Şark Meselesi nedir? Şark Meselesi (Sorunu) önemi, neden meydana gelmiştir? Şark Meselesi hakkında bilgi.

Batı devletlerinin, Osmanlı İmparatorluğunun bölüşülmesi, ortadan kaldırılması çabalarının yarattığı meselesidir.

Ord. Prof. Enver Ziya Karal (Osmanlı Tarihi, C.V. sayfa 203-204) Şark Meselesini şöyle ifade eder:

“Şark Meselesi” politika terimidir, ilkin 1815’te Viyana Kongresi’nde kullanıldı ve ondan sonra siyaset adamlarıyla tarihçiler nezdinde kredi kazandı. Genel olarak, Şark Meselesinin ortaya çıkışı ve mana kazanması şöyle oldu:

Viyana Kongresi Napoleon Bonapartın altüst ettiği Avrupa haritasını düzene koymak için toplandığı sıralarda Rus Çarı Aleksandr, kongre delegelerini Rum davasıyla ilgilendirmek istedi. Rusya’nın genişlemesini daima endişe ile sark_meselesikarşılamış olan İngiltere’nin tesiriyle bu konu üzerinde görüşmeler yapılması reddedildi. Buna rağmen Rus delegeler resmi görüşmelerin dışında kongre üyelerinin dikkat nazarını Osmanlı İmparatorluğu idaresine çekmeye çalıştılar ve bu durum için “Şark Meselesi” terimini kullandılar. Terim, kongreden sonra diplomatlar arasında çok kullanılmaya ve çeşitli manalar kazanmaya başladı.

19.yüzyılın ilk yarısında Şark Meselesi, genel olarak, Osmanlı İmparatorluğu’nun toprak bütünlüğünün korunması, aynı asrın ikinci yarısında Türkler ‘in Avrupa’daki topraklarının paylaşılması yirminci yüzyılda imparatorluğun bütün topraklarının bölüşülmesi manasında kullanıldı.

Fakat Osmanlı İmparatorluğu’nun iç ve dış siyasetinde buhranlı her olay da Avrupalılarca Şark Meselesi başlığı altında incelendi. Bu suretle diplomatlar Şark Meselesi terimi ile bir hal ve istikbal durumunu anlarken Avrupa tarihçileri de aynı terimi geçmiş zamanlardaki Türk-Avrupa münasebetlerini açıklamak için kullandılar. Böylece “Şark Meselesi” bu tarih terimi olarak da mana kazandı. Tarihçiler, Türk-Avrupa münasebetlerinin başlangıcı olarak türlü olaylar kabul ettikleri için Şark Meselesinin başlangıcı da tarihçilerin görüş ve eğilimlerine göre tespit edilmiş oldu. Nitekim bu başlangıcı, Türk gençlerinin Avrupa’ya yayılmaya başladığı tarihe kadar götürenler bile var. Fakat Şark Meselesi ‘ne, İslamlığın doğuşunu, Haçlı seferlerinin başlama sini ve Osmanlı Türkeri’nin Avrupa’ya ayak basmalarını menşe olarak kabul edenler daha çoktur.

Tarih bakımından başlangıcı nereye götürülürse götürülsün, Şark Meselesinin konu halinde ortaya atılması XVIII. yüzyılın ikinci yarısıdır. Bu andan itibaren olay olarak var olan bu mesele, 1815’te isimlendirildikten sonra XIX. yüzyıl boyunca devam ederek XX. yüzyılın ilk yirmi yılı içinde kesin olarak Osmanlı İmparatorluğu’nun tarihe gömülmesiyle ortadan kalktı.

Başlangıcından ortadan kalkmasına kadar Şark Meselesi yalnız Avrupa devletleri için vardır. Avrupalıların anlamış oldukları manada Şark Meselesi Türkler için Garp Meselesi’dir.

18.yüzyılda ticaretin gelişmesiyle birlikte Fransa ve İngiltere Osmanlı kıyılarına göz dikti, İngilizler sadece ticaret serbestisi istediği halde Fransa Mısır’ı sömürgesi yapmak istedi (1798-1801). Diğer taraftan aynı yüzyıldaki Balkanlardaki Hıristiyan halkın millî hareketleri meseleyi daha da karıştırdı. 1719da Karadağ fiilen bağımsız oldu. Sırbistan muhtariyet kazandı. 1830da da Yunanistan bağımsız oldu.

1854-1855 Kırım Savaşı Osmanlı İmparatorluğumun gerilemesini daha da hızlandırdı. 1859’da birleşen Eflâk ve Boğdan, 1867’de Romanya’yı meydana getirdi. 1876da Balkanlarda çıkan ayaklanmalar sonucu: 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı çıktı. Büyük devletler savaş sonunda imzaladıkları 1878 Berlin Antlaşması’yla Osmanlı imparatorluğumun gerilemesini sınırladılar. Avusturya-Macaristan, Bosna-Hersek’i, İngiltere Kıbrıs’ı aldı. Bağımsızlık verilen Sırbistan ve Romanya ile Karadağ büyütüldü. Bir Bulgar prensliği kuruldu. 1908 ayaklanmaları, Meşrutiyette’ Genç Türkler ‘in hareketleri gibi imparatorlukta meydana gelen olaylar I. Balkan Savaşımın çıkmasına sebep oldu. 1913 antlaşmalarıyla Osmanlı Devletimin elinde sadece Boğazlar bölgesi kaldı. Halen devam eden Şark Meselesi Birinci Dünya Savaşımın bitiminde ve 1920’de Suriye’nin” Fransa’nın mandası haline gelmesiyle, çıkan anlaşmazlıkların Fransa’nın Suriye’yi boşaltmasıyla (1946) 2. defa İngiltere lehine çözüldü.

alıntı