Dünyaya gelişimin üzerinden iki gün geçti henüz.Teninin ve ellerinin sıcaklığına hissedemeden daha, beni soğuk bir gecenin karanlığında bırakıp gittin anne. ”Anne…” Ben bu kelimeyi belki de sana hiç söyleyemeyeceğim. Anne sıcaklığı nasıl bir şeydir,bilemeyeceğim.
Beni içine yerleştirdiğin kutu çok soğuk. Gecenin ayazı değiyor bedenime ve ben çok üşüyorum. Acıktım da… Altıma eğreti bir şekilde bağladığın bez de ıslak. Galiba donacağım.Yanıma biberonda bıraktığın süt de soğumuştur.Soğumasa bile ellerimi uzatıp alamam ki… Sana ihtiyacım var anne. Sıcaklığını hissetmek, kokunu duymak istiyorum. Gecenin karanlığında duyabildiklerim ise sadece rüzgârın uğultusu ve çığlıklarım.
Beni istemiyorsun… Ama neden? Ne olursa olsun beni dünyaya getir demedim ki sana. Madem dünyaya getirdin, şimdi niye sırtını dönüyorsun bana. Sen bu kadar acımasız olamazsın anne. Eğer acımasız biri olsaydın, beni dokuz ay karnında taşımaz ve her hareket edişimde heyecanlanmazdın.
Belki çığlığımı birileri duyup beni donmaktan kurtaracak;ama seni hiçbir zaman göremeyeceğim. “Annen seni yıllar önce, bir kutunun içinde, gecenin ayazına terk etmiş.” demeyecekler belki; benden saklayacaklar. Belki de bir çocuk yuvasında büyüyeceğim. Bir anne- baba gelir de beni de evine götürür, diye umut bağlayacağım her yeni güne.18 yaşıma bastığımda sokaklara terk edileceğim yeniden. Sen benden büyüksün ve bunları biliyorsun. Öyleyse canından bir parça olan beni, niçin soğuk bir kış günü, bir karton kutunun içinde sokağa bırakıyorsun? Şu an sadece kendi kulaklarımın duyduğu çığlıklarım, gün gelir de başka kulakları sağır edecek kadar korkunç bir hâl alırsa kim zararlı çıkar, hiç düşündün mü?
Geri dön ve beni kucağına al lütfen. Özel yatak da istemiyorum senden. Cicili bicili zıbınlar da istemiyorum. Küçük küçük patikler de. Bana sıcacık kucağını aç yeter. Ben sana hiçbir şey yapmadım ki… Beni burada bırakma anne. Seni seviyorum ve geri dönüp beni kucağına almanı bekliyorum. Ellerini uzat anne. Senin yanında büyümek istiyorum. Sana her Anneler Gününde “seni seviyorum anneciğim “demek istiyorum. İstersen hiç oyuncak alma bana. Ben oyuncaksız büyümeye de razıyım.Yeter ki yanında olayım.Yeter ki senin sıcaklığını duyayım.
Üşüyorum… Beni içine yerleştirdiğin kutu çok soğuk . Dudaklarım titremeye başladı . Galiba donuyorum… Ellerini uzat anne… SENİ SEVİYORUM.
ÜLKÜ DUYSAK