-gördüm işte orda
-gördüm işte orda
6. yaşımız kutlu olsun!!!
Ögretmen, insan davranislarini ve yeteneklerini gelistiren bir davranis mühendisidir.
10.Yıl
Önce Okul Öncesi
#DİRENKPSS2015
koşarak kocaman sarılır..
6. yaşımız kutlu olsun!!!
Ögretmen, insan davranislarini ve yeteneklerini gelistiren bir davranis mühendisidir.
10.Yıl
Önce Okul Öncesi
#DİRENKPSS2015
Fatma hanım'a teşekkür
6. yaşımız kutlu olsun!!!
Ögretmen, insan davranislarini ve yeteneklerini gelistiren bir davranis mühendisidir.
10.Yıl
Önce Okul Öncesi
#DİRENKPSS2015
İşe gitmek üzere aceleyle kapıdan çıktım.Evraklarımın bulunduğu kocaman çantayı sürüklercesine ilerliyordum ki, küçük bir çocuğu,kaldırımın kenarına oturmuş ağlarken gördüm. İşe yetişme telaşımın yerini bir anda acıma duygusu aldı.Çocukların ağlamasına hiç dayanamazdım çünkü.Yanına yaklaştım:
-Neden ağlıyorsun küçüğüm?diye sordum.
Uzun kirpiklerinden yağmur damlaları gibi sızan gözyaşlarını ellerinin tersiyle sildi ve bana cevap verdi:
-Bunu size anlatamam.
-Sana yardım etmemi istiyorsan neler olduğunu bilmem gerekir ama, dedim.
Yüzüme uzun uzun baktıktan sonra yanıma sokuldu:
-Anneler çocuklarını bırakırlar mı?diye sordu.
Saçlarını okşadım:
-Elbette bırakmazlar,dedim.
-Ama benim annem beni bıraktı işte!dedi.
-Öyleyse tut elimi, arayalım anneni ,dedim.
Hiç itiraz etmeden minik elini elime uzattı ve elimi sımsıkı tuttu:
-Sahiden annemi bulabilir misiniz?diye sordu.
-Elbette bulacağım,dedim.
Küçük çocuk biraz rahatlamıştı.
Birlikte yol üstünde bir markete girdik.Adını bile bilmediğim bu çocuğa ne isterse alacaktım.
-Söyle bakalım,ne istersin?diye sordum..
-Hiçbir şey istemem amca!Bana annemi bul yeter,dedi.
-O zaman ben kendim için bir şeyler alayım,dedim. Pasta reyonundaki görevliden iki dilim yaş pasta istedim.Bir dilimini yemeye başladım.
- Sen de tadına bakmak ister misin?Ne kadar da taze,dedim.
Bir süre sessiz kaldı.Daha sonra minik ellerini uzatarak pastanın diğer dilimini elimden aldı. O küçücük ağzını öyle bir açtık ki,pastayı iki lokmada yuttu.Pastaların ücretini ödemek için kasaya yanaşırken suların bulunduğu dolaptan iki şişe de su aldım.
Pastanın barkotunu ve su şişelerini kasiyere uzatıp ücreti ödedikten sonra marketten dışarı çıktık.Suyun birini ona uzattım.Suyu elimden aldı ve kana kana içti.Elimi tuttu:
-Teşekkür ederim amca.Şimdi de annemi arayalım,dedi.
Küçük çocuk biraz daha rahatlamıştı.Kısa bir süre sonra hoplaya hoplaya yürümeye başladı.Yol boyunca ona verdiğim sözü yerine nasıl getirebileceğimi düşündüm ve kararımı verdim:Onu en yakın karakola götürecektim.Ben böyle düşünürken,küçük çocuk,karşı kaldırımda elindeki rengarenk balonlarla yürüyen baloncuyu gösterdi bana.
-Amcaaa!Bak,ne güzel balonlar bunlar ,dedi.
Birlikte baloncunun olduğu kaldırıma geçtik.Baloncuya:
-En güzel ve en büyük balonu istiyorum,dedim
Küçük çocuk yerinde zıplamaya başladı.Balonları görünce bir an annesini unuttuğunu sandım.Ama yanılmıştım.
