"Bütün erkekler birbirine benzer" lafında doğruluk payı büyük galiba... Kadınların erkekler hakkında gözlemlerini derleyen Rita Rudner (ABD) şu noktaları sıralıyor:
Erkekler kadar kendini ciddiye alan ve abartan bir başka yaratık yoktur.
Erkek, televizyonda maça konsantre olmasıyla takımına maç kazandıracağını düşünen tek canlıdır.
Kulağında küpe olan yeni nesil erkeklerle evlenmekte sakınca yoktur. En azından acının anlamını ve mücevherin değerini bildikleri kabul edilebilir.
Erkeklere iş yaptırmak için işin içine "tehlike unsuru" katmak gerekir.
"Aman yangın çıkmasın" dediğiniz anda, erkek, mangalın başına geçer.
Kel ve zengin olanlara dikkat edin, paranın verdiği hava basmaca, kelliğin verdiği seksiliği gölgelemesin.
Erkekler, üzerinde mümkün olduğu kadar çok düğme bulunan telefonları severler. Çok düğme olunca kendilerini büyük adam zannediyorlar (bakınız aynı masada üç telefon!).
Erkek sabahları gazeteyi ilk okuyan olmak ister, ilk siz okursanız "Ben"likleri yara alır.
Bir adamın aynada kendisine bakışından, bir başkasına ihtimam gösterme potansiyeli olup olmadığını anlarsınız.
Topluluk içinde asla bir adama bir şey öğretmeye çalışmayın. Erkekleri sadece onlarla baş başa olduğunuzda eğitebilirsiniz. Toplum önünde hep herşeyi biliyor olurlar.
Bütün erkekler kirpik kıvırma aletinden ürker, yastığın yanına koysanız tabanca zannediyorlar.
"İlişkimiz hakkında biraz konuşsak" lafı kadar erkeğin kanını donduran başka cümle yoktur.
Bütün erkekler kendilerini çok sempatik zanneder, çoğu değildir.
Bir erkek asla kadınların mayo satın almasının neden bu kadar vakit aldığını kavrayamaz.
Erkekler kendilerinin de alışverişten nefret ettiklerini bildiklerinden mağazalarda "Erkekler" bölümü hemen giriş kapısının yanındadır.
Dört adam yan yana geldiğinde spor konuşur, dört kadın yan yana geldiğinde erkekleri konuşur.
Bir erkek hiç bir aşk filmini ikinci kez izlemez.
Kadınlar "Onu gerçekten seviyor muyum, mutlu olur muyum" diye düşünürken, erkekler "Bu arabanın 240 bastığı dış görünüşünden de belli oluyordur, değil mi" türü düşüncelere dalarlar.
Eğer bir erkek "Seni ararım" dedikten sonra aramamışsa... Telefon numarasını kaybettiğinden veya öldüğünden değil, görmek istemediğinden aramıyordur.
Kocanızı tenis maçında yenerseniz aksama sırtını dönerek uyur.
Erkek sevgilinizi onun kalbini kırmadan terk etmek istiyorsanız "Senden çocuk sahibi olmak istiyorum" diyerek hedefe kestirmeden ulaşabilirsiniz.
Pantolonunun altına body giymiş bir kadının tuvalette çektiği sıkıntıyı sadece, üzerinde kayak kıyafeti varken sıkışan adam anlar.
Karısına "Kilo aldın" diyen adam, kendi durumunu (gözünüzün içine bakarak) "Bu pantolon yıkanırken daralmış" diye açıklar.
Erkeğin algılaması o kadar zayıftır ki, ağır çekimde tekrarı görmedikçe golün nasıl atıldığını anlamaz.
Genelde klasik müzik dinlemeyi seven erkekler yere tükürmez.
Erkek herşeyi unutur, kadın herşeyi hatırlar.
Erkeklere psikanaliz yapması çok daha kolaydır çünkü hiç çıkmadıklarından çocukluklarına dönmeleri gerekmez.