Allah'ın Emri ile Evlendiler, İl Emri Olmadığı için Ayrılar
Eğitim camiasının en önemli sorunu “Sözleşmeli Öğretmenlik”, sözleşmeli öğretmenlerin ise en önemli sorunu “EŞLERİNE KAVUŞAMAMAK”tır. Anayasa ile korunmuş temel haklarından bile mahrum bırakılan sözleşmeli öğretmenlerin bu dramı, artık tehlikeli boyutlara tırmanmaktatır.
En son yapılan eş durumu atamalarında kontenjanların eskiye göre daha da arttırılmış olması bu soruna sadece pansuman olmuş, tam olarak çözememiştir. Bu sorunun kökten çözülmesi Milli Eğitim Bakanlığının en acil ve öncelikli konusu olmalıdır. Nasıl bir yöntem geliştirilecekse geliştirilsin bu sorun derhal çözümlensin.
Çünkü aldığımız mailler bu konunun bir dram bir trajedi haline dönüştüğünü göstermektedir. Konunun vehametini anlatmak için kelimelerin kiyafetsiz kaldığı noktasındayız. Annesiz babasız büyüyen çocuklar, eşlerinden ayrı kalan insanlar bu toplumun fertleridir. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme’den sorumlu bakan olarak geçmişte görev yapmış bayan bakan, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü yapmış bayan müsteşar bu sorunu en iyi anlayacak kişilerdir. Bu yüzden hemen gereğini yapılmalıdır.
Sorunun çözümü noktasında:
1-Sözleşmeli öğretmenlerin kadroya alınması
2-Bakanlığın emeklilik ve değişik nedenlerle boşalmış kadrolarda dahil olmak üzere tüm münhal kadroları ilan ederek yeniden bir eş durumu tayin imkanı sağlaması.
3-Sözleşmelilere İL EMRİ uygulamasını getirmesi
gerekmektedir.
Her yerde Askerlik, doğum ve diğer nedenlerle kısa sürede olsa öğretmen ihtiyacı olmaktadır. İl emri uygulaması ile ilde münhal kurum açılana kadar bu öğretmenler görevlendirme çalışabilir.
Her ilde bir şekilde ücretli öğretmen çalıştığı düşünülürsek il emri ile gelen öğretmenler için bir okul bulmak zor olmayacaktır.
Son söz olarak sorunun geldiği durumu görmek açısından bizlere gönderilen bazı sözleşmeli öğretmenlerin maili virgülüne dokunmadan yayımlıyoruz.
Muhsin Bey;
2010-2 Haziran eş durumu ataması oldu.950 gün hizmet sürem ve 57 hizmet puanım var. Ankara,Mersin,İzmir,Antalya gibi birçok il eş durumu atamasında sınırlı kontejan aldı. 3 yıldır eş durumu ataması başvurusu yapıyoruz bu seferde olmadı. Ne yapmalıyız bilemiyorum. Büyük umutlar, beklentiler,hayaller hepsi bitti. Zorla evlendik,yuvamızı kurduk. Manen çökmüş durumdayız. Eğer ek atama olmazsa,yapılmazsa, ya eşimden yada işimdan olacağım. Sözleşmeli öğretmen olabilirim ama öğretmenim. Zorluklar içerisinde öğrencilerim için yılmadan çalıştım. Ben sevgi göremedim ama onlara sevgi aşıladım. Ailemde uzak aile kuramadım,onlara ailenin önemini,ailenin değerini anlattım. 3 tane liseden ayrılan öğrencime eğitiminönemini anlattım, açık lisede olsa okuma isteklerini arttırdım. Okuma isteği ile bu döneme geldim,işim oldu eşimden ayrı kaldım. Ne tatil,ne bayram, ne cenaze,ne düğün,ne mutluluk,ne huzur,ne de sağlık...evet ruhen çökmüş bir bedenden ne kadar sağlıklı bireyler olabiliriz??Şuan çaresiz bir kuş gibi çırpınmaya çalışıyorum.Mutluluk lügatımızdan çıktı.Yaşamak için yemek, uaşamak için nefes almak bu olsa gerek.Duygularımın hüznümün kelimeyle ifadesi yok,Yaşamak isteği ise kalmadı.Manen çöküşün ardından Şuan ayda 700 tl kredi borcu ödüyoruz. 2 ayrı ev 2 ayrı maddi külfet.Düğünden sonra toparlanamadık,tatil nedir zaten bilmiyoruz. Biz madden ve manen bu ağırlığı daha ne kadar taşıyabiliriz..Sesimizi duysunlar, bizleri ailelerimizden ayrı bırakmasınlar.Çünkü eşim ve ben artık umudumuzu yitirdik.Şuan tek isteğimiz Sözleşmeli öğretmenlere ek eş durumu ataması temmuz ayında yapılması olabilir.Bunun için bize destek olun,yardım edin.Sorunlu illerinde sorunu çözülsün ve eşine kavuşmayan 1 öğretmen kalmasın,il emri gelsin,Allahın emri ile kurduğumuz yuvamız il emri ile dağılmasın..Saygılar...
Bir diğer okuyucumuz
Haziran eş durumu ataması yapıldı. Sonuç tekrardan hüsran. Ümidimiz bitti, dağılmak üzereyiz.903 gün hizmet süresi ile eşim yanıma 5. kez eş durumu başvurusundan sonra yine gelemedi. 2,5 yıllık görevinin ardından, 5 kez atama istememize rağmen tekrardan olmadı. 5 kez hüzün,5 kez yıkım, 5 kez umutların sönmesi. Eşimin suçu öğretmen olmak benim suçumda eşimi sevmek mi?Dün akşam eşim sinir krizi geçirdi. Ağlamaktan bayılacak hale geldi. 1gün içinde sanki 50 yıl yaşlandı. Önemli derecede sinirlerin gergin olması sonucu kavga ettik. Şuan eşim bana eşim gibi değil.yıkılmış ümitleri dağılmış, sanki hayata küsmüş. Mersin, Antalya, Ankara,izmir i isteyen eşlerin suçu NEDİR?Dağılmak üzere olan ailemizi kim toparlayacak? Aile bütünlüğümüz yeniden nasıl sağlanacak?Sözleşmeli öğretmen olmanın bedelini eşim çok ağır ödüyor.Annesi babası kardeşleri ve ben onu kaybetmekten korkuyoruz.Görevini bırak gel diyoruz. 3 yıllık meslek yaşantısından sonra yapmıyor. Ne yapayım?eşimden mi olayım eşim benden mi olsun?Bizlere destek olun.Dağılacak olan yuvalarımız ard arda yaşanan hüzünlerle daha da yıpranmadan ayağa kalkalım. sözleşmeli öğretmenlerin eş durumu ek ataması olsun. Saygılar
MEMURDAN.NET