ee bir gün bana da okursun o zaman....
ee bir gün bana da okursun o zaman....
Rabbim...
Benliğimin gururundan uzak eyle beni...
AMIN...
büyük bir zevkle
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
BOŞUNA
Sen yoksun..
Boşuna yağıyor yağmur...
Birlikte ıslanmayacağız ki...
Boşuna bu nehir...
Çırpınıp pırpırlanması..
Kıyısında oturup göremeyeceğiz ki...
Uzar uzar gider..
Boşuna yorulur yollar..
Birlikte yürüyemiyeceğizki..
Özlemlerde ayrılıklar da boşuna
Öyle uzaklardayız..
Birlikte ağlayamayacağız ki
Seviyorum seni boşuna..
Boşuna yaşıyorum
Yaşamı Bölüşemiyeceğiz ki ...
Aziz NESİN
Kerem Gibi Yana Yana
Hava kurşun gibi ağır! !
Bağır
Bağır
Bağır
Bağırıyorum.
Koşun
Kurşun
Eritmeğe
Çağırıyorum...
O diyor ki bana:
— Sen kendi sesinle kül olursun ey!
Kerem
Gibi
Yana
Yana...
«Deeeert
Çok,
Hemdert
Yok»
Yüreklerin
Kulakları
Sağır...
Hava kurşun gibi ağır...
Ben diyorum ki ona:
— Kül olayım
Kerem
Gibi
Yana
Yana.
Ben yanmasam
Sen yanmasan
Biz yanmasak,
Nasıl
Çıkar
Karanlıklar
Aydınlığa..
Hava toprak gibi gebe.
Hava kurşun gibi ağır.
Bağır
Bağır
Bağır
Bağırıyorum.
Koşun
Kurşun
Eritmeğe
Çağırıyorum.....
Nazım Hikmet
yüreğin kulakları sağır...
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
Sadece kulakları sağır olsa keşke, o yürekte mantık denen şeyde yok
gözü de pembe lens takıyor
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...
ama daha bir netleşip berrak görünüyor
Ve ben alıp başımı gidince akşamları
İçinde yorgun düştüğüm bahçemden dışarı,
Biliyorum; her yol götürür beni o yöne
Yaşanmamış hayatların tersanesine...