Uyku aradığım da bulamadığım gecelerde bir pencere kenarına oturup rüzgarın yapraklarla dansını seyrederim.. savrulmuşluğu, yorgunluğu , boş vermeyi, her şeyi yapraklardan dinlerim.
Bazense sevmeyi sevilmeyi.. anlatılar bana..
Bir aşk filmi seyretmek gibi..yaprak dala aşık dal yaprağa vurgun .. rüzgarsa araya girer ve hikaye başlar..
Rüzgar bütün gücüyle savurmak isterken yaprağı ,yaprak kopmak istemez. var gücüyle tutunur dala .. dalla arasında küçücük bir bağ vardır. Eğer bu bağ sağlamsa yaprak kopmaz dayanır. Yok yıpranmışsa çaresi yok koparır götürür rüzgar.. yaprak dalından ayrı yaşayamaz yitirir benliğini, kurur . toprağa karışır kaybolur.
Dal ise gidenin ardından hüzne bürünmüştür renksizdir şimdi yalnızdır yapraksızdır..
Ben dalından ayrı düşen yaprak ,sense...boşver......bu hikayede sen ve ben gibi yarım..