Çocukların, 1,5 yaşından 3,5yaşına kadar devam eden bağımsızlaşma dönemi sürecidir. Çocuklar bu dönemde anne-babanın kontrolünden çıkmaya çalışır; kendilerini var etme çabasına girerler. Buyudüğünü anne ve babasına ispat etmek isterler. Kendini ve isteklerini çevresindeki herkese kabul ettirmeye çabalarlar.
Çocukların, 1,5 yaşından 3,5yaşına kadar devam eden bağımsızlaşma dönemi sürecidir. Çocuklar bu dönemde anne-babanın kontrolünden çıkmaya çalışır; kendilerini var etme çabasına girerler. Buyudüğünü anne ve babasına ispat etmek isterler. Kendini ve isteklerini çevresindeki herkese kabul ettirmeye çabalarlar.
Başka davranış yöntemi bilmediklerinden saldırgan ve inatçı tavırlar sergiler.
Anne ve babaya yardım etme isteği ve hayal kurma gücü bu dönemde artış gösterir.
Çocuklar bir yaşından sonra çevresindeki her şeyle daha çok bağlantı kurar adeta keşif yapmaya başlarlar.Sosyalleşmenin ilk adımlarını atarlar. Kendi becerilerinin farkına varırlar.Etrafını ve kendi becerilerini kontrol edebileceklerini farkettiklerinde de bu becerilerini kullanmak isterler. Bu süreç içinde dışarıdan yapılan müdahelelerden rahatsızlık duyarlar.Kendisilerinin herşeyi yapabileceklerini zannederler .Becerilerinin kısıtlı olduğunun farkında değildirler ve dış kontrole ihtiyaçları vardır. Çevreden gelen ‘yapma, dur, dikkat gibi’ uyarılar onu fazlasıyla rahatsız eder. Ebeveynlerinin tutumlarına karşı gelmeye başlarlar.
Çocukların, gelişen becerilerinin kendi kendini kontrol etmesine yetmemesi sonucunda ise çatışmalı bir dönem yaşarlar.Çocuklar, kendilerine yetmedikleri
zaman bile yardım almayı rededebilirler. Yaşadıkları iç çatışma ve huzursuzluk 2 yaş sendromunu ortaya çıkarır.
Çocukların Davranışlarında ne gibi değişiklikler olur?
• Ağlama
• Başını duvara vurma
• Aşırı inatlaşma
• Bağırma
• Elindeki oyuncak, eşya ve nesneleri fırlatama
• İştah kesilmesi
• Israrcı davranışlarda bulunma
Hangi Durumlar bu Problemin Yaşanmasında Daha Etken Rol Oynar?
• Anne ve babanın engelleyici ve aşırı koruyucu davranışları(‘aman dikkat kırarsın,
aman dikkat dökersin gibi söylemler’)
• Kardeşler arasındaki kıskançlık
• Temizlik konusundaki ısrarcılık
• Tuvalet eğitimi
Herhangi bir konuda engellenme
• Aile içindeki anne ve babanın bir birine şiddet uygulaması
• Yiyecek ve içecekler konusunda anne ve babanın ısrarcı tutumu
• Çocuğun gün içerisinde enerjini harcayamaması .
Çocukların Davranışlarında ne gibi değişiklikler olur?
• Ağlama
• Başını duvara vurma
• Aşırı inatlaşma
• Bağırma
• Elindeki oyuncak, eşya ve nesneleri fırlatama
• İştah kesilmesi
• Israrcı davranışlarda bulunma
Hangi Durumlar bu Problemin Yaşanmasında Daha Etken Rol Oynar?
• Anne ve babanın engelleyici ve aşırı koruyucu davranışları(‘aman dikkat kırarsın,
aman dikkat dökersin gibi söylemler’)
• Kardeşler arasındaki kıskançlık
• Temizlik konusundaki ısrarcılık
• Tuvalet eğitimi
Herhangi bir konuda engellenme
• Aile içindeki anne ve babanın bir birine şiddet uygulaması
• Yiyecek ve içecekler konusunda anne ve babanın ısrarcı tutumu
• Çocuğun gün içerisinde enerjini harcayamaması .
ANNE VE BABANIN TUTUMU NASIL OLMALIDIR?
Aileler, çocuklarının 2 yaşında olduklarını, yemek yeme, uyuma, giyinme becerilerinin geliştiğini kabul etmeleri gerekir. Çocuklar olaylar arasında basit ilişkiler kurabilme düzeyine gelmiştirler.
Bu dönemde , anne-babaların tüm kendi isteklerini yaptırmaya çalışmamaları, çocuklarla inatlaşmamaları çok önemlidir. Çocukların inatlaşmaları ve direnmeleri konusunda ,anne-babaların tutumlarını esnetmeleri, çatışmaların azalmasına yardımcı olacaktır. Bu durumu, kaybedebileceğimiz çatışmaya girmemek gibi düşünebiliriz. Uyku ve yemek saati gibi net kurallarınız mutlaka olmalıdır ancak basit konular değişebilir. Anne-babalar kuralları esnettikleri zaman kendilerini yenilmiş hissetmemelidirler.
Anne-baba olarak nasıl davranmalıyız?
• Çocuklar,sizin istediğiniz davranışları sergilemediği zaman onlara öfkeli davramayın.
Kısa, net bir dil kullanarak, kararlı bir tavırla çocuğa kuralı hatırlatın.
• Çocuk öfke krizine girdiğinde ona bağırmak yerine ,duygusunu anladığınızı ifade edin ve ağlamasına izin verin.
• Şartlı cümleler kurmayın.Kriz anında ağlamasını ve inatlaşmasını engellemek için
tehdit ve rüşvet yollarını kullanmayın. Bağırmazsan sana şeker alırım, ağlarsan parka gitmeyiz gibi ifadelerden kaçının.
• Çocukla iletişim kurarken , olumsuz sıfatlar kullanmamaya özen gösterin.
Mümkün olduğunca, çocuğun olumlu davranışlarını sözel olarak pekiştirmeye çalışın.
Çocuğun doğal davranışlar sergilemesine fırsat vermek, çocuğun gelişimine fayda sağlayacaktır. Bu dönemde çocukların kişiliklerinin gelişmeye başladığını da unutmamalıyız.
Yazar: Karin NATAN, Uzm. Psikolog