öncelikle iyi akşamlar herkese.
ben bir iköğretim okulunda çalışıyorum.bu sene yeni geldim okula.daha önce cumhuriyet bayramlarını hep sınıfta öğrencilerle şiir vererek kutladım..
dün bir hoca sınıfın kapısına geldi ve 29 ekimde konuşma metnini size verdik hazırlanın dedi.sanırsınız benim üstüm,kabul etmek istemediğimi söyledim ama dinlemedi bile,dünden beri bu konuda sinirimi atmış değilim..
birincisi adamın tarzından hoşlanmadığım için bu görevi istemiyorum.ikincisi de idarenin bana vermediği bu görevi kabul etmek zorunda mıyım..
yardımcı olursanız sevinirim..

hocam ilkokullarda anasınıfları da törenlere katılmak zorunda. sınıfınızın bayramda herhangi bir etkinliği yoksa sadece törende bulunmak yeterli. ama belirli gün ve haftalarla ilgili görevler sene başında öğretmenler kurulunda belirlenir. hangi belirli gün ve hafta okulca, hangisi törenle, hangisi sadece pano etkinlikleriyle kutlanacak bellidir. size böyle bir görev sene başında verilmediyse (ki genelde okul öncesi öğretmenlere nöbet verilmediği gibi bu görev de pek verilmez) kabul etmek zorunda değilsiniz. ayrıca üslup ta çok yanlış. eğer daha önceden makul bir şekilde rica edilseydi, üstlenmenizi tavsiye ederdim. bu tür görevleri (tören sunuculuğu, toplantı yazmanlığı, istiklal marşı söyletme gibi) arada bir üstlenmekte her zaman fayda vardır diye düşünüyorum. fakat dediğim gibi sizi küçümseyen, hakir gören ya da kendisinden alt seviyede bir memur gibi davranan biri varsa karşınızda, kesinlikle idareyle konuşup reddedin, kendinizi ezdirmeyin.

hocam cevabınız için teşekkürler...idareyle konuşmaya gerek kalmadan ben bunu kabul edeyim zira idare de genç ve okula yeni gelen öğretmen olmamı gerekçe gösterecektir

hocam sizin bu görevi hakkıyla yapabileceğinize eminim . dediğim gibi bu tür görevlerden kaçmayın. faydasını görürsünüz. ama bunu size hoş olmayan bir şekilde dayatmalarına izin vermeyin. ben böyle durumlarda, herkesin angarya gördüğü, kaçtığı işleri istekli olarak kabul ederim. bana katacağı şeyleri düşünürüm. yaşadığınız olumlu şeylerden ya da isteyerek, bilerek, kusursuz, yaptığımız şeylerden daha çok, olumsuz, kusurlu ve hatalı şeylerden tecrübe kazanırız. bilinmeyeni bilmeye çalışmazsak her zaman bilinmeyen olarak kalır. sınavlarda doğru yaptığınız soruları konuları unutup, yanlış cevapların doğrularını daha iyi öğrenmek gibi...

ya gece gece yine çenem düştü hocam kusura bakmayın

hocam sizin işinin ehli olduğunzu düşündüm bunca açıklamadan sonra
ama dediğiniz gibi bunları da yaşamak gerektiğini düşünyrm ben de.bu heyecanı yaşamak güzel olacak
tekrar teşekkrler yorumlarınız, fikirleriniz için..