Yirmi dört can
Ne kadar basit ağızda söylerken
Allah bile demediler belki
Biz sıcacık yatağımızda uyurken
Yirmi dört can
Kimi evli kimi bekar kimi nişanlı
Kimi baba kimi aday
Hayalleri vardı artık kim bilecek
Yirmi dört can
Ateşin közü gibi
Dört bir yana düştü yurduma acıları
Cayır cayır yaktı düştüğü ocakları
Yürekleri dağlandı!
Yirmi dört değil yetmiş binin canı yandı
Ölmedik belki ama yaşarken öldük
O an acılarını feryatlarını duymadık
Çektiklerini bilemedik
Yanlarında olamadık
Dualarımızla bile onları koruyamadık
Ama kara haberi alınca yandık işte.
Yirmi dört can
Aslan gibi yiğitler
Başka başka hayatları vardı
Şimdi yok işte
Duyan var mı bu sesleri?
Duyan var mı bu feryatları?
Anaların sevenlerin gözyaşlarını
Sen mi sileceksin kim gösterin!
Bizim canımız yanıyor,
Sizin yanmıyor mu?
Belki dağlar taşlar sarsıldı seslerinden
Senin vicdanın sızlamıyor mu?
Neden ayrıldılar aramızdan
Sen rahat uyu diye
Uyuyabiliyor musun?
20/10/2011