak, asitli-gazlı içecek, baharat, çikolata, domates, alkol ve nikotinden uzak durmak reflüsü olanlar için önemli.
- Ömür boyu diyet şart mı?
Ameliyat olunmaz ise maalesef evet. Bu mekanik arızanın giderilmesi şart. Cerrahiyle tamamen ve ömür boyu kurtulmak mümkün reflüden. Zamanımızda reflü ameliyatı laparoskopik yani karnı kesmeden milimetrik deliklerden yapılabiliyor.
- Tanısı nasıl konuluyor reflü hastalığının?
Endoskopi ve PH metreyle. Hastanın şikayetlerini detaylı biçimde dinlemek şart. Asit baskılayıcı ilaçları muntazam kullandığında şikayetleri azalan ama ilaçları bırakır bırakmaz şikayetlerin (acı su, göğüs kemiği alt ve arkasında yanma) geri geldiğini anlatan bir hastanın endoskopisinde yutma borusu alt ucunda çizgisel yaralar görmemiz durumunda tanıyı 5-10 dakikada net biçimde koyuyoruz.
- Ameliyatın yan etkileri var mı?
Genel anestezi altında yapılan bir girişim ama hayati risk yok denecek kadar az. Merkezimizde 1200 civarı hasta ameliyat edildi ve hiçbir ciddi problem yaşanmadı. Ameliyat sonrası geçici olarak yaşanabilen yutma zorluğu ve geğirememe gibi sıkıntılar da artık yeni bir tekniğe adapte olduğumuz son bir iki yıldır hemen hemen hiç gözlenmiyor.
- Ameliyatı öneriyor musunuz?
Şu reflü hastası ameliyatlık, şu değil gibi bir durum yok. Tanısının doğru konulduğunu varsaydığımız tüm ‘gerçek’ reflü hastaları 7 den 70’e ameliyat olabilirler. Önlerinde ya ömür boyu ilaç alıp diyet yapmak ya da ameliyat olup tamamen hastalıktan kurtulma seçenekleri var. Dolayısıyla genç, hastalar daha çok tercin ediyor ameliyatı.
- Mutlaka ameliyat olmak zorunda dediğiniz bir hasta grubu var mı?
Yutma borusu alt ucunda ‘barrett’ diye bilinen yara gelişmiş hastalar için şart. Barrett, tamamen kontrolsüz reflü sonucu hastaların yaklaşık yüzde 6-10’unda gelişen ve o kişiyi yutma borusu alt uç kanser gelişimi açısından ciddi riske sokan bir durum. Erken evrede yakalanmış ise Barrett’in en mükemmel tedavisi reflünün cerrahi ile mutlak biçimde ortadan kaldırılmasıdır. Bir de artık ilaçların etki etmediği aşırı reflüsü bulunan kişileri sayabiliriz.
Star Gazetesi