-Annem de bana her zaman en büyük balonu alırdı,dedi.
Baloncu, mavi renkli kocaman bir balonun ipini küçük çocuğa uzattı:
-İşte bu balon balonlarımın en büyüğü ve en güzeli.Ama uçmaması için ipini sıkı tutmalısın,dedi küçük çocuğa.Sonra da o ana kadar benim aklıma gelmeyen bir soru sordu:
-Bu güzel balonun sahibi olan sevimli bir çocuk bana adını söyler mi caba?
-Benim adım,Kerem,dedi küçük çocuk.
Bir anda işe geç kaldığımı fark ettim.En yakın karakol da bulunduğumuz yere mesafelerce uzaktaydı.En iyisi onu önce iş yerime götüreyim diye düşündüm.Birlikte otobüse bindik.Yol boyunca Kerem hiç konuşmadı.
İş yerine geldiğimde birikmiş işleri toparladım ve müdürüme durumu anlatarak o gün için izin istedim.
Kerem’le birlikte karakola geldik.Görevli polislerden masada oturan polis bizi görünce ayağı kalktı,yanındaki polise:
Kadının aradığı çocuk bu olmalı,tıpkı tarif ettiği gibi,dedi.Bu sözü duyunca sevindim.
Kerem’le bana yer gösterdiler,oturduk.Bu arada ben olanları anlatırken kapıdan heyecan ve telaş içerisinde, saçı başı darmadağın olmuş bir kadın girdi. Kerem bir anda yanımdan fırlayarak kadına doğru koştu ve ona sarıldı.Bir yandan da:
-Lütfen anne!Beni bir daha terk etme,diye hıçkırarak ağlıyordu.Kadının ve Kerem’in gözyaşları karşısında ben de ağlamaya başladım.Annemi çok özlemiştim çünkü.
“Ahhh annem, ahhhh!Şu an yanımda olsan ben de sana sarılsam, diye geçirdim içimden…
Karakolda öğrendim, Kerem’i annesi terk etmemiş aslında.Annesi alışverişe daldığı bir sırada Kerem,kalabalığın içerisinde annesini kaybetmiş…
Kerem ve annesi bana teşekkür ettikten sonra karakoldan birlikte ayrıldık.
Kerem,yol ayrımına gelene kadar elimden tuttu.Onu, yanaklarından öperek uğurladım.
O gün güzel bir buluşmaya vesile olduğum için çok mutlu olmuştum.
BU ÖYKÜ,ÖNCE OKUL ÖNCESİ YAZAR KADROSU TARAFINDAN OLUŞTURUL MUŞTUR.
Konu Ülkü DUYSAK tarafından (31.Temmuz.2010 Saat 00:02 ) değiştirilmiştir.
<center><marquee behavior=alternate>ÖNCE OKUL ÖNCESİ 2 YAŞINDA!</marquee><br><a
******ESERLERİM KULLANILDIĞINDA, ALTINA ADIMIN EKLENMESİNİ RİCA EDİYORUM******
ÖYKÜ TAMAMLANMIŞTIR;ANCAK ÖYKÜYE BİR İSİM GEREKMEKTEDİR.İSİM ANNELİĞİNİ DE EMEL ÖĞRETMENE BIRAKIYORUM.NE DERSİNİZ SEVGİLİ ÖĞRETMENLERİM?
<center><marquee behavior=alternate>ÖNCE OKUL ÖNCESİ 2 YAŞINDA!</marquee><br><a
******ESERLERİM KULLANILDIĞINDA, ALTINA ADIMIN EKLENMESİNİ RİCA EDİYORUM******
GÜNCEL
<center><marquee behavior=alternate>ÖNCE OKUL ÖNCESİ 2 YAŞINDA!</marquee><br><a
******ESERLERİM KULLANILDIĞINDA, ALTINA ADIMIN EKLENMESİNİ RİCA EDİYORUM******