karışık.
karışık.
* Tuttum, taa içime oturttum seni...
Ben senden mutlu bir son değil, mutlu bir sonsuzluk istemiştim. Anlamadın! Belki de seni güzelleştiren hayatın çirkinliğiydi… Bunu da ben anlamadım! Acaba benimle mutlu olduğun için mi beraberdin yoksa ben mutlu olduğum için mi? Bu sorunun da cevabını bırakmadın. Sadece gittin. Aşk ne senin bende gördüğündür ne de benim sende gördüğüm. Aşk; birlikte gördüğümüzdür sevgili. Seninle aynı değilmiş aşka bakışımız. Sen benden kusursuz bir aşk istedin, ben senden yaşanabilir bir aşk. Belki bu yüzyılın insanı değilsin diyeceksin bana ama bence aşk karşındaki insan çırılçıplakken bile gözlerini onun gözlerinden ayırmamaktır sevgili. Bu kadar temiz severken seni, koca bir hayatı kirletip terk ettin beni. Bu hayat seni unutabileceğim kadar uzun değil sevgili.
Acım mı?
Geçmedi… Alıştım sadece.
* Tuttum, taa içime oturttum seni...
hayat, sevgili denilen varlığı gelsin diye değil, öyle uzaklarda bir yerde dursun diye yaratıyor sanki...
* Tuttum, taa içime oturttum seni...
karmaşık
"Mutluluk, herkes gibi yaşarken kimse gibi olmamaktır."
heycanlııı hemde çokk
* Tuttum, taa içime oturttum seni...
efkarlı
Uzak ülkeler çekmeli seni, tanımadığın insanlar
Bütün kitapları okumak, bütün hayatları tanımak arzusuyla yanmalısın
Değişmemelisin hiç bir şeyle bir bardak su içmenin mutluluğunu
Fakat ne kadar sevinç varsa yaşamak özlemiyle dolmalısın
yorgunum birazcık
"Mutluluk, herkes gibi yaşarken kimse gibi olmamaktır."
asabi
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...