Taraftar ve Daum
Spor yazarları Fenerbahçe'nin galibiyetinde etkili olan 2 faktörün altını böyle çizdi. Önceliği seyircinin müthiş baskısına veren gazeteciler, Alman hocanın taktik savaşını kazandığını ifade etti.
Fenerbahçe hem oynamaya çalıştı hem de oynatmadı. Panik atak oynayan takım Galatasaray’dı. Hem de son 10 yılın özgüveni en yüksek, Kadıköy sendromu en az olan takımı. Alex maçı koparan, maça mührünü vuran ustalar ustası ayaktı. Carlos’un ‘feyk asist’ini sağ ayağıyla, kendi yarattığı penaltıyı da soluyla gole çevirdi. Leo’nun 2. ikramını geri çevirmedi.
Hasan Ali Atasoy (Fanatik)
Fener’in ve Daum’un yapamadığı en önemli şey skor 2-1 iken ve rakip 10 kişiyken geride beklemekti. Saracoğlu hakikaten Türkiye’nin en ciddi deplasmanı, özellikle de Galatasaray için. Tribünler müthiş bir konsantrasyon içinde, takımı sürekli ateşliyorlar. Fenerbahçe bu desteğin ve ortaya koyduğu müthiş mücadelenin karşılığında çok daha rahat bir galibiyet elde etmeliydi.
Rıdvan Dilmen (Milliyet)
Üzerinde durulması gereken Fener’in planıydı. Evinde 9 senelik bariz üstünlükle sahaya çıkan Fenerbahçe’nin teknik direktörü tedbiri alandı, 9 senenin mağlubu ise, 9 hafta ne oynadıysa aynısıyla sahadaydı. Türk hocalar dahil en kurt teknik adamı kazanma planını çok rahat uyguladı. Bu oyunu beğenmeme lüksümüz var, ama istediğini bu kadar iyi yapabildiği için de Daum saygıyı hakediyor.
Mehmet Demirkol (Fanatik)
İlginç bir derbi oldu. İlk kez ısınırken futbolcuların birbirleriyle kavga ettiğini gördüm. Gerginliğin tavan yaptığı bu derbide Alex 2 golüyle Fener’i öne geçirirken, hiç olmayacak şekilde, Volkan kornerden gelen topu Hakan’ın önüne indirerek Galatasaray’ın golüne davetiye çıkardı. Keita’nın, Carlos’a yumruk atıp kırmızı kart görmesi Fener’i kazanırken daha da rahatlattı.
Ziya Şengül (Star)
Futbol ciddiyet, disiplin, birliktelik ve yardımlaşma isteyen bir oyun çoktandır. Yaşa, başa bakmaz, alış-verişe bakar! Çalım fazla itibarlı değildir, tek top iş görür ama! Akıl, tecrübe, sükunet, sonunda illa ki yetenek; herkes en az 7-8 kilometre koşuyor nasılsa... ‘Kara tren’ geçer gider Kadıköy’den dün akşam olduğu gibi. Ne düdüğü çok ses getirir, ne dumanı iz bırakır uzun süre arkada! Carlos yaşlanır ve hatta ölür bir gün ama, unutulmaz. Öyle iki pas, üç orta ile de efsane olunmaz...
Tamer Bağlan (Fanatik)
10 yıldır Saracoğlu’nu çıkılmaz yapan, maçın da baş aktörüydü. Golleri ve ustalığıyla Alex ışıldayacaktır ama Galatasaray oyuncuları için çim zemini “bataklık” haline getiren güç tribünlere aitti. Elindekileri sahaya atmakla, kendini taraftar sananları da barındıran o müthiş güç, 10 yıllık süreci; istikrar damgasından kurtararak, artık geleneklerin arasına soktu.
Gürcan Bilgiç (Sabah)
Sakin olan iyi oynayan kazandı. Galatasaray 10 yıl daha geçse bu kafa ile kazanamaz. Galatasaray gerginlikten, Fenerbahçe de kazanma moraliyle, hep sahadan başı dik çıkıyor. Sonuç mu! Dersini iyi çalışan Daum, tecrübesi ve ustaca kurduğu tuzaklarla Galatasaray’ı bir kez daha yendi. kolay olur, yeneriz dedi, öyle de oldu.
Alaattin Metin (Akşam)
Alex’in 2 gol atmasının sırrı basit. Onun yerine Kazım, Emre, Cristian koştu. Diri kaldı, önde durdu ve tabelayı yazan adamdı. Arda, Elano, Keita gibi ‘hormonlu yıldızlar’ın olduğu bir maçta dünya yıldızı Santos, Güiza yedekken yine ‘10 numara’lık skor adamlığı rolünü kaptı. Skor aslında 3-1 değil de daha farklı (5-1) olmalıydı. Özetle; F.Bahçe derbiyi hak etti.
Hakan Yaşar (Vatan)
Futbolun kurallarını Fenerbahçe daha doğru uyguladı ve hakederek kazandı. Fenerbahçe Stadı’na gelen takımlar hem seyirci kapasitesinden hem de seyircinin sahaya yakın olmasından dolayı çok baskı yiyorlar. Eğer Galatasaray ve Beşiktaş takımları biran evvel buna benzer stat yapamazlarsa Fenerbahçe malı alır, götürür gider.
Erman Toroğlu (Hürriyet)
KAYNAK: fanatik.ekolay.net