Ömrüm..
ah benim ördükçe sökülen, yakasız, kolsuz hırkam..
Şükrü Erbaş
Ömrüm..
ah benim ördükçe sökülen, yakasız, kolsuz hırkam..
Şükrü Erbaş
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
''Gözyaşların kurumadan gülmeye başlarsın o zaman. Çünkü bilirsinki seni artık kimse kandıramaz kolay kolay. Mutsuz insanları kandırmak zordur çünkü. Hayata her zaman kuşkulu gözlerle bakan mutsuz insanları kandırmak, herkes bilir bunu, çok ayıptır çünkü."
Emrah Serbes
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
Anneannem derdi ki;
Bak kızım utanmayan yüzden, yağmur almayan güzden, kalp inciten sözden, fırıl fırıl dönen gözden;
Tütmeyen bacadan, para isteyen hocadan, merhametsiz kocadan, laf taşıyan komşudan;
Vermeden alan elden, dua bilmeyen dilden, şükür etmeyen kalpten sakınacaksın
Ömür dediğin dalda bir kuru yaprak, er geç bir rüzgarla toprağa düşecek, onun için süren dolmadan sepetini hayırla dolduracaksın. İnsanoğlunu etten ibaret sanma bu ruhun hesabını da vereceksin...
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
Bu Yağmur
Bu yağmur, bu yağmur, bu kıldan ince,
Nefesten yumuşak, yağan bu yağmur.
Bu yağmur, bu yağmur, bir gün dinince,
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur, kanımı boğan bir iplik,
Tenimde acısız yatan bir bıçak.
Bu yağmur, yerde taş ve bende kemik,
Dayandıkça çisil çisil yağacak.
Bu yağmur, delilik vehminden üstün,
Karanlık, kovulmaz düşüncelerden.
Cinlerin beynimde yaptığı düğün,
Sulardan, seslerden ve gecelerden...
Necip Fazıl Kısakürek
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
'' Bir yolun varsa gidilecek sona bırakma…
Bir sözün varsa dilden yüreğe hiç susma…
Görmen gerekiyorsa birini git yanına…
Okşaman gereken bir yürek varsa esirgeme elini… Hayat çok zalim.
An gelir..
Elini… gözünü… yolunu… yüreğini alır senden…
O zaman istesende…
Dokunamaz…
Göremez…
Gidemez…
Söyleyemez olursun…''
Can Yücel
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
mesajıma geç cevap gelse hemen sevilmediğimi düşünecek kadar naif bir ruhum var, hasta bir ruh da olabilir. Bilemedim.
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
Özgecan Aslan da tecavüze uğradı ve katledildi...hala bu ülkede kafamız, vicdanımız rahat uyuyoruz diyen körlere duyurulur! tecavüz ve kadına şiddet haberlerinden dünyada olup bitenlere bakmaya zaman kalmıyor. üstelik tüm bunlar sadece kapının deliğinden görünenler... umarım bir gün yaşamak ve sevmek cinsel açlığınızdan çok daha önemli olur.. ve bir şey daha; hepiniz kahrolun!
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
annesinin sözleri kurşun gibi delip geçiyor...
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
Umulmadık bir kışa düşmüş kuş gibiyim.
Yağmur gibi, hüzün gibi, göç gibiyim.
Yaralarım ve bu hüzünlü avuçlarla,
Ben bugün yalnızlığım dibiyim...
-Büşra Kotan
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...